4-6 Mart-2015 tarihlerinde, Kahramanmaraş’ tan, benimle birlikte gazetecilerimiz, Bekir Doğan, Niyazi Kara, Mehmet Taş, geziyi tertipleyen Abdulhakim Eren Hoca ve Ayda Süzer Hanımefendi ile birlikte Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi’nin konuğu olduk.
Üniversite, daha önce kolej olarak faaliyet göstermiş. 2001 yılında Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi adını almış. Fiziki yapısı, bildiğimiz üniversitelerin dışında farklı bir mimari tarzda. Binalar hep yatay ve iki katlı.
Fakülteler ve diğer dersliklerde hep iki katlı olarak inşa edilmiş. 900 bin metre kare üzerinde kurulan üniversitenin, 3/2 kısmı ağaçlarla kaplı, her taraf yemyeşil ve çok bakımlı.
Şu anda 8000 üzerinde öğrencesi var.
Bir taratanda yeni fakülte binaları yapılıyor. Üniversite,10 fakülte ve birçok meslek yüksekokul ile binlerce öğrenciye eğitim veriyor.
İtibar kat sayısı ve eğitim kalitesi oldukça yukarılarda.
Benim hiç bir yerde görmediğim kadar sorunsuz bir eğitim kurumu. İdareciler, akademisyenler görevliler ve öğrenciler hepsi güler yüzlü son derece mutlular.
Bazı öğrencilerle yaptığımız kısa konuşmalarda, üniversitenin tüm sosyal etkinliklerinden faydalandıklarını ve eğitim kadrosunun ise seçilmiş akademisyenlerden oluştuğunu söylediler.
Üniversiteyi bitiren öğrencilerin bir kısmı kendi üniversitesinde iş bulmuş çalışıyorlar. Artı olarak İngiltere’de bulunan üniversiteyi tercih etme imkânlarda bulunuyor. Öğrenciler, isterlerse dördüncü sınıfı İngiltere’de bulunan anlaşmalı üniversitede okuyarak, iki diplomaya sahibi de olabiliyorlar. Başarılı olan öğrencilere de %50 ve % 100 burs veriliyor.
Hiç bir anarşi olayların yaşanmadığı üniversite, gerçek bir ilim irfan yuvası niteliğinde. Koruma duvarı ve kapısı olmayan üniversitede güvenlik olağanüstü. Çocuğunu Kıbrıs ta okutmak isteyen veliler. İlk Önce Uluslararası Kıbrıs Üniversitesini görmesini tavsiye ederim.
Üç günlük ziyaretimizin birinci günü, üniversitenin içerisinde bulunan öğrenci yurtları, yemekhane, derslikler, laboratuvarlar ve diğer birimleri tek tek gezdirildik. İkinci gün de İletişim Fakültesi öğrencilerine, yerel gazetelerin artılarını ve eksilerini anlattık.
Toplantı sonun kısmı ise soru cevap şeklinde geçti.
Daha çok da iletişim fakültesinde eğitim gören öğrencilerin gelecekteki iş hayatlarında yani yerel gazete pratiğinde karşılaştıkları zorlukları anlattık.
Onlara, gazetecilik mesleğinin, yalnız teorik bilgilerle yeterli olmayacağını, okuldaki eğitimlerinin yanında yerel gazetelerin birinde mutlaka çalışmalarını, stajyerlik yapmalarını önerdik.
Bizim tercümelerimize çok önem verdiğini ve çok olumlu bulduklarını ifade eden Rektör, Prof. Dr. Hikmet Seçim, öğrencilerin yetişmesinde bu konuyu mutlak dikkate alacakların dile getirdi.
Ziyaretimizin üçüncü günü ise; Türkiye Tanıtım Ofisi Müdürü Barçın Boğaç, bize rehberlik etti. Namık Kemal ‘in sürgün hayatında yattığı zindanı, Tarihi Selimiye Camiini, Kale ve Kale çeviresindeki su kanalını, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın mezarını, Kıbrıs Barış harekâtında şehit olan askerlerimizin mezarların ziyaret ettik.
Bu geziyi tertipleyen ve gerçekleştiren Abdulhakim Eren Hocamıza, Üniversitenin bölge temsilcisi Ayda Süzer hanımefendiye teşekkür ederim. Her güzellik bir diğerini davet eder. Çok gezen çok bilir demişler. Ancak gezerken de okuyarak gezmek gerekir.