Yunanistan’ı 400 yılı aşkın Osmanlı Valisi ile yönetmişiz. Şimdi ise bize Avrupa’nın, ABD’nin, İsrail'in kışkırtmalarıyla üzerimize ürüyor. Komşularımızla iyi geçinme politikası adına hep Yunanistan ile yakınlaşma içerisine giriliyor, gerilimlerden kaçınılıyor.
Bu iyi niyetimiz ne kadar devam eder ve sabrımız nereye kadar sürer bilinmez ama gidişat hiç te iyi değil. Belki yakındadüşmanlarımız birleşip üzerimize Yunanistan’ı saldırtılabilirler.
İsrail, Arap Baharı sonucunda kriz yaşayan Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri ve Mısır gibi statüko güçleri ve yeni ortak arayışına giren Yunanistan, Bulgaristan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi gibi aktörler Türkiye'ye karşı birlikte hareket etmeye başlamış durumdadır. Türkiye'nin güçlenmesi ve bölgede nüfuzunu hissettirmesiyle bu ülkelerin hepsini Türkiye’ye karşı birleştirmiştir.
Yakın zamanda Yunanistan ile ilişkilerimize bir göz atalım:
S-400 hava ve füze savunma sistemi alım talebimiz, hava ve füze tehdidine karşı ülkemizin savunmasına yönelik bir tedbirdir. Bilindiği üzere Yunanistan, S-300 hava savunma sistemi bulunduran NATO üyesi 3 ülke arasında yer alıyor. Yunan Savunma BakanıEvangelosApostolakis, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi alımına ilişkin ise "Bölgede (Ege), hava sahası kontrolü anlamında durumu tamamıyla değiştirecek." Diye tepkisini dile getirmiştir.Bu amaçlaYunan Hava Kuvvetlerini güçlendirmeleri gerektiğini de vurgulayan Apostolakis, Türkiye ile durumu dengelemek için F-35 veya farklı modelde savaş uçaklarının alımı ve mevcut jetlerinmodernizasyonuna ihtiyaç duyduklarını belirtmiştir.
Yunanistan Donanması'na ait P 71 Borda numaralı hızlı saldırı füze gemisi HS Ritsos, geçenlerde Karadeniz'e geçmişti. Savaş gemisi, İstanbul Boğazı'na girdi. Yaklaşık 1 saatte 15 Temmuz Şehitler Köprüsü altına ulaşan geminin güvertesinde yunan askerlerinin olduğu görüldü.Geminin Boğaz geçişine Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı'na bağlı sahil güvenlik botu eşlik etti. Geminin arka bölümünde çok sayıda ağır silah ve füzelerin olduğu görülürken savaş gemisi yaklaşık 1.5 saatte Boğaz geçişini tamamlayıp Marmara Denizi'ne açıldı.
En önemlisi Yunanistan’ın İsrail ile işbirliğinde bulunarak, Akdeniz’de petrol ve gaz aramaları yapmasıdır.Buna mukabil Türkiye de atağa geçerek, Akdeniz’de kendi kıta sahanlığında hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Türkiye Petrollerine ruhsat verdiği alanlarda sismik ve sondaj faaliyetlerini sürdürmektedir. Ancak Türkiye’nin bu çalışma yapmasına Yunanistan, İsrail, AB ve ABD rahatsız olmuşlardır. Şimdilerde bu çalışmanın durdurulması içinbaskılar artmaktadır.İşte bu olay bardağı taşıran en son damla olabilir.
Devletimiz gerekeni yapıyor. Dikkat diyoruz, Millet olarak bizler de içeride birlik ve beraberliğimizi korumalıyız. İstanbul seçimini bahane edip sokaklara çıkma zamanı değildir. Güzel günler bizi bekliyor!Biraz daha sabır.