şehrimize yabancı bir misafirimiz getirdigimizde gezdirebilecegimiz yerler arasına, ilk olarak kapalı çarşı, belediye çarşısı, bakırcı çarşısı, taş han gibi tarihi mekanlarımız olur.
Kıymetini pek bilemedigimiz kapalı çarşımızın; hem stratejik olarak Anadolu nun giriş kapısında olmasından, hem de büyüklügünden, Istanbul ve şam kapalı çarşıları gibi zamanın meşhur çarşıları arasında degerlendirildigi bilinir.
Bir ucu Ulu cami, bir ucu kuyucak, diger ucu, Kıbrıs meydanı üçgeninde. Camileri. Çeşmeleri, hanları ve hamamları bulunan, geniş bir çarşı külliyesinin, bir zamanlar Kahramanmaraş ta var oldugunu anlayabilirsek. Biraz daha farklı algılayabiliriz.
Kapalı çarşının şimdiki hali, orijinalinin belki beşte biri kadar halidir. Tırtıklana tırtıklana bu hale getirilmiş. Ne yapalım, yok ettiklerimize üzülüyoruz, elimizdekilere seviniyoruz.
Adamın biri, deniz kenarına oturmuş. Dalgaları saymaya başlamış. Doksan dokuz, yüz derken, saydıgı dalgaların sayısını unutmuş. Hatırlamaya çalışsa zaman geçecek. Bir taraftan dalgalar gelmeye devam ediyor, Işin içinden çıkamamış adam. ? Giden gitti, gelen bir? demiş. Tekrar baştan başlamış saymaya.
Onun gibi bizde gidenlere ah vah ederken bir taraftan da elimizdekileri korumamız lazım. Giden gitmiş geri gelmez
Bu konuda son yıllarda belediyemizin ve valiligimizin gayretli çalışmalarını görüyoruz. Geç kalınmış ta olsa, tarihi mekanlarımızı kurtarma çalışmalardan memnuniyet duyuyoruz.
Bu duygularla kapalı çarşıyı dolaşmaya çıkmıştım. Çarşı başında bir esnafımızın dükkanına ugrayıp, biraz sohbet ettik.
Celal Aydogar, 1963 yılından beri bu çarşının esnafı. Belediye çarşısının güney çıkış kısmına yakın yerde, baharatçılık yapıyor. Haline şükrediyor ama, çarşı ile ilgili bazı sıkıntıları var.
Çarşının ön giriş kısmına park eden araçlardan yakındı. Çarşının girişini kapatan araçlardan, insanlar rahatsız olduklarını, çarşıya rahat girip çıkılamadıgını söyledi. Bu görüntülerin bu çarşıya yakışmadıgını söylüyordu. Haklıydı, aslında çarşının; tüm giriş çıkış kısımları, iç kısımları, dükkanları, yeniden estetik bir şekilde dizayn edilmesinin vakti geldigi belliydi.
Diger yanda böylesine turistik çarşımızda bir tuvalet olmaması da düşündürücüydü. Çarşıya gelen vatandaşların bu konudan muzdarip olduklarını, tuvalet yeri sorduklarında esnafın mahcup duruma düştügünü, ihtiyacı olanlara en yakın demirci çarşısı cami tuvaletini önerdiklerini ögreniyoruz.
Celal Aydogar abimiz, çarşıda daha önce bir tuvalet oldugunu, ama buranın satıldıgını, şimdi ise, alan şahsın tekrar satmak istedigini, Eger Belediyemiz bu şahıstan alıp, burayı tekrar tuvalet yaparsa, çarşımızın bu sıkıntıdan kurtulacagı söylüyor.
Gerçekten bu istekler gözden kaçan, fakat çözümü zor olmayan konulardır. Kapalı çarşımızın çagdaş, turistik bir görüntüye kavuşması için, ilgililerin çözüm üretmelerini umuyoruz.
Selam ve sevgilerle.