LYS'nin yaklaşmasıyla birlikte öğrencilerde performans kaygısının arttığını dile getiren Uzman Psikiyatrist Nehir Kürklü, sınavda başarılı olmanın yolunun kaygıyı yönetebilmekten geçtiğini vurguladı.
Memorial Antalya Hastanesi Psikiyatri Bölümünden Uzm. Dr. Nehir Kürklü, ilk oturumu 10 Haziran tarihinde yapılacak olan Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) girecek öğrenciler ve aileleri için tavsiyelerde bulundu. Kaygı arttıkça dikkatsizlik ortaya çıkabileceğine değinen Kürklü, "Belli bir seviyenin üzerine çıkmamak koşuluyla performans kaygısı, kişinin motivasyonunu artırır ve dikkatini sürdürmesine yardımcı olur. Ancak çok artmış kaygı seviyesi kişiyi rahatsız etmeye başlar, dikkatini sürdürmesine engel olur. Mevcut bilgilerin sınav esnasında en etkili şekilde kullanılmasının önüne geçer. Sınavdan önceki günlerde yapılacak her aktivite, beslenme düzeni ve sosyal ortamların sınav stresine etki edebilir" dedi.
"SÜREKLİ SINAVLA İLGİLİ KONUŞMAYIN"
Sınav öncesi sürekli sınavla ilgili konuşmanın öğrencileri olumsuz etkileyeceğinin altını çizen Kürklü, "Ev içinde ebeveynler ve diğer aile bireyleri tarafından sınav sözcüğünün sık sık kullanılması, öğrencilerin kaygısını artırabilir. Aile bireylerinin tutumları, sınava girecek öğrencilerin stresini azaltarak rahatlamasını sağlayacak ve dikkatlerini toplamalarına yardımcı olacak şekilde olmalıdır" diye konuştu.
"AİLELER ÇOCUKLARIYLA GURUR DUYDUĞUNU SÖYLEMELİ"
Psikiyatrist Nehir Kürklü, ailelerin sınava sayılı günler kala yapması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
"Ders çalışma gerekliliğinin sadece sınavda başarılı olma amacı taşımadığı öğrencilere anlatılmalıdır. Öğrencilere, yeni bilgiler edinme ve mevcut bilgilerin pekiştirilmesi amacıyla ders çalışması gerektiği belirtilmelidir. Aileler çocuklarına koşullu cümleler kurmamalı, sınavdan alacakları sonucun çocukları ile ilgili sevgi ve güven düzeyini değiştirmeyeceği iletilmelidir. Aileler çocuklarıyla gurur duyduklarını onlara sık sık hatırlatmalıdır."
"DİĞER SINAVLARDAN FARKLI DEĞİLDİR"
Sınav stresi ve kaygısı ile baş etmenin en iyi yolunun, o kaygıyla yüzleşmek olduğunu belirten Kürklü, "Dolayısıyla aslında öğrenciler sınava hazırlık sürecinde sürekli deneme sınavlarına girdikleri için pek çok defa bu stresle karşı karşıya kalmışlardır. Bu yüzden öğrenciler, üniversite sınavına girerken de bu stresle defalarca yüzleştiklerini hatırlamalı ve bu sınavın da diğer hazırlık sınavlarından farklı olmadığını unutmamalıdır" ifadelerini kaydetti.
TAVSİYELER
Psikiyatrist Kürklü, öğrencilerin rahat bir sınav geçirmesi için şu tavsiyelerde bulundu:
"Sınavdan 1 gün önce siyah çay, yeşil çay, kahve ve kola gibi kafeinli içecekler tüketmeyin. Adaçayı, ıhlamur gibi bitki çayları veya taze sıkılmış meyve sularını tercih edin. Alkolden uzak durmaya özen gösterin. Uyku düzenini değiştirecek her türlü aktiviteden uzak durun. Sınavdan önceki günlerde hafif tempoda yürüyüş ve egzersiz yapmaya özen gösterin. Sınavdan 1 gün önce, özellikle akşam yemeğinde hafif beslenin. Sınavdan önceki gün hazırlıklarınızı bir gün önceden tamamlayın. Sınav günü kahvaltıda yumurta, peynir, süt, tam tahıllı ekmek, domates, yeşil biber, salatalık, zeytin, ceviz gibi bütün besin gruplarını içeren gıdalar tüketin ve yeterli enerji alın. Sınav esnasında mide ve sindirim problemleri yaşamamak için, gaz yapıcı ve daha önce hiç tüketilmemiş, vücudun alışık olmadığı besinler tüketmeyin. Sınav esnasında fazla su tüketimine ve tuvalet ihtiyacının artmasına neden olabilecek fazla yağlı ve tuzlu besinler tüketmeyin. Kan şekerinin hızla yükselmesine sonra da düşmesine yol açan şekerli besinler bilinenin aksine beynin ihtiyaç duyduğu şekeri karşılamaz ve sınav esnasında dikkat dağınıklığına, konsantrasyonun azalmasına neden olur."