Başbakan Sayın Erdoğan “kanal İstanbul” projesini açıkladığında, her kafadan bir ses çıkmış, maliyeti, olabilirliği tartışılmıştı. Jeopolitik konumu hiç dikkate alınmamış. Bu proje ile Türkiye’nin Karadeniz ve boğazlar, geçiş, güvenlik gibi detayları ile ilgili kimse tutarlı bir açıklama yapmamıştı.
Bu proje maliyet v.s. açısından değil de, Türkiye’nin prestiji, Türkiye’nin jeopolitik konumu nedeniyle ilgimi çekmiş ve beni heyecanlandırmıştı.
Sadece midesine odaklı insanların, günü birlik yaşayan insanların, ve sadece kendi ömrü kadar meselelere bakan insanların anlayacağı türden bir proje değildi bu. Onun içinde “yat, uyu, kalk” diye bize bellettirilmek istenen bu yüzeysel yaşam standartları ile uyum taşımıyordu doğal olarak…
Anadolu Ajansı 22 Şubat 2012 günü “Sokollu Mehmet Paşa’nın çılgın projesi” başlığı altında özel bir haber yayımladı.
Dikkatimi çekti, okudum.
Yani Kanuni Sultan Süleyman’ın veziri bir proje hayal ediyor, bu projenin çizimini ve mimari çalışmalarını Koca Mimar Sinan yapıyor. Haritası var.
Bu proje ile, Sakarya nehri, Sapanca gölü ve İzmit Körfezi arasında kanal oluşturmak. Ve bu Kanalı Karadeniz’e bağlamak. Yani İzmit körfezinden Sakarya nehri, Sapanca gölü üzerinden Karadeniz’e çıkmak… Yapay bir su kanal yolu oluşturmak….
Belki de Dünya’da ilk defa bu proje yapılmış olabilir. Çünkü Süveyş kanalı, panama kanalı bu yüz yılda planlanan ve yapılan yapay kanallardır.
Ve bize gelince;
Şehirler ırmak kenarlarına kurulmuştur. Kahramanmaraş’ın ilk kurulduğu yere baktığımızda da bu gerçek karşımıza çıkıyor. Ama zaman içinde Aksu ve Erkenez yatak değiştirmiş ve şehirden uzaklaşmıştır.
Şimdi Kahramanmaraş’ın kıyısından 35 metre genişliğinde bir kanal geçiyor.
Ancak bu kanaldan istifade edilmesi anlamında bir çalışmanın yapılmadığını üzülerek görüyoruz.
Atatürk Parkında bu kanalın suyu kullanılarak yapay bir göl yapılamaz mı?
Şehirden geçen yaklaşık 10 km kadar mesafe ve kanalın her iki kısmında parklar, yürüyüş yolları, v.s. planlanamaz mı?
Bunlar yukarıda anlattığımız gibi çılgın projeler falan değil.
Ancak Kahramanmaraş’a sosyal yaşam noktasında katkı yapacak, insanları beton yığınlarına mahkum etmekten kurtaracak projelerdir.
Mustafa Poyraz ismi aklıma geldiğinde Karasu geliyor. Evimde musluğu açık su içerken, bu suyu getirenlere, emeği geçenlere dua ediyorum…
Belediye binası,v.s.. yatırımlar için hiç dua etmek aklıma gelmiyor. Adana otobanını kullanırken aynı şeyi merhum Turgut Özal için yapıyoruz.
O halde, orta direk, bağı olmayan, garip ve gurabanın faydalanacağı sosyal yaşam alanlarına ihtiyaç vardır.
Ve bu şehir merkezinden geçen 35 metre genişliğinde bu yapay kanal bunun için büyük bir fırsattır.
Sayın Poyraz, bu konuda bir çalışma başlatır ve böylesi bir projeye öncülük eder ve hayata geçirirse, yine her zaman hayır duası alacaktır…
Ve bu şehir için olmazsa olmaz, elzem bir projedir…..