Onbir ayın sultanı Ramazan ayının son günündeyiz. Yarın bayram. Bayramı bayram gibi geçirenlere selam olsun.
Malumunuz Kadir gecesi ablamı kaybettim. Bunun hüznünün ateşi yüreğimde bir kor gibi dururken Kahramanmaraş kent merkezinde yağmur ve sonrasında yaşanan hadiseler ve iki yavru ile annesinin bodrum katında sel sularında boğulması derinden üzdü.
Bayram arifesinde kimseyi suçlamak, karalamak istemiyorum. Bu alt yapı sorunu sadece Kahramanmaraş’ın değil bütün ülkenin sorunudur. Başkent Ankara’da yaşananlar, İstanbul ve İzmir’de buna benzer olaylar ve yaşananlar millet olarak bizi ne zaman akıllandıracaktır?
24 Haziran sonrasında iş başına gelen hükümet ilk iş olarak bütün Türkiye’de ki şehirleri alt yapı açısından mercek altına almalıdır. Şehirlerin öncelik sırasına göre bir planlama hayata geçirmelidir. Bunu da yerel yönetimler değil ilgili bakanlık üstlenmelidir.
İmar yasasında adam gibi değişiklikler yapılmalıdır. Yerel yönetimlerin elinden tadilat ve değişiklik gibi yetkiler alınmalıdır. Bunlar olmazsa daha çok can kaybedeceğimiz gibi deprem ile birçok şehrin haritadan bile silinmesi mümkündür.
Biz bir bayram yazısı yazalım istedik ama konu bizi nerelere götürdü.
Ramazan ayının güzelliğini doya doya yaşayan, fitre, fidye ve zekâtını vererek fakiri fukarayı gözeten müminlere yaptıkları hayır ve iyiliklerinden dolayı teşekkür ediyorum.
Bayram öncesinde görevlerini yerine getiren ve bunu yaparken de yalnız Allah rızası için yapanlara selam olsun.
Cephede bu güzel ülkemin bekası için savaşan kahraman askerlerimize ve görevlilerimize Rabbim yardım eylesin.
Bizleri Bayrama kavuşturan Allah’a hamdü senalar olsun. Ablamın vefatı nedeniyle cenazemize katılan, telefonla arayan, taziye ziyareti yapan gönül dostlarıma da ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bayramı bayram gibi geçirenleri buna gayret edenleri öncelikle kutluyor. Bayramın Türk İslam Âlemine barış ve kardeşlik getirmesini niyaz ediyorum.
Selam olsun;
Bayramı bayram gibi geçirenlere!...