Dananın Kuyruğu

.

Dananın kuyruğu kopar mı? Kopabilir. Siyasi partiler bugün belediye meclis üye listelerini ilçe seçim kurullarına teslim edecekler. Böylece Üç aşağı beş yukarı belli olan listeler tamamen netlik kazanacak.

Listelerin netlik kazanmasıyla birlikte tüm siyasi partilerde tabir yerindeyse “dananın kuyruğu” kopacak. Bazı siyasi partilerde depremin şiddeti az, bazılarında çok olacak.

Bilenler bilir; siyasi partilerin tabanı için belediye meclis üye listeleri çok çok önemlidir. Parti tabanı listedeki isimlerin kariyerine, mevkisine, makamına, parasına ve puluna çok bakmazlar.

Parti tabanları, listedeki isimlerin kendilerine yakınlığına, partiyle ve partililerle olan ilişkisine bakarlar. Açıkçası listedeki isimlerin tepeden inme değil, teşkilatın her kademesinde fedakârca çalışmış insanları görmek ister.

Listeler bu şekilde hazırlanmışsa mesele yok demektir. Ama listeler ahbap çavuş ilişkisi neticesinde hazırlanmışsa, “falan filan” falanca sebeplerden dolayı listenin başına, teşkilatın tüm yükünü çekenler ise ortalara veya sonlara yazılmışsa elhak dananın kuyruğu kopacaktır.

Belediye meclis üye listeleri seçim sonucunu etkiler mi? Elbette etkiler. Adaylar tek başlarına ne yapabilirler ki. Yanlarında sevilen, sayılan, partisinin tabanını bilen, teşkilatını tanıyan isimler bulunmaz ise tek başlarına başarılı olmaları elbette mümkün değildir.

MHP ile ilgili dileklerimi daha öncelerde de belirtmiştim. “Belediye meclisi listesi inşallah ülkücülerden oluşur, inşallah sağdan soldan devşirme, ithal ve sözde ülkücüler listede yer almaz” diye dileklerimi yazmıştım. İnşallah böyle bir liste yazılmıştır ve inşallah “dananın kuyruğu kopmaz.”

VAH MARAŞ’IM VAH

Antep’le Maraş’ı kıyaslamama sözü vermiştim ama sözümü tutamadım. Eskiler bu gibi hallerde “iman hale koymuyor” diyerek sözünü tutamamalarını meşrulaştırmaya çalışırlardı.

İnanın iman hale koymuyor. Bir yanda üniversite sayısını 4’e çıkaran Gaziantep diğer yanda bir tek üniversitesini dahi hantal yapısından kurtaramayan Kahramanmaraş.  

Antepli kardeşlerimiz çok kısa bir sürede bir devlet üniversitesi olan Gaziantep Üniversitesini her yönüyle geliştirirken aynı zamanda bu üniversitenin yanına üç tanede özel vakıf üniversitesini hizmete sokmayı becerdiler.

2008’de Gazikent Üniversitesi olarak kurulan, kurucusu rahmetli Hasan Kalyoncu’nun ismiyle yoluna devam eden Hasan Kalyoncu Üniversitesi, 2009’da Zirve Üniversitesi ve son olarak da Sanko Üniversitesini kurarak yaşadıkları kenti eğitim alanında da bir cazibe merkezi haline getirmeyi bildiler.

Maraş olarak biz ne yaptık? Her konuda ve her zamanki gibi söze gelince mavraları ata ata mangalda kül bırakmadık. Dere tepe düz gittik diyerek övünürken birde ne görelim geriye dönüp baktığımızda gördük ki bir arpa boyu yol gitmişiz.

Bir araya geldiğimizde üniversitemizin bazı dekanlarına niçin yeni bölümler açılmadığını sorduğumuzda Maraş’a hoca getiremediklerini bu yüzden de bölüm açamadıklarını söylüyorlar. Kendilerini bu ifadelerle savunmaya çalışıyorlar.

Adıyaman üniversitesi hızla büyüyor. Ne hikmetse bu kardeşlerimiz hoca bulabiliyorlar. Gaziantep dört üniversite açacak kadar hoca bulabiliyor. Maalesef biz hoca bulamıyoruz.

Sayın dekanlarım, biz Maraşlılar olarak bu güne kadar kimin tavuğuna kış dedik de bizim güzel kentimize hoca gelmek istemesin. Yoksa bu hocaların gelmesini ve yeni yeni bölümler açılmasını istemeyen birileri mi var? Maraşlılar olarak bu sorunun cevabını gerçekten merak ediyoruz. Bu sorunun cevabını bir bilen bana anlatırsa çok mutlu olacağım…  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri