Nazar bir elektrik, bir frekans ve kötü bir enerjidir.
Halk arasında göz değmesi olarak bilinir. Bu nedenle göz şeklindeki mavi boncuğun nazardan koruduğuna inanılır. Bu alışkanlık Şamanlardan kalma bir özelliktir. Ve renkli gözlerin nazarda daha etkili olduğu söylenir.
***
Nazara sadece Müslüman değil, gayrimüslimlerde inanmaktadır. Nazarın olduğu söyleniyor lakin ilmi olarak açıklanamıyor. Fakat Bioenerji ilmi sayesinde insanların gözlerinin morötesi ve kızılötesi ışınlar yaydığı, bu olayın da insanlar ve diğer varlıklar üzerinde büyük ölçüde tahribata neden olduğu anlaşılmıştır.
Nazarın insan ve varlıklar üzerinde olumsuz hallere ve davranışlara sebep olduğu belirlenmiştir.
Yorgunluk Hisssi : Sürekli bitkinlik ve halsizlik hali. Sanki fiziksel ve ruhsal enerjisi birileri tarafından tüketilmiş hatta yaşam enerjisi çalınmış gibidir. Bu çeşit nazarlarda bebek ya da çocuklar daha çok uyur. Uyuma haline sersemlik ederse nazar olarak değerlendirilebilir. Tüm bu belirtilerin yanı sıra aşırı esneme ve bitkinlik hali de insanı esir alır.
Huzursuzluk ve Aksilik Hali : Kişide sürekli huzursuzluk ve aksilik gösteren kişilerde nazar söz konusu olabilmektedir. Normal tepki vermesi gereken durumlarda öfkelenip hiç olmadık şeylere sinirlilik gösteriyorsa nazar olarak değerlendirilebilinir.
Çocuk ve bebekler de bu durumun menşeine inmek ve doktor kontrolünden sonra sağlık probleminin olmadığına kanaat getirildikten sonra nazar olarak düşünülebilir.
Ağlama Arzusu : Ortada herhangi bir ağlanacak durum yokken ağlama arzusu ortaya çıkar. Bazen hıçkıra hıçkıra ağlar kendini tutamaz. Bebek ve çocuklarda bu dışa vurularak ifade edilir lakin durmak bilmeyen bir ağlama olunca sağlık problemi de yoksa nazar olduğu düşünülebilir.
***
“Nazar haktır; deveyi kazana, insanı mezara koyar” diyen peygamberimiz bile nazardan sakınırdı. Ve dua okurdu. Ve dua okumayı tavsiye ederdi.
Çevremizde ve ailemizde rastladığımız bazı olaylar ve insanlar karşısında nazarın olduğunu bize göstermez mi ? Bazı insanların çok beğendikleri insanlara veya mallara, bakışlarıyla ve sözleriyle zarar verdikleri tarih boyunca görülmüş bir gerçektir.
Dikkat edin sizin de durup dururken bardağınız çatlar veya kırılır , aynanız çatlar vazonuz kırılır. Ya da üzerine titrediğiniz eşyanızı kaybedersiniz.
Bazen kendinizi çok zinde hissedersiniz ve mutlusunuzdur. Fakat birdenbire halsizleşip, yorgunluk hissetmeye, halsizleşmeye dönüştüğüne şahit olmuşsunuzdur.
Öyle ki insanlar üzerindeki etkisi bilinen bir durumdur ki şen şakrak oluşunuz bile birinin size imrenerek bakması ve ilk bakışlarıyla sizi mutsuz edebilir. Esnetebilir,hasta edebilir ,enerjinizi düşürebilir…
***
İ.Ö.6.yüzyıldadan başlayarak siyah figür tekniği ile çalışılmış Yunan göz kupaları kullanılırdı.Bu gözler abartılı büyüklükte idi. Bu abartılı kupaların üzerindeki iri gözlerin şarap içerken kötü ruhların içeri girmesini engellemek için kullanılırdı. Göz şeklinde ki nazarlıklar halen günümüzde de kullanılmaktadır.
***
Nazar boncuğu çeşitli şekillerde kullanılır.
1-Omuza Takılanlar: Boncuktan işlenmiş kertenkele, çörekotu, hurma çekirdeği, göz boncuğu, yedi delikli boncuk, kurt boncuğu, şap, delikli para, şeytan minaresi, kurban gözü.
2-Boyna Asılan Nazarlıklar : sarı kehribar, sanlık taşı, dardağan ağacı, küçük mavi boncuk
3-Eve Takılan Nazarlıklar : Kartal iskeleti, okunmuş yumurta, süpürge çöpü, üzerlik otu tohumundan süslü biçimde örülmüş duvar nazarlıkları, geyik boynuzu, at ve eşek nalı, at kafası, kendiliğinden delikli taş.
4-Beşiğe Takılan Nazarlıklar : Salyangoz, balık, kertenkele, kendiliğinden delikli taş, kurt aşığı, kaplumbağa yavrusu.
Ayrıca nazardan korunmak için kırk bir çörekotuna nazar duası okunur ve kişinin boynuna, cebine uygun yere asılır.
İlmi olarak nazardan korunmanın yolu yoktur.
Nazar semtimize uğramasın…