"Zirve Yayınevi cinayeti" davası ile "Ergenekon" davasını birleştirmek amacıyla açılan soruşturma ile helikopter kazasında hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve yanındakilerin ölümüne ilişkin soruşturmaya bakan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen savcı Şeref Gürkan hakkında hazırlanan iddianamede, Gürkan'ın 2014 yılında Fetullah Gülen hakkında açılan soruşturmada birtakım usulsüzlükler yaparak takipsizlik kararı verdiği belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Önder Yaman koordinesinde, savcı Mahmut Savaşçı tarafından Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iltisaklı olduğu iddiasıyla örgütün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen ve tutuklanan savcı Şeref Gürkan hakkında hazırlanan ve mahkemece kabul edilen 110 sayfalık iddianamede, sanık Gürkan'ın FETÖ elebaşı Gülen'i aklayarak hakkında takipsizlik kararı vermek için yaptıkları tek tek anlatılıyor.
İddianamede, müştekiler B.Ö, A.H. ve B.A.T'nin müşterek imzaladıkları ve 22 Şubat 2014'te savcılığa verdikleri suç duyurusu dilekçesinde, ''Fetullah Gülen ve emrindeki birtakım kişilerin başta yargı ve emniyet teşkilatı olmak üzere devletin birçok kurumunda çalışan ve kendilerinden kabul etmedikleri kişilere emri altındaki insanlar vasıtasıyla psikolojik baskı yaptıkları ve bu şahısların illegal yollarla Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini yıkmaya teşebbüs ettikleri ve kargaşa çıkarmak suretiyle devleti milyarlarca dolar zarara uğrattıkları, yine Fetullah Gülen’in kurduğu örgüt sayesinde devlete sızdığı ve kendi yandaşlarını yapılan sınavlardaki soruları servis etmek suretiyle devleti ele geçirmeye çalıştığı ve devlete paralel bir yapı oluşturduğunun iddia edildiği'' şeklinde beyanların yer aldığı, bu iddialar üzerine Malatya kapatılan TMK 10. maddesi ile görevli Cumhuriyet başsavcılığı tarafından soruşturma açıldığı kaydedildi.
YETKİLİ MALATYA EMNİYETİ YERİNE KAHRAMANMARAŞ'A MÜZEKKERE
Söz konusu bu soruşturmanın, FETÖ/PDY üyeliği iddiasıyla meslekten ihraç edilen savcı Şeref Gürkan tarafından yürütüldüğü anlatılan iddianamede, Gürkan'ın 12 Şubat 2014'te Malatya TEM Şube Müdürlüğüne müzekkere yazma imkanı olduğu ve buraya müzekkere yazması gerekirken, bunun yerine Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğüne bir müzekkere yazarak müştekilerin suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmayla ilgili "paralel yapı" veya "paralel devlet" adı altında faaliyet gösteren herhangi bir terör örgütünün olup olmadığının, var ise buna ilişkin bilgileri istediği kaydedildi.
Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü tarafından 13 Şubat 2014'te gönderilen cevap yazısında da ''Kahramanmaraş Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü arşiv kayıtlarında; paralel yapı adı altında faaliyet gösteren herhangi bir terör örgütünün varlığına dair 13 Şubat 2014 tarihine kadar intikal eden bilgi ve belgenin bulunmadığı'' şeklinde bildirildiği anlatılan iddianamede, bu belge üzerine sanık Şeref Gürkan'ın 14 Şubat 2014 tarihinde şüpheliler Fetullah Gülen ve C.Y. hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair takipsizlik kararı verdiği ortaya çıktı.
UYAP ÜZERİNDEN YETKİSİZ İŞLEM
İddianamede, söz konusu takipsizlik kararının "görüldü" işleminin, o tarihte görevli olan Cumhuriyet Başsavcıvekili A.G'ye onaya sunulması gerekirken, bunun yerine Malatya TMK 10. maddesi ile yetkili Cumhuriyet savcısı olan aynı zamanda FETÖ/PDY üyeliği iddiasıyla ihraç edilen İsmail Aksoy'a, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'nden (UYAP) usulsüz şekilde Cumhuriyet Başsavcıvekilliği yetkisi verilerek dosyanın "görüldü" işlemi için bu kişiye gönderildiği vurgulandı.
Aksoy tarafından da UYAP'tan "görüldü" işlemi yapılarak verilen kararın onaylandığı anlatılan iddianamede, ''Bu husus görevde olan Cumhuriyet Başsavcıvekili A.G'nin dikkatinden ve incelemesinden kaçırıldığı, gizlendiği, bu şekilde Şeref Gürkan ve İsmail Aksoy isimli Cumhuriyet savcılarının görevlerini kötüye kullanarak Fetullah Gülen'i, hakkındaki yukarıda belirtilen iddialara ilişkin olarak yargı marifetiyle akladıkları anlaşılmıştır." denildi.
İddianamede, bu şeklinde sanık Şeref Gürkan'ın FETÖ/PDY lehine usulsüz işlemler yaptığının belirlendiği, ayrıca HSYK tarafından meslekten ihraç edilen savcı İsmail Aksoy hakkında da FETÖ'ye iltisakı nedeniyle soruşturma yürütüldüğü belirtildi.