Bertizliler Vakfı geleneksel hale getirdikleri toplantılarını bu yılda yine vakıf binasında çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisin katılımı ile gerçekleştirdi. Yol arkadaşım ile bizde katıldık. İkramları doğal olarak meşhur Kabarcık Üzümü oldu. Onur konuğu olarak Ak Parti Milletvekili Cihat Sezal’da teşrif ettiler.
Kabarcık Üzümü biliyorsunuz Kahramanmaraş’ımızın en meşhur meyvelerinden. Özellikle Bertiz Köylüleri son yıllarda bu işi ekonomik açıdan da iyi değerlendiriyor; tabi yanında Firik Ceviz’de olunca ortam daha da tatlılaşıyor.
Yazımızın başlığından da anlaşılacağı üzere vekilimize ardı ardına sorular soruluyor. Ana konu Yeni Dünya Düzeni ardından katılımcıların içinde eğitimcilerde olunca, sistem sorgulanıyor ve öneriler sunuluyor.
Cihat Sezal Bey’i babası Ali Sezal ağabeyimizden dolayı gençliğinden beri tanırım. Tam tabiri ile babasının oğlu, siyasete ısınmış, gördüğüm o ki, iler ki yıllarda da devam edecek.
YENİ DÜNYA DÜZENİNDE TÜRKİYE’NİN YERİ
Neyse biz Sezal’ın Yeni Dünya Düzeni hakkındaki düşüncelerini öğrenmek için birbiri peşine sorular yöneltiyoruz. Sezal, gördüğüm kadarı ile Yeni Dünya Düzenini yakından takip eden birisi, hadiselere hâkim, Siyonizmden, küresel para babalarının öncülüğünü yaptığı bu düzen hakkında enteresan şeyler söyledi. Geleceğin Türkiye’sinin daha güçlü olacağını tekrar etti.
İşin doğrusu bizlerde vatandaş olarak yeni yüzyılda kurulması düşünülen bu düzenin neresinde olduğumuzu merak ettiğimiz için Sayın Sezal’ sorular yönetmeye devam ettik ve kendisini dikkatli dinledik. Evet gelişmelere hâkim ve birçok şeyi biliyor!
Kendileri çip takmaktan tutunda 5G’ye varana kadar olup bitenleri kendi penceresinden anlattıktan sonra; “Türkiye’nin artık savunma sanayi, ulaşım, sağlık konularında daha güçlü olduğunu, her vatandaşın da bu süreçte çocuğunun eğitiminde sorumluluk alması gerektiğini!” vurgulayınca sohbet bu defa eğitim yönünde sorularla ilerlemeye devam etti.
EĞİTİMDE YAPILMASI GEREKENLER
Konu eğitim olunca düşüncelerimizi anlatmak durumundaydık. Başkalarına da söz hakkı tanımak açısından mesajımızı kısa ve net verdik. “Türk eğitim sisteminde öğrenilen bilgilerin ezgere dayandığını, davranış haline gelmediğini, yani eğitimin değil, öğretimin ve sınavların öncelik aldığını. İkinci olarak da eğitim sistemimizin teorik ve pratik eğitimi birlikte yürütme başarısını gösteremediğinin altını çizdim…” Sonrasında ise eğer bir sistem kurulacaksa, bunun öncülüğünü sivil toplum örgütleri ile birlikte siyasilerin yapması gerektiğini vurguladım.
Cevdet Alperen, üniversitelerin bilim ve araştırmaya önem vermediğini, bir diğer öğretmen arkadaşımız müfredatın ve yönlendirmenin yetersiz olduğunu anlattı.
Diğer dostlar ise ilçe yollarını dillendirdiler. Cihat Sezal yeni Kadın Hastanesinin ihalesinin yapıldığını, Yeni Necip Fazıl Hastanesi için Kuzey Çevre Yolu üzerindeki, askeriyeye ait bir araziyi talep ettiklerini, şehrimizin tüm sorunları ile vekillerin diyalog halinde çalışmaya devam ettiğini söyledi.
Kahramanmaraş’ta sivil toplum örgütlerinin bu bağlamda daha etkin olması gerektiğini şahsen bir defa daha söylemek isterim.
Asillerle, vekiller sık sık bir araya gelmeli. Bu gelişlerde öyle tayin, atama ve aracılık hizmetleri gibi konular yerine, şehrimizin ve ülkemizin geleceği konuşulmalı.
Her sivil toplum örgütü kendi ilgi alanları doğrultusunda, dosyalama yaparak, çözümlerini de sunarak taleplerini vekillere iletmeli. Belki Kahramanmaraş’ın pek başaramadığı işlerden birisi bu durum olmakta.
Bu vesile ile Bertizliler Vakfı yöneticilerine, katılımcılara ve Sayın Vekilimiz Cihat Sezal’a şahsım adına teşekkür ediyorum. Nedeni, seviyeli bir toplantı olmasındandır.
Bu arada Kabarcık Üzümü ve Ceviz üretiminin ekonomiye katkılarını bir başka yazımda ifada etmek isterim.
Kalın sağlıcakla.