Kahramanmaraş’ta bu hafta sonu “Çevre ve Şehircilik” konusunda önemli bir toplantı yani çalıştay yapılacak.
Kahramanmaraş bu gibi önemli toplantılara alışık bir kent değildi. Bu toplantılar Mahir Ünal beyin 2011 yılında Kahramanmaraş listesinden milletvekili seçilmesiyle tanıştı.
Allah var. Bu toplantıların etkisini görüyoruz. Bu gün Kahramanmaraş- Göksun yolunda yapılan ciddi yatırım, değişen projeler bu sayede mümkün oldu. Standardı çok yüksek olan bu yolun tamamı bu yıl sonuna kadar tamamlanarak hizmete giriyor. Emeği geçenlerden Allah razı olsun.
Kahramanmaraş’ın bu alanda iki önemli sorunu vardır. Bunlar imar planı, kentsel dönüşüm ve yaşadığımız çevre felaketidir. Bunları ayrı ayrı başlıklar halinde anlatmak istiyorum.
İMAR PLANI VE KENTSEL DÖNÜŞÜM
Kahramanmaraş’ta imar uygulamaları neredeyse 40 yıla yakındır facia olarak devam ediyor.
Şehrin neredeyse 4/3’ü eski yapılar ve gecekondulardan oluşmaktadır. Seçilip gelen Belediye Başkanları konut olarak kullanılan yerlerde revizyon yapmak yerine kent çevresinde yer alan bağ, bahçe ve verimli tarlalar üzerine konut yaparak şehrin çok büyük alanını beton yığını haline getirdiler.
Oysa mevcut konut alanları üzerinde bir dönüşüm çalışması yapmış olsalardı şimdiki iğreti görünüm ortaya çıkmayacak şehrimizin etrafı yemyeşil kalacaktı.
Kentin eski mahallelerinde rant olmayacağı için şehirde oluşturulan arsa rantları belki mübalağa olacak ama İstanbul’da ki Bağdat caddesine eş hale geldi neredeyse. Yazık değil mi? Para hırsı, aç gözlülük şehri kalitesiz, görsellikten uzak, iç içe bitişik binalardan oluşan bir beton yığınına dönüştü.
Şimdi bunun hesabını kim verecek?
Şehri betonlaştırırken sosyal alan, büyük cadde ve bulvarlar koysaydık yine idare eder diyerek teselli bulurduk.
Yılan eğrisi yollar, dar, neredeyse itfaiye araçlarının bile geçemeyeceği biçimde oluşturuldu.
Bir süre yapılan imar planında kentsel dönüşüm olması gereken eski mahalleler göz ardı edilmiş, ova imar talanına sahne olmuştur. Hava limanı ve civarı için yapılan imar planı resmen bu talanı doğrular niteliktedir.
Bunun için yeni sağlıklı bir imar planına ihtiyaç vardır. Bu hayata geçirilirken gecekondu mahallelerde kentsel dönüşüm için Belediyeler gerekli altyapıları yaparak özel sektörün önünü açmalıdır. Belediye kaynaklarıyla kentsel dönüşüm başarılı olmaz. Çünkü buna kaynaklar yetmez…
ÇEVRE FELAKETİ YAŞANIYOR
Kahramanmaraş’ta gözle görülür bir şekilde doğa tahrip edildi. 1985 yılından itibaren sürekli olarak dedik ki; Evsel atıklar ile sanayi atıkları birlikte temizlenmelidir.
Çünkü evsel atıklar ile sanayi atıkları birbirlerini nötr edebilirler. Bununla ilgili dünyada birçok ülkede uygun projeler hayat bulmuş ve uygulanmaktadır.
Hanefi Mahçiçek’in İl Belediye Başkanı olduğu dönemde içme suyu ve kanalizasyon projesi vardı. Bu proje ile birlikte arıtma da gündeme getirilmişti. Ancak hayat bulmadı.
2014 yılında Kahramanmaraş’ın Büyükşehir olmasıyla birlikte bir çok alanda yatırımlar hızlanırken bunlardan bir tanesi de atık arıtma tesisleriydi.
Bitti çok şükür. Şu anda hizmet veriyor.
Artık bundan sonra ne yapılır şeklinde soracağımız soruya verilecek en uygun cevap ise;
Eski çöplük yerine sanayi atıkları için bir tesis kurulmasıdır. Fabrikalar çıkardığı atık suları kanala almalı ve burada kurulacak tek bir işletmede bunları arıtılarak baraj gölüne gönderilmelidir.
Kahramanmaraş’ın başka bir alternatifi kalmamıştır. Bu da heba edilirse doğa ve çevre felaketi daha da büyüyecektir.
Hafta sonu yapılacak olan çalıştayda bu iki önemli konu gündeme alınır ve çözüm üretilirse 6-7 yıl sonra şehirde çevreye dair güzel gelişmeleri görmemiz mümkün olacaktır.
Bu konuya bu şekilde parmak basılmaz ve pansuman tedbirlerle geçiştirilirse 15 yıl sonra Kahramanmaraş adeta canlı bir çöplüğe dönecektir.
Bizden hatırlatması!....