Bu hafta inanın yazı yazmak hiç içimden gelmiyor. Ne yazsam, ne yapsam hepsi boş geliyor. Her gün bir kara haber ile uyanıyoruz. Onlarca şehit. Üzgünüm hem de çok üzgünüm. Bizim sadece içimiz yanıyor, kendimizce kınıyoruz ama ne yazık ki ‘’Ateş düştüğü yeri yakıyor’’. Biz ne söylesek boş, hayat bir şekilde devam ediyor. Oysa bir çok evde tarifi imkansız acılar yaşanıyor. Her biri ayrı dram, ayrı bir hikayeydi; hayaller vardı, umutlar vardı. Sözün bittiği, yüreklerin dağlandığı, vatan evladının acısı yurdun dört bir yanına kor bir ateş gibi düşüyor. Büyüklerimizin söylediği ’’Ateş düştüğü yeri yakar’’ sözünün boşa söylenmediğini bu günlerde aldığımız acı haberlerle daha iyi anlıyoruz.
Yürekleri yanan o kadar çok baba ocaklarımız oldu ki bizler sadece ‘’Mevla’m sabır versin’’ diyerek ve şehitlerimize rahmet dileyerek uzaktan, ama bir o kadar da içimiz yanarak, dua edebiliyoruz ancak. Kolay değildir tabiî ki -onların acısını tahmin edebilsek bile- bir evladı toprağa vermek. İnsan hayatında en zor acıdır. Aslında, şöyle geçmişe bakılırsa, ne ateşler düştü, ne gönüller yandı. Bu topraklar gencecik evlatların canları sayesinde alınmadı mı? Ne kıymet bilebildik ne de can vermekten kurtulabildik
Ateş düştüğü yeri yakıyor bu bir gerçek. Bu acı olayları yaşayanları ne kadar teselli etsek de, onlar yüreklerinde yaşarlar acılarını. Ama yine de, yardıma koşmak bir insanlık görevidir. Nasıl ki başımıza böyle bir felaket geldiğinde etrafımızda acılarımızı paylaşacağımız insanları görmek isteriz. Biliyorsunuz acılar paylaşılarak azalır. Dolayısıyla biz de acıları paylaşarak, insanlık görevimizi yapmış oluruz.
Bir evladı büyütmenin, okutmanın, hayata hazırlamanın maddi manevi kolay olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Benim de hayata hazırlamaya çalıştığım çocuklarım var, gelecek endişesi şimdiden yüreğime düştü. Ne güzel yazmış ‘’ NAZIM HİKMET ‘’
Analardır adam eder adamı
Aydınlıklardır önümüzde gider
Sizi de bir ana doğurmadı mı?
Analara kıymayın efendiler.
Bir daha bu tür acıların yaşanmadığı, anne babaların ağlamadığı ve hiçbir canlının başka bir canlı tarafından yok edilmediği, barış ve dostluğun hakim olduğu bir dünya diliyorum.