Evet sevgili dostlar daha öncede pek çok defa yazmıştık. General Kasım Süleymani’nin İran adına Ortadoğu’da nasıl bir nüfuz gücü oluşturduğu çok açık bir şekilde görülmektedir. Kasım Süleymani sadece cephe de değil, aynı zamanda da Uluslararası Siyaset arenasında da gayet başarılı hamleler yapmaktadır. Özellikle Irak’ta yaptığı son hamlesi gayet önemlidir. Irak parlamentosu, Başbakan İbadi kabinesinde yapılan değişiklik ile yeni İçişleri ve savunma bakanlarına onay verdi. Özellikle İçİşleri Bakanı gayet önemlidir. Irak İçişleri bakanlığına getirilen Kasım Araji, Şii Bedir Kuvvetleri'nin önde gelen isimlerinden. Bedir Kuvvetleri'nin önemli isimlerinden olan Araji, İran Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlar birimi Kudüs Güçleri komutanı Kasım Süleymani ile olan yakınlığı ile de biliniyor. Araji, 2015 yılında Irak'ın Tikrit şehrinde yürütülen operasyonlarda Süleymani ile birlikte cephede yer almıştı. Kasım Araji, Irak'a sunduğu hizmetlerden dolayı Kasım Süleymani'nin heykelinin dikilmesini teklif etmişti. İran’ın bu konuda büyük bir nüfuz gücü elde etmesini sağlayan isim olan Kasım Süleymani bu gibi hamleler ile önemli adımlar atıyor.
Tek kişilik bir devlet gibi çalışan Süleymani, Türkiye’de de nüfuz gücü elde etmek için zamanında çok çalışmalar yapmıştır. Özellikle Türkiye’de bazı önemli makamlara gelmiş siyasi ve bürokratların Kasım Süleymani tarafından büyük bir destekle o mevkiilere çıktığı hususları da önemli diye düşünüyorum. Birçoğunun öğrenciyken İran’dan özellikle Kasım Süleymani tarafından yönlendirilerek Burs aldığı ve bu şekilde İran’a ve Süleymaniye pek çok yönden bağlı olduğu sürekli kulağımıza gelen önemli iddialardandır. Bildiğimiz pek çok hususu da maalesef tam anlamıyla yazamıyoruz maalesef.
Kasım Süleymani gibi Devletine bağlı dış operasyonlarda büyük başarı sağlayan isimlerin bu bölgedeki faaliyetleri çok önemlidir. Tıpkı geçmişte bu coğrafya da Osmanlı’ya büyük zararları dokunan İngiliz Lawrence gibi… Türkiye’nin de özellikle Orta Asya’da büyük bir gücü olan ve Türkiye’yi tek başına temsil eden bir isimde maalesef Ergenekon hadiselerinde Fetö tarafından hapishaneye alınarak kalp krizi geçirdi denilerek öldürülen isim olan Kaşif Kozinoğlu’dur. Bu isim Türkiye tarihindeki o bahsettiğim tek kişilik Devlet gibi olan isimlerdendir. Maalesef Fetö tarafından yok edilen bu isime Türkiye sahip çıkamadı!!! Üstelik pek çok yerde de hain damgası yiyen bu kişinin kıymeti çok çok sonralarda anlaşıldı. Her zaman olduğu gibi iş işten geçince anlaşıldı. Halbuki MİT’in en önemli saha adamlarından olan, Orta Asya başta olmak üzere Afganistan, Pakistan’da önemli görevlerde bulunan ve önemli başarılara imza atan bu bayrak şahsiyeti bize o dönemde nasıl anlattıklarını biliyorsunuz? Fetö o zamanlar bu şahsiyetten çok rahatsızdı. Çünkü CIA bölgede Kaşif Kozinoğlu’nun çalışmalarından çok rahatsızdı. Bu yüzden bu gibi kahramanlara yaşam şansı vermediler. En acısı da kendi ülkemizde Fetö yargısı ile bir oldu bitti ye getirilerek kalp krizi geçirdi denilerek öldürülmesiydi. Yakın tarihin en önemli şüpheli ölümü bu hadisedir. Bu hadise ile ilgili daha sonra ilk defa duyacağınız bilgiler ışığında geniş bir yazı yazacağım.
Evet sevgili dostlar İran son zamanlarda Kasım Süleymani gibi devletine kökten bağlı isimler ile sahada hem cephe de hem de bürokrasinin içinde savaşını devam ettirerek önemli çalışmalar yapıyor. Ortadoğu’da etkinliğini iyiden iyiye arttıran İran’ın dış politikasındaki Kasım Süleymani gibi isimlerin yaptıklarına iyi bakmalıyız. Bakmalıyız ki, oyunun içindeki hamleleri iyice görelim. Dediğim gibi Kasım Süleymani’nin İran lehine Türkiye’de de lobi yaptığı isimleri iyi incelemek gerekir.
Türkiye’nin bölgede; Kuşçubaşı Eşref gibi, Süleyman Askeri gibi, Mahmut Yıldırım gibi, Abdullah Çatlı gibi ve Kaşif Kozinoğlu gibi isimlere çok ama çok ihtiyacı var. En azından iç siyasetin saçma sapan işleri ile uğraşacağınıza bu gibi isimleri yetiştirmek için de biraz uğraşın. Bazen bir kişi bir orduya bedeldir. Ülkemizde bu güçte olan yetişecek sağlam iradeli çok insan vardır görmesini bilene… Lakin bu kişileri yetiştirecek insan çok azdır. Anlayanlar ne demek istediğimi daha iyi idrak edeceklerdir.
Ve son söz: ‘’ Bazı Devlet görevlileri vardır ki: Bulunduğu yerde bir kişi değil, bir Devlet gibidir.’’