İşte o Röportajımız;
Roman yazma fikri ne zaman doğdu?
Edebiyatımızın müstesna şairlerinden Faruk Nafiz Çamlıbel’in meşhur Han duvarları şiirine konu olan, Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın kim olduğunu her zaman merak etmişimdir. Maraşlı Şeyhoğlu kimdi? Şeyh kimdi, hangi dergâhın şeyhiydi, meşrebi neydi? Satılmış’ın âşık olduğu Aslı kimdi? Tüm bu suallerin cevabını her zaman merak konum olmuştur. Roman yazma fikri de bu suallerin cevaplarının ortaya çıkmasıyla başladı.
MARAŞ MEVLEVİHANE ŞEYHİNİN OĞLU
Uzun bir araştırma süreci yaşanmış olmalı. Biraz bahseder misiniz?
KSÜ öğretim görevlisi Mesut Bilginer Bey ile birlikte, zaten uzun süreden beri Maraş Mevlevihanesi üzerine araştırmalar yapmaktayız ve hala da devam ediyoruz. Temin ettiğimiz bilgi ve belgeler arasında, Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın Maraş Mevlevihanesi ile irtibatının olduğunu, Mevlevihane’nin son şeyhi, Selim Dede’nin ikinci hanımından oğlu olduğu öğrendiğimizde çok heyecanlandık. Daha sonra nüfus bilgileri ve hadiselerin geçtiği mekânlar üzerinde yaptığımız geniş araştırmalarla, Şeyh Selim Dede’nin ailesi, hayattaki torunlarından, konuya vakıf olan kimselerle yaptığımız görüşmeleri bir araya getirdiğimizde Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın bu toprakların bahtsız bir evladı olduğunu tespit ettik.
Maraş Mevlevihanesi sizin özel ilgi alanınız. Bu konu hakkında bir çok köşe yazınız var. Bu araştırmalar yaptınız hatta bu günlerde Maraş Mevlevihanesi üzerine yeni bir kitabınız da yayınlandı. Duygularınızı alabilir miyim?
Amacımız, bir zamanların bölgenin önemli Mevlevihaneleri arasında yer alan Maraş Mevlevihanesini Kahramanmaraş’a yeniden kazandırılmasını sağlamaktır. KSÜ Öğretim Görevlisi Msut Bilginer hocamla “Hz.Mevlana Mevlevilik ve Maraş Mevlevihanesi” isimi yeni kitabımızı Dulkadiroğlu Belediyesi işbirliğiyle basıldı kendilerine bu vesile ile teşekkür ederiz. Sanırım bu günlerde dağıtımı yapılır. Merak eden dostlarımız buradan takip edebilirler.
BİR CÜMLEDEN, BİR ROMAN DOĞDU
Kitap Fuarında büyük ilgi gören “Han Duvarları Kalbe Düşen Kor” kitabınızın birazda yazılma aşamasından bahseder misiniz?
Şeyhoğlu Satılmış’ın Maraş Mevlevihanesi ile irtibatı olduğu tespit ettikten sonra, zihnimizde roman fikri oluşmuştu. Bu araştırmalarımızla bir taşla iki kuş vurmak istedik. Yazacağımız romanda; hem Maraş Mevlevihanesi’nin tarihi geçmişini, hem de Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın hayatını, yaşadığı dramatik aşk macerasını, roman üslubuyla kaleme almaktı.. Hamdolsun bir şiir cümlesinden bir roman doğmuş oldu. Kitaptaki yazılanların, neredeyse yüzde sekseni, tarihi hakikatler çerçevesinde yazılmıştır. İnşallah Kahramanmaraş edebiyatına ve geleceğe taşınan tarihi mirasına bir katkı olmuştur diye ümit ediyoruz.
UZUN BİR ARAŞTIRMAYLA, ÜÇ YIL DA YAZILDI
Roman yazmanın meşakkatli bir iştir, bu süreç sizin için zor olmadı mı? .
Haklısınız, roman yazmanın zor bir iş olduğunu biliyordum. Bilhassa tarihe mal olmuş iddialı bir konuda yazmanın, daha da zor olacağının farkındaydım. Ancak bu romanı; ben ya da bir başkası yazmalıydı. Kahramanmaraş’ın kültürel mirasına kazandırılması gerekiyordu. Hamdolsun bu görev bu fakire nasip oldu. Fikren beslendiğimiz kurumların dualarını da yanımıza alarak, konuya vakıf dostlarımızın da desteğiyle, üç yıla yakın bir zamanda yazma sürecimizi tamamlamış olduk.
“AŞKIN İKİ KAPISI VARDIR VE İKİSİ DE HAKİKATE AÇILIR”
Romanın kapağında ki ‘’Aşkın iki kapısı vardır ve ikisi de hakikate açılır’’sözü çok etkileyici. Gerçekten, mecazi aşkı, yani insani aşkı yaşamayanlar, ilahi aşkta yol alamazlar mı?
Sualinizin cevabını Kitabımızdan, Selim Dede’nin dervişlerine yaptığı sohbetten aktarmak isterim:“Haaa!. Ancak bu menzilde fazla beklememeli. Zira mecâzi aşk bir merdivendir. Basamaklarında eğleşmeden basıp geçmelidir. Sen hiç merdivene ve köprü üzerine ev yapanı gördün mü?” sanırım mesele anlaşılmıştır.
KISA SÜREDE İKİNCİ BASKIYI YAPTI
Kitabınız, ülkemizde de ilgi görmüş olmalı ki, kısa sürede ikinci baskısını yaptı. Neler söylersiniz?
Hamdolsun kitabımızn ilk baskısı, Kahramanmaraş Kitap Fuarını göremeden, ikinci baskıyı yaptı. Okuyucularımıza çok teşekkür ediyorum. Kitabı temin edemeyenler için Kitap Fuarında YEDİVEREN yayınları standında imza için oradayız. ;Bu vesileyle tüm dostlarımızı, çay ve kitap muhabbetimize bekleriz.
DİZİ- FİLM ADAYI BİR ROMAN
Kitabınız okuyucusundan büyük beğeni aldı. Dilindeki sadeliği, felsefi derinliği, olay örgüsü ve kurgusunda ki başarısı çok konuşuluyor. Hatta tam bir dizi-filmlik eser diyorlar, ne dersiniz Dizi film olabilir mi?
Neden olmasın. Yeter ki sahiplenilsin. Düşününüz, Kapalı Çarşı merkezinde faal bir Mevlevihane, her hafta içerisinde Mevlevi Muhabeleleri, Sema gösterileri yapılıyor. Akın akın turistler ziyarete geliyor. Tv Ekranlarında Han Duvarları Maraşlı Şeyhoğlu’nun dramatik dizisi oynuyor. Bütün Türkiye merak edecektir. Faruk ;Nafiz Çamlıbel’lin Han duvarlarında ki şiirinde yaşanan Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın yaşadığı Aşkın bu topraklarda yaşadığını görsel olarak anlatılması güzel olmaz mı. Bu konuda İstanbul’da film yönetmenleri ile irtibatımız devam ediyor. Kendilerine romanımızı okudular tam bir dizi filmlik eser olduğunu belirttiler. Ancak bu işler o kadar kolay olmuyor, başta büyük finansman desteği gerekiyor. Ümit varız. İnşallah bir gün düşündüklerimiz gerçekleşir diye umutlanıyoruz. Yeter ki Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’a Kahramanmaraşlılar olarak sahip çıkalım.Bu hem turizmimiz hem de kültürel mirasımız açısından çok önemlidir diye düşünüyorum.
Çok teşekkür ediyoruz. bizleri kırmayarak sorularımızı samimice cevapladınız. Son olarak vereceğiniz başka mesaj var mı?
Bu kitabın meydana gelmesinde, yolumuza ışık tutan gönül insanlarına buradan teşekkür ediyorum. Ayrıca kitabımıza gösterdikleri teveccühten dolayı, okuyucularımıza ve Kahramanmaraşlılara çok teşekkür ediyorum.
Biz teşekkür ederiz efendim.