Merhum Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşında “..Medeniyet dediğin, tek dişi kalmış canavar..” tespitini yaparken, batının ikiyüzlülüğüne gönderme yapıyordu. Çünkü batı, sözde başka, uygulamada çok başkaydı.
Görüntüde çok medeniyeti, fiiliyatta hiç de öyle değildi.
Ölen insan kendilerinden olduğunda dünyayı ayağa kaldırırlardı ama ölen “yoksul” olduğunda, “mazlum” olduğunda, hele hele Müslüman olduğunda en iğrenç yüzlerini göstermekten bir an bile tereddüt duymazlardı.
Bu sadece Gazze’ye veya genel olarak Filistin ve Ortadoğu’ya bakışlarından belli olmuyor.
Bu, dünyanın dört bir yanında zalimden yana takındıkları tavır, mazlumun karşısında efelenmelerinden anlaşılıyor veya suskunluklarından…
Çok uzun zamandır bir abluka altında olan ve adeta açık bir cezaevinde yaşamını sürdüren Filistinlilerin “zalim” olabileceğini düşünürken, her gün onlarca çocuğu hiç gözünü kırpmadan, hiç vicdanı sızlamadan ve hiç Allah’tan korkmadan öldüren aşağılık İsrailli yöneticileri koruma içgüdüsü bu iğrenç yüzlerini ortaya açıkça koyuyor.
Ellerinde silah olmayan kadınları, çocukları, yaşlıları ve gençleri “terörist” olarak yaftalayanlar, elinde tankı olan, topu olan, jeti olan, füzesi olan ve bütün bunları da hoyratça kullanan, hedefi bile umursamayan İsrail’i savunmaya geçebiliyor.
Filistinlilerin esir aldığı bir asker için kıyameti kopan batı, parçalanmış bebelerin görüntülerinden bile etkilenmiyor.
Sözüm ona en çok insan hakkını savunan bunlar…
Demokrasiyi en çok isteyen ve en iyi uygulayan da bunlar…
Halkın kendi kendini idare etmesi ve bir milletin kendi kaderini tayin etmesine olan saygı da bunlarda…
Çok medeniler bunlar, kan görünce dayanamazlar, kavgadan kaçınırlar ve hep hoşgörüyle işlerini hallederler…
Konuşarak anlaşır, eğitimle başarır, kardeşlikle bir arada yaşamayı öğrenirler…
Ama sadece kendilerine…
Koca bir budala gibi…
Bencil ve ikiyüzlü insanlar gibi…
İnsanlıktan bir gram nasibini almamışlar gibi…
Göğüslerinde yürek taşımayan veya taşısa da katran hale gelenler gibi…
Merhametten yoksun zorbalar gibi…
Güzel yüzleri, bakımlı elleri ve şık kıyafetleriyle ve bazen de çıplak vücutlarıyla medeni olduğunu sanıyorlar.
Oysa medeniyet, kendinden önce karşındakini düşünmeyle başlar.
Komşunun hakkını korumakla…
Mağdurlara ve mazlumlara sahip çıkmayla…
Yolda kalana, yoksula, muhtaca el uzatmayla…
Hısım ve akrabayı gözetmeyle…
Bir başkasının özgürlüğüne engel olmadan, özgürce yaşamakla ve yaşatmakla…
Sonuna kadar hak ve hukuka uygun davranmakla…
Kendinden küçükleri, düşkünleri ve zayıfları korumakla…
Medeniyeti saymakla bitiremezsiniz…
Çünkü hayatın her alanında “saygı” ve ahlaki kurallarla bir başkasını incitmeden, zarar vermeden, memnun ederek ve hoşgörüyle davranarak, kardeşçe yaşamanın tam adıdır medeniyet…
Ama bunu makyaj malzemesi olarak kullananların boyasının akmasıyla gerçek yüzünün görünmesi bir olur.
Batının temelde İslam’a ve Ortadoğu’ya bakışı, bütün “yoksul” ülkelere bakışıyla benzerlik gösteriyor.
Ama buna rağmen, din ırkçılığı yapanların, Hıristiyanlık, Ermenilik ve özellikle de, -aslında illa da- Yahudilik konusunda bütün değer yargılarını çiğniyor olmalarıdır.
Parçalanan bebeler umurlarında olmuyor…
Hiçbir suçu olmayan, başta masum kadın ve çocuklar olmak üzere masum insanların ölmesi de onların yüreğini dağlamıyor.
Kavganın bile edeplisinin olduğu dünyada, her türlü değer yargısını ayaklar altına alan bir ülkeye arka çıkmaktan utanç da duymuyorlar.
Kurdukları örgütleri, terör örgütü gibi muhafaza ediyorlar; ne NATO’su, ne BM’si beş paralık bir işe yaramıyor.
Türkiye gibi sesi gür çıkan ülkelerde ise hilelerle söz sahibi olmaya çalışıyor, hatta Mısır’dan cumhurbaşkanı adayı bile ithal edip, bütün farklı görüşleri etrafında toplayacak güce erişebiliyorlar.
Bütün oyunların esas sebebi, İsrail’in bölgede güçlü konumda durması, Müslümanlarınsa güçsüz, sefil, yoksul halde kalması.
Ve biz, bu ülkelere “batı” deyip, “medeni” olduklarını düşünüyoruz.
Dünyanın en aşağılık insanları, zalime sessiz, mazluma duyarsız kalanlardır.
Tweetimden seçmeler
Batının Medeniyeti makyajdır; Altında iğrençlik ve vahşet vardır. İslam Medeniyeti ise altında her türlü güzellik var ama ne yazık ki yüze yansımıyor.