Ülkemizde siyasi, ekonomik ve sosyal gündemi yakalamak neredeyse imkansız gibi.
Amiyane tabirle ?sabah kalkan bir şey söylüyor!?
Toplum olarak, yönetici olarak, ülkemizin gelecegi noktasında, söylediklerimizin, yazdıklarımızın, bu ülkeye ne kadar hayrı var, şerri var; hiç hesaba katmıyoruz.
Vurun abalıya!..
Sonuç ortada.
Bütün Dünyayı sarsan ekonomik kriz ve bu krizin ülkemize bıraktıgı iz.
Millet olarak bunlarla cebelleşirken, savaşırken bunların üstüne üstlük iktidar partisine kapatma talebi.
Galiba durduk yerde bu talep yargı tarafından ortaya sürülmedi.
Aklı selim kafayla düşündügümde; iktidarında yanlışlarının oldugunu söyleyebiliyorum.
Ancak bu yanlışların ?parti kapatacak kadar da olmadıgını? yine aynı gönül rahatlıgı ile ifade edebiliyorum.
Bir hukuk süreci başlamıştır.
Hukuk hepimize gerek.
Sulandırmadan eleştirilerimizi, düşündüklerimizi ifade edebiliriz.
Ancak herkesin sogukkanlı bir biçimde, süreci takip etmesi gerekiyor.
Belki böylesi milletimiz için hayırlı olacak.
Belki milletimizin başına daha büyük bir bela gelecekti?
Mütedeyyin bir şekilde meseleye yaklaşmamız gerekiyor.
Aklı selim.
Sag duyu içinde hareket etmeliyiz.
Zaman her şeyin ilacıdır.
Bu arada MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli"yi kutlamak istiyorum.
Eger demokrasimizdeki çifte standartları kaldırmadıgımız sürece, bu ülkenin demokrasisi ikinci hatta üçüncü sınıf olmak zorunda.
Köklü bir Anayasa degişikligine ihtiyaç var.
Kuvvetler ayrılıgı iyi belirlenecek, Laikligin tanıtımı muallak ifadelerle degil, kesin ifadelerle tanımlanacak.
Bu ülkenin bir garabeti haline gelen ?irtica hastalıgından da? kurtulabilmemiz için laikligin iyi bir tanıma ihtiyacı var.
Bu tanım yapılamazsa bu süreç hep böyle devam edecek.
Ve 18 MART
Bugün 18 Mart Çanakkale şehitlerini anma günü.
Sabahın erken saatlerinde yüregimdeki heyecanı bastırmakta zorlanarak ofise geldigimde saat 07.00 bile olmamıştı.
Davetiye gelmedigi için nerede nasıl kutlamaların yapılacagından haberim yoktu. Ama katılacaktım.
Törenin saat 09.00 da Atatürk Meydanında yapılacagı söylendi. Arkadaşım Murat Zencir"i aradım. Birlikte Atatürk Meydanına vardıgımızda saat 08.30 civarıydı.
Etrafta kimseler yok.
Bu arada bir okul müdürüne rast geldim.
Törenin şehitlikte yapılacagını söyledi. Ve gittik.
Yaşlısı genci, flamalar. Bayraklar, çetelerimiz, küçük yavrularımız ve kahraman Askerimiz.
Törende yerlerini almışlardı çoktan.
Valimiz M.Niyazi Tanılır"ın saat tam 09.00"da gelişiyle tören başladı.
Hava güzel, etrafta açan çiçeklerin kokusu ve Askerimizde ki düzen, intizam ve haklı bir gurur.
Fotograf makinesinin deklanşörüne her bastıgımda ayrı bir keyif ve mutluluk sardı beni.
Bel agrılarımdan eser yok.
Yüregimizde sevgi çogalmış. Insanların birbirleriyle konuşmaları, hal hatır sormaları törene ayrı bir sevgi ve güzellik kattı.
Tören tek kelime ile muhteşemdi.
Ancak törene Ak parti dışında diger siyasi Partilerin Il ve Ilçe başkanlarının da katılmamalarına dogrusu çok üzüldüm.
Böylesi güzellikler paylaşıldıkça artar.
Ve bu güzellikte, bu duygu yüklü ve önemli günde diger siyasetçiler ve törene katılmayan dostlarımız dogal olarak mahrum kaldılar.
Vatanımız için, bu cennet vatanımız için bu güne kadar ?kurşun atan, kurşun yiyen? ? şehit olan, gazi olan? bütün insanları yürekten kutluyorum. şehitlerimize Yuce Allah"tan rahmet, gazilerimize de uzun ömürler!...