Cennetmekan Abdulhamit Han Osmanlı tahtına oturduktan sonra işleri yoluna koyar ve toprak kaybını durdurmaya başlar.
Yahudilerin Filistin topraklarında bir yer istemesi ve buna hayır demesi ile gelişen sürece bakıldığında Abdulhamit düşmanları ile (gerçek olan) bu gün Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a düşmanlık yapanları iyi tahlil etmek gerektiğini düşünenlerdenim.
Kusura bakmayın, Türkiye’de yerli sanayinin geliştirme süreci içinde olan siyasi isimlere ve başına nelerin geldiğini iyi tahlil edebilirsek sorunu daha iyi anlama imkanına sahip oluruz.
**
Osmanlı İmparatorluğunda toprak kaybedilmesinin önüne geçen ve o yıllarda vatan hainlerinin Meclisi Mebusan dahil her yere nüfuz ederek Osmanlıya ihanet ederek çöküşünü hızlandıran olaylar ve bu olaylar sürecinde yaşananlar ile bugünün Türkiye’sinde yaşananların birebir örtüştüğünü idrak etmeyecek kadar ahmak değiliz. O gün Osmanlı İmparatorluğunu parçalayanların torunları aynı şeyi şimdi genç Türkiye Devleti için yapmaya çalışmaktadırlar. Lider özelliği taşımayan siyasi parti genel başkanları bireysel küçük ikbal beklentileri içinde Türkiye’nin istikrarsızlaştırılmasına çanak tutmakta ve bu aymazlığı da utanmadan Ülkem için yapıyorum demektedirler. Dün İslam adına İslam’ı bahane ederek Abdulhamit’i tahtan indiren ve 10 yıl içinde koca Osmanlıyı batıran zihniyet bu günde Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı adı altında ülkede iç savaşın çıkmasını ateşleyecek oluşumlara doğrudan olmasa bile dolaylı destek vererek adeta ateşin üzerine odun atma görevini yapmaktadırlar.
Bu millet kimin hain kimin de hain olmadığını çok iyi biliyor. Gün cebini doldurma, mal ve mülk kaygısı içine girme günü değildir.
Gün Kahramanmaraş’ın kurtuluş savaşında Abdal Halil Ağanın yaptığı davranışı yapma günüdür.
**
Bu gün 24 Temmuz. Sözde basın özgürlüğü günü. Bir gazeteci olarak, bir Türk olarak bu gün benim günüm değildir.
Bu gün Abdulhamit hanı tahtan indiren sürecin başladığı ve bir yıl dolmadan Abdulhamit hanın tahttan indirilerek, Osmanlının 10 yıl içinde yıkıldığı günün ilk kıvılcımının atıldığı gündür.
24 Temmuz tarihi Yahudiler için, Ermeniler için bir sevinç günü olabilir. Ancak benim için benim gibi düşünenler için bu acı ve elem günüdür.
Katillerin, bölücülerin, vatan hainlerinin sevindiği bir günde ben neden sevineceğim?
Cennetmekan Abdulhamit Han Osmanlıda toprak kaybını durdurmuş ve Osmanlı sınırlarında giriştiği yenilik ve yatırımlarla bu milletin kalkınması ve refahını düşünmüş büyük bir devlet adamıdır.
27 Nisan 1909 tarihinde tahttan indirilirken bunu tebliğ eden isimleri gözünüzün önüne getirdiğinizde büyük oyunu anlayabilirsiniz.
Dün Abdulhamit hanı tahtan indirmek için gelen isimlerin torunları bu gün aynı oyunu oynamakta ve Türk milletinin dize getirilmesi için Erdoğan karşıtlığı yaparak bu coğrafyaya da kan ve göz yaşının hakim olmasını istemektedirler.
Eğer bu oyunda meselenin Erdoğan olmadığını hala anlayamamış olanlar var ise vay bu milletin haline diyorum.
Türkiye son yıllarda yaptığı sıçrama ile birçok ülkenin planlarını alt üst etti. Bundan bihaber olanlar ve sadece meseleyi bir parti yandaşlığı noktasında değerlendirerek küçük hesaplar içinde olanları ne Allah ne de millet affedecektir.
**
Bu sebeplerden dolayı 24 Temmuz tarihini basın özgürlüğü günü olarak bu ülkede kutlanıyor olmasından ben utanç duyuyorum.
Bu ülkede basın özgürlüğü kutlanacak ise bu tarih 10 Ocak yada 3 Mayıs olmalıdır.
24 Temmuz’a hayır!...