Merhum İsmail Gaspıralı ismine aşina olmayan, tanımayan, hiç duymamış insanların varlığı, hem de Üniversite bitirmiş insanların bu isimden bihaber olması, Türk Eğitim Sisteminin zavallı halini göstermeye yeter ve artar bile.
Ezbere dayalı, kendi tarih ve edebiyatından kopuk ama Yunan mitolojisini tanıyan, kendi kahraman ve destanlarından habersiz bir Türk Gencinde vatan, millet, Ülke, toprak gibi değerleri taşıması ve sahiplenmesi biraz safdillik olmaz mı?
**
İsmail Gaspıralı Kırım Türküdür. Kırım Hanlığına asırlarca başkentlik yapmış Bahçesaray’da dünyaya gelmiştir. Dünyaya geldiği o yıllarda Rus genişlemesi Kırım’ı tehdit ediyor ve savaşlar yaşanıyor. Osmanlı İmparatorluk coğrafyasında da kötü bir gidişat söz konusudur.
Türk ve İslam Dünyasının içine düştüğü bu duruma kendince çıkış yolları arar. Bir ara Osmanlı- Rus savaşında yaşadığı şehirden kaçarak Osmanlı Ordusuna katılmak istemiş ancak yakalanmıştır.
Milleti ve İslam Coğrafyasının içine düştüğü bu berbat ve kötü durumdan kurtarabilmek için yazmaya başlar. İyi bir eğitim almıştır. Rusça dahil bir çok dile hakim olan Gaspıralı Türk İslam Dünyasındaki bu çöküşü eğitim sistemine bağlar.
Rus okullarında eğitim alan Gaspıralı eğitim sistemi karşılaştırmaları yapar. Ve sonuç olarak eğitim sisteminin değişmesini önerir.
Türk ve İslam Coğrafyasında ki çöküşü sona erdirmenin çaresi olarak;
Dil, İş ve Fikir birliğini savunur.
‘Dil’de, iş’de, Fikir’de’ birlik olarak temayüz eden bu yaklaşımın hayata geçirilmesi için didinir ve mücadele eder.
**
Ölümünün 100. Yıldönümü nedeniyle Unesco tarafından 2014 yılını Gaspıralı yılı olarak ilan etti.
Ne yazık ki; Gaspıralının kim olduğunu bile bilmeden yetişen nesil için Gaspıralı bir şey ifade eder mi?
O’nu kitaplarından tanıyan, yazdıklarından tanıyan, etkilenen ve O’nun hayallerini yaşayan ve taşıyan çok az akademisyen ve yazar çizer takımı bu vesile ile O’nu tanıtmaya çaba gösterdiler.
Batı Karadeniz’in şirin kenti Bartın’da üç günlük İsmail Bey Gaspıralı Çalıştayı düzenlendi.
Kırım, Azerbaycan, Irak, Suriye, Urumçi, Kırgızistan, Bulgaristan ve adını hatırlayamadığım ancak Dünya’nın her bölgesinde yaşayan Türklerin temsilcilerinin hazır bulunduğu bu çalıştay’da ev sahipliğini üstlenen Bartın Üniversitesine, Bartın Valiliğine, Bartın Belediye Başkanlığına, Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği Başkanı ve bu çalıştayın baş mimarı meslektaşımız Güngör Yavuzaslan kardeşimize teşekkürü bir borç biliyorum.
Güngör Yavuzarslan, çalıştaya katılan yüzlerce akademisyen ve diğer misafirlerin rahat etmesini temin için büyük çaba gösterdi. Adeta bu dev organizasyonu tek başına götürdü. Tebrikler, teşekkürler.
**
10 farklı oturum gerçekleştirildi. Bu oturumlarda 50’den fazla aktivist görüş ve düşüncelerini aktardı. Bizler GAP Gazeteciler Birliği olarak Başkanımız Zeynel Abidin Kıymaz’ın Oturum Başkanlığını yaptığı bölümde Gaspıralı’dan ne anladığımızı Genel sekreterimiz Fahrettin Çelik’in anlatımı ile dile getirdik, ifade ettik. GAP Gazeteciler Birliği olarak Türk Dünyası ile ilişkilerin artırılması ve karşılıklı çalışmaların yapılması için sürekli çaba harcayan bir kurum olarak kendi imkanlarımız ile bu toplantıya katıldık ve sorumluluklarımızı yerimize getirdik.
**
Bu konu ile ilgili, yapılan konuşmalar ile ilgili o kadar çok yazılıp çizilecek detay var ki, hangisinden başlayacağımı bilemiyorum. Prof. Dr. Mehmet Derviş Kılıçkaya konuşmasında; Gaspıralı’nın savunduğu değerlerin Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşuyla gerçekleştiğini ifade etti.
Azerbaycan milletvekili Ganire Pashayeva yaptığı açıklamalarıyla salonu dolduran vatandaşların takdir ve alkışlarını aldı. Gazeteci ve aktivist olan Pashayeva Azerbaycan Parlamentosu’nda da Milletvekili olarak görev yapıyor.
Türk Dünyasında olduğu kadar Batı Dünyasında da bilinen ve takip edilen bir isim olan bu değerli hanımefendi; Dedelerimiz Balkanlardan çıktı oraya kan ve göz yaşı hakim oldu. Dedelerimiz Ortadoğudan çıktı 100 yıldır zulüm ve göz yaşı hakim. O halde bir olalım, birlik olalım ve yeniden Adaleti ve hakkı hakim kılalım diyerek milletin hissiyatına tercüman oldu.
**
Buradan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesine çağrıda bulunuyorum.
“GASPIRALI KONFERANSI” yapmalısınız. Öğrencilere, gençlere İsmail Gaspıralı’yı anlatmalısınız.
Bu milletin dünden daha çok bu gün için Gaspıralının fikirlerine ihtiyacı var.
Bütün Türk ve İslam Dünyası Türkiye’den çıkacak çığlığı, sesi dinliyor. Bütün umutlar Türkiye üzerine kurulmuş. O halde bize düşen çok çalışmak, çok çalışmak ve çok çalışmaktan ibarettir….