Kamuoyunu özellikle pandemi şartlarında kapalı alanlardaki iç hava sağlığının önemi konusunda bilinçlendirmek amacıyla “Taze Hava Akımı” kampanyasını başlatan Systemair HSK, kademeli olarak okullarda devam eden eğitim-öğretim döneminde okullardaki iklimlendirme sistemlerine dikkat çekiyor. Sosyal mesafe ve hijyen kurallarının yanı sıra ortam havasının öğrencilerin sağlığı ve verimi için kritik önem taşıdığını vurgulayan Systemair HSK Genel Müdürü Ayça Eroğlu, yeni normal döneminde kapalı alanlardaki iklimlendirme koşullarının endişe yaratmaya devam ettiğini söyledi. Pandemi döneminde bir virüsün ne kadar hızlı yayılabildiğini tüm dünyanın istenmeyen bir şekilde deneyimlediğini dile getiren Eroğlu, okulların sadece öğrenci ve öğretmenler için değil tüm toplum sağlığı için çok önemli olduğunu ve bu nedenle taze havanın şart olduğunun altını çizdi.
İç mekânlardaki hava kalitesinin artırılmasının lüks değil öğrencilerin sağlığı için şart olduğunu söyleyen Systemair HSK Genel Müdürü Ayça Eroğlu, başta öğrenciler ve öğretmenler olmak üzere toplum sağlığı için okullardaki iklimlendirme sistemlerinin önemine dikkat çekerek şunları söyledi:
MEKANİK HAVALANDIRMAYLA VİRÜS YAYILIMI AZALTILABİLİR
“Kış aylarının gelmesiyle birlikte mekanik havalandırma sistemi olmayan birçok sınıfta pencere ve kapıların açık şekilde derslerin yapıldığı biliyoruz. Bu durum, bir yandan bulaşıcı hastalıkların yayılma riskini azaltırken öte yandan kış aylarında sınıf içerisinde esen soğuk rüzgâr ve düşen sıcaklıklar sebebiyle ders işlemeyi imkânsız hale getirip öğrencilerin soğuk algınlığına yakalanmasına sebep olabilir. Öte yandan, okullarda yeterli taze havanın sağlanamaması, kötü hava dağılımı, düşük egzoz hava debileri, ısıtma-soğutma ve havalandırma sistemlerinin bakımlarının yapılmaması, yüksek seviyelerde uçucu organik bileşikler ve sınıflardaki sıcaklık kontrolünün doğru bir şekilde yapılmaması da hem bulaşıcı hastalıkların yayılması hem de öğrencilerin başarılarının düşmesi açısından büyük problem taşıyor. Okullarda zamanının büyük bir bölümünü geçiren öğrenci ve öğretmenlerin sağlığı için iç hava kalitesi ve taze hava miktarının artırılması olmazsa olmaz. Pandemi döneminde bir virüsün ne kadar hızlı yayılabildiğini tüm dünya istenmeyen bir şekilde deneyimledi. Bu nedenle okullar, sadece öğrenci ve öğretmenler için değil toplum sağlığı için de kritik önem taşıyor. Uzmanlar, halen çalışmalar devam etse de COVID-19 virüsünü içeren küçük parçacıkların havada yüzerek potansiyel olarak enfekte olmuş bir kişiyle yakın temasta bulunmayan birine de bulaşabileceğini söylüyor. Bir odaya ya da binaya daha fazla taze hava sağlamanın virüs içeren parçacıkları seyreltebileceği veya bir kişinin enfekte olmaya yetecek kadar virüsü soluma riskini azaltabileceği de belirtiliyor. Tüm bu nedenlerle, mevcut binalardaki iklimlendirme sistemlerinin iyileştirilmesi ve yeni binalarda doğru tasarımların geliştirilmesi çok önemli. Kirletici kaynakların azaltılması, havanın daha fazla ve verimli filtrelerden geçirilmesi, sistemlerinin bakımımın doğru ve zamanında yapılması gibi pek çok faktöre dikkat edilmesi gerekiyor.”
“HEDEFİMİZ OKULLARDA SAĞLIKLI KOŞULLAR SAĞLAMAK”
Sınıflardaki sıcaklık ve CO2 seviyelerinin pencerelerin açılması ve kapatılmasıyla kontrol edildiği günlerin dünyada yakında sona ereceğini ve Türkiye’de de gelecek nesillerin sağlığı için çalışılması gerektiğini vurgulayan Ayça Eroğlu; “Günümüzde, okullardaki iklimlendirme sistemlerinin dış ortam hava kirliliğinden ve gürültüden etkilenmeden içeriye kaliteli taze hava sağlaması bekleniyor. Okullarda uygulanacak mekanik havalandırma sistemleri, öğrencilerin başarısını artırmanın yanında salgın hastalıkların yayılmasını da yavaşlatacak bir unsur. Aileler ve toplum için çocuklarına okullarda sağlık sorunlarına neden olmayan koşullar sağlanması son derecede önemli. Biz de Systemair HSK olarak ülkemizdeki okulların sağlıklı olmasının gelecek nesillerin de sağlıklı olması anlamına geleceğini biliyoruz ve bu doğrultuda çalışıyoruz” dedi.
YENİ NORMAL DÖNEMİNDE TOPLU ALANLARDA SAĞLIKLI BİR İÇ HAVA MÜMKÜN
Havalandırma sistemlerinin soluduğumuz havayı ısıtan, soğutan, nemlendiren ve temizleyen sistemler olarak hayati önem taşıdığını söyleyen Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yıllar önce bir lüks olarak görülen bu sistemler, hayatımızın büyük kısmını geçirdiğimiz modern binaların ayrılmaz parçaları haline geldi. Yavaş yavaş kontrollü sosyal hayata geçtiğimiz bugünlerde artık havalandırma sistemlerinin daha hassas filtre kademeleri, UV-C lambalar ve daha fazla taze havalı sistemlerle en baştan ele alınması gerekecek. Okullar gibi toplu alanlarda taze hava ihtiyacını karşılamak için kullanılan klima santralleri; modüler olma, kolay bakım ve en önemlisi temizlenebilme özellikleriyle de büyük avantaj sağlıyor. Klima santrallerinin ilk günkü performanslarını koruması ve sağlıklı bir şekilde taze iç ortam havası sağlama fonksiyonlarını yerine getirebilmeleri için doğru bakım kritik önem taşıyor. Bu sayede klima santralleri kapalı ve toplu alanlar için fayda sağlayan sistemlere dönüşüyor.”
TAZE HAVA ORANI İKİ KATINA ÇIKTIĞINDA ÖĞRENCİLERİN VERİMLİLİĞİ YÜZDE 14 ARTTI
Amerikan Isıtma, Soğutma ve Havalandırma Mühendisleri Derneği’nin (ASHRAE) HVAC&R Research Dergisi’nde yer alan bir araştırmanın sonuçlarına göre sağlığın yanı sıra iklimlendirme sistemlerinin öğrencilerinin verimine de büyük katkıda bulunduğunu söyleyen Eroğlu; “Araştırmada, taze hava oranının iki katına çıkarılmasının öğrencilerin performansında yüzde 14’lük bir gelişme sağladığını, sınıf sıcaklığındaki 1°C’lik düşüşün ise performansa etkisinin yüzde 4 olduğunu görüyoruz. Elbette bu sonuçlar pek çok farklı parametreye bağlı ancak iklimlendirme sistemlerinin etkisinin çok büyük olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
“TAZE HAVA AKIMI KAMPANYAMIZLA KAMUOYUNU BİLİNÇLENDİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”
Yaklaşık 10 senedir Türkiye’de klima santralleri sektörünün lideri Systemair HSK olarak havalandırma konusunda kamuoyundaki farkındalığı artırmak için “Taze Hava Akımı” isimli bir kampanyaya imza attıklarını söyleyen Ayça Eroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “İç hava kalitesiyle ilgili düzenleyici gereklilikler geliştiriliyor ancak hâlâ yeterli seviyeye gelmedi. Biz de kampanyamızla kamuoyu nezdinde taze havanın önemi konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapacağız. Taze hava, artık sadece müteahhitlerin veya yatırımcıların ilgi alanı olmaktan çıkıp yaşamının büyük bir kısmını bu mekânlarda geçiren insanların ortak endişesi haline geliyor. Son kullanıcılar da bulundukları mekânlarda daha verimli ve tamamen taze hava sağlayan iklimlendirme sistemleri kullanılmasının teşvik edilmesine katkıda bulunabilirler. Örneğin ebeveynler, çocuklarının okullarının doğru şekilde havalandırılıp havalandırılmadığını sorgulayabilirler. Böylelikle toplumun her kademesinde sağlanacak bilinç artışı ve sorgulama mevcut sistemlerin daha sağlıklı sistemlerle değişmesine katkıda bulunacak.”