Hicri Yılbaşının İslam âlemi için çok şey ifade ettiğini söyleyen Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, “Hicret, baskıya, zulme karşı yapılan bir özgürlük yolculuğudur. Hicret, bir insan hakları yürüyüşüdür. Hicret 1435 yıl önce başladı ve hâlâ devam ediyor. Suriye’de, Filistin’de, Arakan’da ve dünyanın birçok yerinde mazlum ve mağdur halkların göçleri, sürgünleri, hicretleri hâlâ devam ediyor” dedi.
Hicri Yılbaşı dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, “Hicri yılbaşının başlangıcı iki açıdan çok önemlidir. Bunlardan birincisi, Peygamberimizin ve çevresindeki inanan insanların Mekke’de gördükleri zulüm, baskı ve ablukadan kurtulmak için yapmış oldukları insan hakları yolculuğudur. İnsanlar inandıkları gibi yaşamak için Mekke’den Medine’ye hicret etmişlerdir. Maalesef bugün de aynı sorunlarla karşı karşıya bulunuyoruz. İnsanlar inançlarından dolayı horlanmakta, baskıya tabi tutulmakta ve bulundukları yerlerden başka yerlere zorla göç etmeye zorlanmaktadırlar. Bu durum bazen de insanların ellerindeki zenginliklere el koyma düşüncesinden de kaynaklanmaktadır. Myanmar’da Arakan Müslümanlarının gördükleri baskı ve yaşadıkları topraklardan sürülme düşüncesi de bunun bir sonucudur. Zengin petrol ve doğalgaz yataklarına sahip olan Arakan Bölgesinden Müslümanlar zorunlu göçe tabi tutulmaktadır. Aynı sıkıntıyı Doğu Türkistan’da da görmekteyiz. Çin’de Doğu Türkistan’da Müslüman nüfusun yoğunluğunu azaltmak için her türlü faaliyeti göstermektedir. Bu konuda TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonumuz faaliyet geçmiştir. Günümüzde mülteci ve sığınmacıların yaşadıkları duruma baktığımızda, olayın vahametini daha net anlamış oluruz” şeklinde konuştu.
Hicri Yılbaşının aynı zamanda Muharrem ayının başlangıcı olmasının da ikinci önemli husus olduğunu belirten Nevzat Pakdil, “Maalesef son yıllarda İslam âleminde mezhep çatışmaları tetiklenmek istenmektedir. Bunun sonucunda Irak’ta, Suriye’de, Pakistan’da her gün intihar saldırıları ve ölüm haberleri ile yüreğimiz yanmaktadır. Oysa İslam dini esenlik dinidir, kardeşlik dinidir. Muharrem ayı, dinimize göre haram aylardandır. Bu ayın hürmetine İslam âleminde başlayacak olan barış ve huzur ortamının sürekli hale gelmesini istiyoruz. Yıllarca Türkiye’de çıkarılmaya çalışılan bu mezhep çatışması tutmamıştır ve tutmayacaktır. Bizim temennimiz halkı Müslüman olan devletlerde var olan bu tür çatışmaların biran önce bitmesidir” diye konuştu.
Tüm İslam âleminin Hicri Yılbaşını kutlayan Pakdil, “Hicret, zulme karşı Peygamberimizin yapmış olduğu bir insan hakkı yürüyüşüdür. Bu bilinç ile hareket ederek, dostluğumuzu, kardeşliğimizi, birliğimizi pekiştirmeliyiz. Kardeş kavgasına sebep olabilecek tüm olumsuzluklardan uzak durmamız gerekiyor” diyerek açıklamasını tamamladı.