“Bayramlar Bayram olsun kurtulsun”

.

Bayram, Müslüman milletlerde sevgi ve kardeşliğin, sulh ve huzurun kuvveden fiile dönüştüğü ulvî bir gün… Kaç zamandır bu mânada bir bayram yaşamadık. Dînimizde şikâyet yok. Âmenna! Fakat bu kadar içler acısı bir vaziyet karşısında Türkülerimizde söylendiği üzere "Bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime" demekten kim kendini tutabilir?

VELÎLERİN BAYRAM DUASI YAŞATIYOR BİZİ

Alvarlı Muhammed Lütfi Efe Hazretleri`nin şiirindeki duygu ve temenniyi kaç bayramdır yaşamaya hasretiz: “Cân bula cânânını / Bayrâm o bayrâm ola / Kul bula sultânını / Bayrâm o bayrâm ola / Hüzn ü keder def` ola / Dilde hicâbref` ola / Cümle günâh af ola / Bayrâm o bayrâm ola / Mevlâ bizi afv ede / Gör ne güzel `ıyd ola / Cürm ü hatâlar gide / Bayrâm o bayrâm ola

Hacı Bayrâm-ı Velî Hz.lerinin, vuslat olarak târif ettiği bayram sevincini yaşayanlar ve yaşayamayanlar var aramızda: “Bayramım imdi bayramım imdi / Bayram ederler yâr ile şimdi / Hamd ü senâlarhamd ü senâlar / Yâr ile bayram kıldı bu gönlüm”

MÜSLÜMAN ÜLKELERİN BAYRAMI BAYRAM MIDIR?

Birbirine maddî menfaat için dost olan İslâm dünyasının kan tutmuş hâlleri her bayram yüreğimizi kanatıyor. Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Afganistan’da ve daha nice İslâm ülkelerinde hem düşman Batı eliyle, hem kendi iktidar hırsıyla birbirini boğazlayan Müslümanların bayramı bayram mıdır?

Doğu Türkistan’da, Suriye’de, Irak’ta, Filistin’de Müslümanlar zulüm görüyor. Bir yanda mazlum muhacir Müslümanlar, bir yanda servet ve konfor içinde yaşayan Müslümanlar… Doğu Türkistanlı karındaşlar zulüm altındayken, soykırıma tâbi tutulurken nasıl bayram yapacağız?

“Sabahtan haber yok, ufuklar kara / Semerkant kan ağlar, yanar Buhara / Keşmir, Kâbil, Kerkük hasret bahara / Kudüs’ün, Sina’nın bayramı nasıl?” (Abdürrahim Karakoç, Suları Islatamadım, Bayramlar Bayram Ola-1)

ACISIZ, SAVAŞSIZ BİR BAYRAMA HASRETİZ     

Zulüm, acı ve fitnenin olmadığı savaşsız bir bayrama hasretiz. Bayramları acıya ve kana bulayan cellâtlara,  Abdürrahim Karakoç’un mısraıyla sormak lâzım: “Bayram af günü, barış günü, rahmete giriş günü” değil midir? Yürekli şairin mısralarında temenni ettiği gibi umutluyuz: “Âlem-i İslâm’a rahmet su gibi / aksın, bayram olsun bayramlarınız / evleriniz cennet kokusu gibi / koksun, bayram olsun bayramlarınız / (…) / kök bir, dallar ayrı ki, İslâm bir gül / Afganistan bir gül, Türkistan bir gül / vahdet bahçesine her insan bir gül / diksin, bayram olsun bayramlarınız.”  Bayramlar Bayram ola -6)

YOKSULSUZ BİR BAYRAM NE ZAMAN? 

Yoksulların hâli nicedir bayramda? Yoksullar ve bayramlar! Bu iki kelimeyi bir arada düşünmeyen ve sonra içi sızlamayan insanın adamlığında, Müslümanlığında noksanlık vardır. Türkiye’de ve bütün Müslüman ülkelerde yaşayan yoksulların ıstırabını, sefaletini hissetmeden “Bayramlar bayram olur mu?”

“Çalışsa ne iş var, ne cepte para / Dağ oldu içinde büyüyen yara / Dikti gözlerini karşı duvara / Takvim ‘Bayram’ dedi, silindi yazı / Adam ‘öyle’ dedi, bağrında sızı / Döndürse yönünü herhangi dosta / Yaralı, gariban, dul, yetim, hasta / Yıllar, aylar, günler erirken yasta / Yer-gök ‘Bayram’ dedi, ağzını açtı / Adam ‘Bayram’ dedi, evinden kaçtı…” (Abdurrahim Karakoç, Bayramlar Bayram Ola-2)

Yüreği yanık olanların, gurbetçilerin, sınırlarda nöbet tutan ve düşmanla savaşan Mehmetçiğin bayramı nasıldır? Bayramı bayram olarak yaşayamayan gariban Anadolu insanının yüreğindeki sızı nasıl bir sızıdır? Bu sızıları Abdürrahim Karakoç’un mısralarıyla hissediyor ve teselli oluruz: “Ana, bu bayram mı? Aman çok ayıp / Çocukken gördüğüm bayramlar hani? / Mübarek elleri öpüp, koklayıp / Yüzüme sürdüğüm bayramlar hani? / Hani ya o özlem, hani ya o tad? / Ne dışım kaygusuz, ne içim rahat / Haftalar öncesi her gün, her saat / Babamdan sorduğum bayramlar hani? /Nur yağan geceler, gündüzler nerde? / Neşe paylaştığım öksüzler nerde? /Dost yollar, dost evler, dost yüzler nerde? / Huzura erdiğim bayramlar hani?”

Bu derin çelişkinin yaşandığı bir vasatta bayram bayram olabilir mi? Abdürrahim Karakoç’un mısralarıyla “Ya bayramlar bayram olsun kurtulsun / Ya takvimler cayır cayır yırtılsın!…”(ilbeyali@hotmail.com)      

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri