On yedi Aralıkta bakan çocuklarının ön plana çıktığı yolsuzluk soruşturması emniyetin peş peşe göz altılarıyla hükümet adeta abandone edildi. İkinci dalga hazırlığı ve peşinden başlayacak dalgalarla hükümet nerdeyse alaşağı ediliyordu.
Kimileri ‘yavuz hırsız ev sahibini bastırıyor’ dese de, Başbakan Erdoğan hükümeti kurtarmak adına yaptığı manevralarla devletin kurumlarını adeta harabeye çevirdi. Operasyonun yansıması devletin kurumları hukuk sisteminin yara almasının ötesinde Türkiye ekonomisi, borsa ve iç ekonomide ki çöküşlerle oluşacak yaranın boyutu da tahmin edilemiyor.
Bir aydır kelli felli Ortadoğu uzmanları ve yazarların düşüncelerini dinledik durduk, kimi Erdoğan ağzıyla kimi hoca ağzıyla olayları değerlendiriyor. Herkesin görüşüne saygım var lakin ben bu operasyonun BOP eş başkanına diğer ortaklarının bir uyarısı olarak yorumluyorum. Bu hamle ile Başbakana ‘ bak biz istersek seni istediğimiz zaman alaşağı ederiz. Bizim gücümüz düşündüğünden daha büyük, milli silah sanayi, yerli otomobil, nükleer reaktör vs bu işleri bırak bizimle iyi geçin aksi halde seni Hüsnü Mübarek gibi yargılar cezalandırırız. Bizimle 2023 yılına kadar Büyük Orta doğu projesini tamamlayana kadar ortaklık anlaşmamıza bağlı kalacaksın.’ dediler. Bu noktada başbakan BOP ortaklarına direnmeye dik kafalılık etmeye devam ederse, her türlü sıkıntıya uğrayabilir. Yerel seçimlere iki aydan fazla zaman var. Bu süreçte daha nelere tanık olacağız bunları kestirmek mümkün değil. Burada aklıselim ülkücülere büyük görev düşüyor. Türkiye siyasi karmaşa ve kaos ortamına bilinçli bir şekilde çekilerek Türkiye’yi fiziki olarak bölme projesi önümüze gelebilir. Burada Ülkücüler, milletin ümidi olarak Türkiye’yi yönetmeye ve 76 milyonu kucaklamaya hazır olmalı. Türkiye deyip geçmeyin burası 300 milyon Türk dünyasının buna bağlı olarak ta İslam âleminin kalbi ve merkezi. Türkiye yara alırsa top yekûn Türk-İslam âlemi yara alır.
(Hırsızlar yetim hakkı yiyenler, devlet imkânlarını şahsi çıkar ve keyiflerine kullananlar adaletten yakalarlını kurtaramayacaklarına inancımı koruyorum)