Her dini bayramda olduğu gibi sosyal inanç meselesinde de bayramların değişime karşı direndiğini bir kez daha görmüş olduk.
Değişen bayram algısını ve bireyleşme üzerinden değerlendirip ne kaybettik ne kazandık hesabını yapmak gerekir. Elbette her şeye rağmen bir bayram algılısını inkar edemeyiz. Bu bayram algısından uzak, sevinç, neşe, sevgi ve mutluluktan bir hayli yoksun kaldık son zamanlarda…
Şehit haberleri, ailelerin ocağını, bizlerinde yüreğini fazlasıyla yakıp yıktı.
Diğer taraftan ülke gündemi hızlı bir şekilde değişirken, ekonomideki kötü gidiş devam ediyor.
Son günlerde yaşananlar bizleri etkilese de bayramların değişimine her sene biraz daha şahit oluyoruz!
Kentleşme ve çok katlı yapılaşmanın getirdiği kopukluğu da inkar edemeyiz. Bu komşuluk ilişkilerini önemli ölçüde alıp götürdü. Bu nedenle insanlar birbirlerinin sevinçlerini ve acılarını paylaşmaktan uzak kaldı. Hemşerilik bilinci, mahalle ve mahalle kültürünün gittikçe zayıfladığı insanları bir araya getiren meydanlar ve ortak kulanım alanının olmayışı kent hayatı, bayramlara ait paylaşım ve kardeşlik duygularını da alıp götürmek üzere…
Bayramın belirli bölgelerde, tanımadıkları insanlarla ve gelenekleşen bayramlaşmalarla da geçtiğine tanık oluyoruz.
Kapitalizmin bireyselleştirdiği insan, birçok konuda olduğu gibi bayramlarda bireysel eğilimlere de yönelmiştir. Kolektif yaşam algılısından bireysel yaşam algısına doğru evirilen anlayışı bayramlarda, kendisini gösteriyor.
Bu bayram da paylaşım ruhundan uzak geçti.
***
Eski bayramlar dayanışmayı öne çıkartan fırsatlardı. Kardeşlik ve dayanışma ruhunun çok yükseklerde olduğu bayramlardı! Hiç kuşkusuz…
Biraz katı davranmadan gerçekleri de, bir tarafa bırakmadan geçmeyelim. Hissedilmeyen görev gibi yaşanan bayramlar var artık. Paylaşımdan uzak tatil ruhu içerisinde geçen bayramlar…
Tabi ki bayramın artısını, eksisini ifade ederken yaşamakta olduğumuz yeni yüzyıl gerçekleriyle yüz yüzeyiz. İnsanlarımıza birçok kolaylığı ve teknolojiyi sundu. Bundan faydalanmayı herkes istiyor…
9 günlük bayram tatili oldukça uzun bir tatil. Evde kalmak oldukça zordur. Buna benzer kolaylıklar vs… Yoğun kentleşme ister istemez, kardeşlik anlayışını bir tarafa savurdu. Bunun önüne geçmek mümkün gibi görünmüyor. Artık insanlarımız bayramdan daha çok bayramda geçirecekleri uzun tatilin değerlendirilmesini konuşuyorlar. Tatil yapmanın bedelini ağır ödeyenlerde var tabi, aşırı hız ve alkollü bir şekilde yola çıkan vatandaşlarımız bilinçsizce yaptıkları hatadan dolayı hayatlarını kaybediyorlar. Bunun yanı süre duyarsız vatandaşlarımız çevreye de zarar vermekteler…
Kurban bayramı öncesi siyasi partiler, ilimizin her yerinde, 1 Kasım seçim çalışmalarını, yoğun biçimde gündeme taşıdılar.
Bayram boyunca da yine gündemimiz siyaset ve seçim oldu.