Anadolu toprakları, baştan aşağı gönül erenleri ile doludur. Asırlardan beri Anadolu’nun; şehirlerinde, kasabalarında, köylerinde, hatta ıssız dağ başlarında; sahabeler, erenler, evliyalar ve Allah dostlarının türbelerini bağrında yaşatan, mübarek bir toprak parçasıdır.
HAK DOSTLARI
Bunlar; Konya’da Hz. Mevlânâ, Ankara’da Hacı Bayram Veli, İstanbul’da Eyüp Sultan, Nevşehir’de Hünkâr Hacı Bektaş Veli, Afşin’de Ashab-ı Kehf , Anadolu’da Hazreti Yunus gibi daha niceleri; bizlere çağlar ötesinden mesaj veren, hak ve hakikat yolumuzu aydınlatan hak dostlarıdır.
Bu gönül erlerinin yaşadığı yerlerde, türbelerinin bulunduğu şehirler de ilçeler de, her yıl çeşitli anma proğramları ile bu hak dostları anılıyor.
Nevşehir de Hacı Bektaş ilçemizde olduğu gibi: Hünkar Hacı Bektaş Veli Hazretleri baş tacı edilerek, 16 Ağustos 1964 tarihiden itibaren, her yıl 16-17-18 Ağustos günlerinde ulusal çerçevede, 1990 yılından itibaren de uluslar arası çerçevede Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri düzenlemektedir.
HACI BEKTAŞ VELİ HAZRETLERİ BİR HORASAN ERİ
O Hacı Bektaşi Veli'ki, Avrupa kıt'asında,Asya bozkırlarında, nam salmış, kerametleri ile meşhur olmuş bir alperen, bir Horasan eri. 1209 yılında Nişabur'da dünyaya gelmiş, Hoca Ahmed Yesevi'nin halifesi Lokman Perende'den eğitim görmüş bir mütefekkir, bir düşünür, bir mutasavvıftır.
Tasavvuf büyükleri; nefsini terbiye etmek, Cenab-ı Hakk’a yakınlık peyda etmek için, “erbain çıkarma” döneminden geçerler. Kırk günlük bu sürede kuytu bir hücrede ibadetle meşgul olurlar. Her gün azalan gıda ile yetinirler. Günlük gıdalar bir hurma veya zeytine kadar düşer.
AFŞİN ASHAB-I KEHF’TE, KIRK GÜN KALDI “ERBAİN” ÇIKARDI
Alevi-Bektaşi klasik eserlerinde de yazıldığı gibi; Hacı Bektaş Veli hazretleri’nin hayatını anlatan, 15. yüzyılda yazılan; Vilâyet-name-i Hacı Bektaş-ı Velî adlı eserde; Hacı Bektaş veli hazretlerinin Kırk günlük “erbain çıkarma” dönemini; Afşin’deki Ashab-ı Kehf’te geçirdiğini, Elbistan’da kaldığını yazmaktadır.
Hacı Bektaş Veli hazretleri, tarikatta “erbain çıkarma” dönemini Afşin Ashab-ı Keh külliyesin de tamamladığına göre; burasının ülkemizdeki diğer Ashab-ı kehf mağaralarına göre daha sahih olacağı gerçeğini ortaya çıkarmaktadır. Ashab-ı Kehf’in, başka yerlerde olduğunu iddia edenlere karşı, en doğru ve en güzel cevabın bu tarihi gerçek olacağını düşünüyorum.
AFŞİN ASHAB-I KEHF’İN, HACI BEKTAŞ VELİ İLE TANITILMASI İNANÇ TURİZMİMİZE KATKI SAĞLAR
Elbette büyük Hünkarın, Ashab-ı Kehf’te kırk gün kalması, Afşin’e teşrifi bizce çok önemli bir tarihi bir olaydır. Buna sahiplenmemiz gerekiyor. Kahramanmaraş’ımızın, Afşin ve Ashab-ı Kehf’in tanıtımında kullanmamız gerekiyor. İnanç turizmimiz açısından bölgeye olumlu katkı sağlayacağı muhakkaktır.
O diyordu ki:
İncinsen de, incitme.
Murada ermek sabır iledir
Bir olalım, iri olalım, diri olalım.
Marifet ehlinin ilk makamı edeptir.
Keşke, milletçe Hünkâr Hacı Bektaş Veli Hazretlerini daha iyi anlayabilseydik.
Selam ve sevgilerle.