“Aslanlar Kendi Tarihlerini Yazmadıkları Sürece, Avcı Hikayelerine İnanmak Zorundayız.”
Fransız İşgaline Karşı Tepkiler ve Protestolar
Bu durum karşısında Mustafa Kemal Paşa’nın bütün vilayet ve Heyet-i Merkeziyelere gönderdiği tamimle işgalin protesto edilmesini istedi. Bunun üzerine Anadolunun her tarafında protestolar ve mitingler yapıldı. İngiliz kaynaklarına göre, kendilerine Anadolu’nun çeşitli il ve ilçelerinden 81 protesto telgrafı gelmiştir.
Bu protestolar üzerine İstanbul’da bulunan İngiliz Yüksek KomseriRobeck 12 Kasım 1919 tarihinde LioydGeorge’e gönderdiği raporda; Suriye ve Güney Anadolu’nun İngiliz işgalinden Fransız işgaline devri hususunda ki kararı açıklanması üzerine gösterilen tepkinin, Adana bölgesinin Türkiye’nin tabi ve ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğini bir kere daha ortaya koyduğunu belirtiyordu. Bu karar üzerine İstanbul’da ki Müttefik Devletlerin Yüksek Komserlerine Anadolu’nun çeşitli yerlerinden gönderilen telgraflarda, Fransızlar’ın Antep, Urfa ve Maraş’ı işgallerinin potesto edildiği, gelen telgrafların hemen hemen aynı formun tekrarından ibaret olmasının, milli hareketin teşkilatlanışının yaygın ve süratli olduğunu gösterdiğini belirtti. Mütakere sırasında Türk yönetimi altında ki toprakların taksimini gerektiren barış konferansı kararının tanınmaması fikrinin ne derece yaygın hale geldiği ve bu hususta Milliyetçi hareketin ne kadar gayretli bulunduğunu göstermesi bakımından önem taşıdığını, ayrıca Mustafa Kemal Paşa tarafından Müttefik Devletletler Yüksek komserlerine gönderilen Türkçe ve diğer dillerde birçok gazetede yayınlanan 12 KASIM 1919 tarihli genelgenin, bihassa Fransız Yüksek Komserliğnde büyük telaş yarattığını bildirdi. Bunun üzerine Yüksek Komiser De France’nin İngiliz ve İtalyan meslektaşlarını, Mustafa Kemal Paşa’nın Hükümeti ilgilendiren konuda ağır bir dille doğrudan doğruya kendilerini itham etmesini karşısında Babali’ye görüşünü açıklaması için teşebbüste bulunmağa çağırdığını belirtti.
Görüldüğü gibi Heyet-i Temsiliye ve Mustafa Kemal Paşa’nın faaliyetleri Fransızlar’ı hayli heyecanlandırdı. 21 kasım 1919 da Beyrut’a gelen Fransız Generali Gouraud bu eski tepki sonucudur ki, Mustafa Kemal Paşa ile yapılacak bir antlaşmanın, Şam’da, Faysal’ın İstiklal mücadelesi ile uğraşan Fransa için faydalı olacağı belirtmiştir.
Maraş Mitingi ve Protestosu
İngilizler’in Maraş’tan çekileceğini yerine Fransız; kuvvetlerinin geleceğini öğrenen Maraş halkı bu teşebbüsü önlemek için faaliyetlerine başladı. Ali Sezal Bey ve Doktor Mustafa Bey başta olmak üzere KADIZADELER’in konağında bir toplantı yapıldı ve protesto telgrafı yazılmasına karar verildi ve telgraf kaleme alındı. Şehrin iler gelenler tarafından imzalandı. Maraş halkına okunması için Ulu Camii’e gidildi. Orada esnafların ileri gelenleri ile halk toplanmıştı. ALİ SEZAL konuşma yaptı. Bu konuşmadan sonra kaleme alınmış olan telgraf metni ELBİSTANLI DOKTOR MUSTAFA BEY tarafından vaaz kürsüsü önünde ayakta okundu. Telgrafta; İngiliz kuvvetlerin yerine gelecek olan Fransız kuvvetlerinin içinde Ermeni militanlarının bulunduğunu, bu Ermeni militanlarının bulundukları mahallelerde Türklere çeşitli zülüm ettikleri, ileride bu kişilerin Maraş’ta çıkaracakları olaylardan mesuliyet kabul edilemeyeceği, şayet Maraş askeri işgal dışında tutulacaksa bunun sevindirici olduğu, aksi halde öteden beri asayişi tarafsız olarak sağlayan İngiliz kuvvetlerinin yerinde kalmasının uygun olacağı belirtildi.
16 Ekim 1919 tarihinde yapılan bu miting ayarında ki bu toplantıda kaleme alınan telgraf Osmanlı Padişahına, İtilaf Devletleri elçiliklerine ve Mısır’da bulunan İngiliz kuvvetleri Umum Kumandanı General Allenby'e gönderildi.
Ancak bütün bunlara rağmen Maraş’ın Fransızlar tarafından başlayan işgali yöre halkına zulme dönüşmüştü. Bu gelişmeler devam ederken yurdun çeşitli yerlerinde protesto mitingleri yapıldı, bunlardan Elbistan'dakine yer veriyoruz. Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas’ta Heyet-i Temsiliye adına Maraş’ta ki Fransız zulmünün kınanması için yayınladığı tamim ve telgraflarla Anadolu’nun birçok yerinde mitingler düzenlenmesine ve yardım kampanyalarının başlatılmasına vesile olmuştur.
Anadolu’da Protesto mitinglerinin yapıldığı yerler. Aydın, Alaçam, Elbistan, Sivas, Söke, Kayseri, Bolu, Amasya, Develi, Tokat, Niksar, Samsun, Darende, Muğla, Kastamonu, Garzan, Trabzon, Bünyan, Elazığ, Çivril, Pasinler, Gürün, Havza, Burdur, Kütahya, Elmalı, Isparta, Erzurum
ELBİSTAN MİTİNGİ
“Tarihini Bilmezsen Başkaların Anlattığı Masalları Tarih Diye Dinlersin”
Elbistan halkı 5 ARALIK 1919 tarihinde bir miting yaparak İzmir'in Yunanlar tarafından ilhakı ile Maraş olaylarını protesto etti.Bu miting Elbistan Ulu Camii önünde yapılmıştır ve Elbistan halkı ve çevre köyleri başta olmak üzere komşu ilçelerde ki vatandaşlarda bütünüyle destek olmuştur. Tahminen 5 bin ile 10 bin arasında katılım sağlanmıştır. (O döneme göre oldukça yüksek rakamdır)
Yunan haydutlarının İzmir'de garp medeniyeti namına cinayet işlerken, Adana, Maraş, Antep ve Urfa'da medenice hareket etmesi gereken Fransızların Ermenileri silahlandırarak Türk ahaliye zulüm yaptığı ve minarelerden halkı namaza çağıran müezzinlerin katledildiği, belirtilen bu miting bildirisinde Maraş ve havalisinde oturan yüzlerce Türk'ün şehit olduğu, binlercesinin göçüne sebep olduğu bildirildi. Ve Allah'ın zalimlere lanet mazlumlara muvaffakiyet buyurması istenildi.
Bu mitingler sayesinde Anadolu’da oluşan protesto bildirileri İstanbul Hariciye Nezareti ( Dış İşleri Bakanlığı) aracılığı ile Amerika, Fransa ve İtalya siyasi temsilcilerine protesto bildirileri gönderilmiştir.
Mullim Hayrullah Bey Nakipların, Mehmet Efendi , Dr.Mustafa Bey, Mehmet Ünal
Miting Heyeti adına Maraş- Elbistan Teşkilat-ı Milliye Reisi NakıpzadeMehmed, Doktor Mustafa, Muallim(öğretmen) Hayrullah Bey’in dile getirdiği düşünceler 29 Aralık 1919 Tarihli Mustafa Kemal Paşa'nın kurmuş olduğu ve Sivas'ta yayınlanan İRADE-İ MİLLİYE GAZETESİ’nde de şöyle yer almıştır.
“Geçen nüshamızda mukarrerat-ı kat’iyelerinineşr ettiğimiz Elbistan’da ki din ve ırkdaşlarımızın mitinği bu hakikatı olanca vuzuh ve kat’iyetle ve bütün Anadolu ve Rumeli ahali-i İslâmiyesinin ve bi’İhhâssa Sivaslıların kanâat ve efkârına tercüman olarak cihana i’lanveizhâr etti. Ve bu meyânda Maraş’ta ki Fransız Generali Doka (Duko)cenâplarınadaiblâg eylendi.”
MİLLİ MÜCADELEYİ DESTEKLEYEN TÜRK BASINI.
İRADE-İ MİLLİYE.
İrâde-i Milliye (Günümüz Türkçesi Ulusal Egemenlik) .
İtilaf Devletleri’nin işgallerine karşı 1919'da Anadolu’da başlayan Kurtuluş Hareketi'nin ilk yayın organı olarak Sivas'ta çıkarılan gazetedir. Gazetenin çıkarılmasına Sivas Kongresi’nde karar verilmişti.
İlk sayısı 3 gün sonra (14 Eylül 1919) çıkarılan gazetede niçin bağımsızlık savaşına girişildiği ve son durumun ne olduğu halka ve dünya kamuoyuna aktarılmış olduğu için bu yayın, Türk Kurtuluş Savaşı ve Türkiye tarihi açısından büyük önem taşır. Ayrıca Damat Ferit Paşa Kabinesi'nin düşürülüp, Ali Rıza Paşa başkanlığında yeni bir kabinenin kurulması; Osmanlı Meclis-i Mebusanı için seçimlerin yapılması; Meclis-i Mebusan’a millî mücadele taraftarı kimselerin girmesinde rol oynamış bir yayın organıdır.
İrâde-i Milliye, Heyet-i Temsiliye'nin Sivas'ta bulunduğu günlerde 16 sayı çıkarılmış;
Heyet'in Sivas'tan ayrılıp Ankara'ya gitmesinden sonra bir yerel gazete özelliğine bürünmüş; yayın hayatına 1922’nin sonuna kadar devam etmiştir. Heyet-i Temsiliye'nin Ankara'ya gidişinden sonra, millî mücadelenin yayın organı olma görevini Hâkimiyet-i Milliye gazetesi üstlenmiştir
Elbistan protestosunda şu görüşlere yer verildi: “ Bu gerçek İstanbul’da ki medeni Avrupa ve Amerika elçiliklerine ciddi bir dille anlatılmalı Maraş’ta ki zulüm ve facialara bir an evvel son verilmelidir. Artık canı burnuna gelmiş olan Müslümanların bundan fazla zulme ve haksızlığa tahammülü kalmadığından hak ve adalet dairesine dönmeleri gerektiği kendilerine ulaştırılmalıdır. Aksi takdirde doğacak acıklı sonuçlardan sorumluluk kabul edilmeyip gerek Allah indinde ve gerekse tarih nezdinde bu sorumluluk medeniyet iddiasında bulunan, ancak hakkı tanımak istemeyen tarafa ait kalacaktır.”
Not:(T.İ.T.E.Arşivi Belge No:10/2789, ek:39)
Ayrıca, 1300 yıldan beri bütün dünyayı rahmete boğan İslam dininin haçlı zihniyeti ile ortadan kaldırmak istediği büyük Emenistan namı altında Adana, Urfa, Maraşve daha kuzeye doğru vilayetlerinin Fransız tahakkümü altına verilmek istendiği, Maraş’ta 6 gündür yerli Ermenilerle Fransızların top ateşi neticesi yandığı, belirtilerek Maraş halkının yardımına koşulmasının gerektiği ve zaferin Türk hilaline nasip olacağı bildirildi.
REDDİYE BİLDİRGESİ
Elbistanlılar tarafından Aralık 1919 yılında yazılan ‘Elbistanlıların Mukarreratı’ adlı reddiye bildirge. İdare azasından Hacı, Hacı Halillerden Hayri Efendi, eski Malatya muhasebecisi Nuri Bey, eski polis müdürü Hulusi, NakiblardanMehmed Efendi, İdare Meclisi azasından Hacı Ahmed Efendi, Vehbilerden Habib Efendi, İdare Azasından Toğuçlardan Durmuş Efendi, KâtibMehmed Bey, Doktor Mustafa Bey’in adlarının yer aldığı 6 maddelik reddiye bildirgesinde şu ifadeler kullanıldı:
“Üç gün önce Maraş’a gelen Fransız Generali Duko’nun, şehrin ileri gelenleriyle büyük memurlarını toplayarak yaptığı konuşmada, Fransa’nın askerî güç ve kudretinden bahisle tehditlerde bulunduğunu ve milli onurumuzun bu vesileyle de tahkir edildiğini öğrenen tüm ilçe halkının bugün büyük ve coşkulu bir miting düzenleyerek, almış oldukları aşağıdaki kesin kararların tarafımızdan tebliğine bizleri yetkili kıldığını arz etmekle övünç duyarız.
1.Mütarekeden sonra, devletimizin namusunun kesin delili olan şartları ve resmî kararları ayaklarınızın altında çiğneyerek sebepsiz yere işgal ettiğiniz İzmir, Adana vilayetleriyle, Maraş, Antep ve Urfa müstakil sancakları; yedi yüzyıldan beri Osmanlı topluluğuna bağlılıkla övünen Türk ve Müslüman halkların yaşadığı, anavatanımızın bu mübarek parçaları cebren ve zorla başka bir devletin boyunduruğu altına girmeyecektir.
2.Milli onurunun en büyük ve güçlü milletler kadar bilincinde bulunan ve siyasi rüşt ve olgunluğuna yedi yüzyıllık hâkimiyeti şahit olan Müslüman Türk milleti top, tüfek, uçak gibi imha araçlarınızın hiçbiriyle susmak ve teslim olmak zorunda bırakılamayacaktır.
3.Barış konferansınca, bağlı bulunduğumuz Osmanlı devletinin sınırları ve geleceği belirlenmeksizin işgal altına alınan memleketlerimizde sancağımızı tahkir, jandarma teşkilatına kalkışma, memur maaşlarını artırma, hükümet işlerine müdahale gibi her türlü onur kırıcı ve bağımsızlığı zedeleyici tecavüzkâr girişimler elimizdeki tüm imkânlarla reddedilecektir.
4.İşgal altında bulunan yerlerde birkaç müfrit ve serseri Hıristiyan dışında, Müslüman ve gayrimüslim hiçbir vatandaşın kalbinde Osmanlı topluluğundan başka bir duygu ve emelin yer etmediği gerçeğini, General Duko, girişmek istediği kanlı tecrübeden sonra tamamen kabul ve itirafa mecbur kalacaktır.
5.Fransız işgaline karşı halk tarafından muhalefetin devam etmesi durumunda çok sayıda askerle büyük toplar getirterek memleketi kan ve ateş içinde boğacağını medeni Fransız devleti adına dile getiren General Duko emin olmalıdır ki, bağımsızlığın sadece hayat; siyasi esaretinse ölümle bir olduğunun farkında bulunan Osmanlının Müslüman unsurları, milli namuslarını maddi vasıtalardan ziyade azim ve iman ile savunacak ve garanti altına alacaklardır.
6.Şayet General Duko tehdidini mutlaka yerine getirmeye karar vermiş ise, her zaman birlikte yaşama mecburiyetini takdir ettiğimiz Ermeni vatandaşlarımızı siyasi ihtiraslar uğrunda kendilerine alet etmemesi gerekir. Aksi takdirde, milli görevimizi bütün gerekleriyle zorunlu olarak yerine getirmeye azmederek, vahim sonuçları karşısında hiçbir sorumluluk kabul edemeyeceğimizden, medeni milletlerinizin şimdiden haberdar edilmesini rica ile saygılarımızı sunarız.”
Maraş içinde çarpışmaların şiddetlenmesi ve Fransızların bütün sivil halkı hedef alarak şehri top ateşine tutması üzerine 28 Ocak 1920’de Elbistan Mudafaa-i Hukuk Cemiyeti bir protesto mitingi daha düzenlemiştir. Bu mitingden bir sonra 3. Kolordu Komutanı Selahattin Bey Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin idare heyetlerine bir yazı göndererek Maraş şehrinin üç gündür Fransızların top ve mitralyöz ateşi altında inlediğini, şehirden bir eser kalmadığını, bu nedenle protestolarda bulunulması gerektiğini belirtmiştir. Bunun üzerine 26 Ocak 1920 tarihinde 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa durumun protesto edilmesini ve mitingler düzenlenmesini istemiştir.
Sakarya Savaş’ın devam ettiği günlerde, 28 Ağustos 1921 günü Elbistan’da bütün kaza halkının ve memurlarının katılımıyla Elbistan’da üçüncü kez büyük bir miting yapılmıştı. Aynı gün TBMM Riyasetine mitingde alınan şu kararlar Elbistan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Reisi Nakıpzade Mehmet Efendi, Belediye Başkanı (Reisi) İzzet imzasıyla gönderilmiştir. Bu miting Elbistan’da yapılan üçüncü mitingdir.
1-Yunanlıların işgal sahalarında masum ve silahsız din kardeşlerimiz hakkında misli görülmemiş katliamlar hemşerilerimizin namus ve ismetlerini canavarca taarruz etmelerine, dini ve manevi değerlerimize alçakça tecavüzlerine karşı Misak-ı Milli’nin elde edilmesine kadar bütün maddi, manevi mevcudiyetimizle kuvvet ve silahımızla mukabele etmeye ve icap fedakârlığa hazır bulunduğumuzu beyan ederiz.
2-Başlarında bir İngiliz hizmetkarından başka bir şey olmayan Yunan Kralı olduğu halde bütün kuvvetleriyle ana yurdumuza tecavüz eden Yunan sürülerinin inatçı hücumlarına karşı evvel Allah ve Peygamberimizin imdadına sonra tarihinin ki büyük şanın verdiği tesirden doğan cesaretle aslanca müdafaa ederek düşmanı yere seren kahraman ve yeni ordumuzun kuvvetine dayanır ve başta kumandanları olarak bütün subay ve asker kardeşlerimize en derin ve samimi hislerimizin işareti olmak üzere selam ve sayğılarımızın kabulünü rica ederiz.
ELBİSTAN’DA YAPILAN MİTİNGLERİN TARİHİ KRONOLOJİ
A-5 Aralık 1919 tarihinde Elbistan halkı bir miting yaparak İzmir'in Yunanlar tarafından ilhakı ile Maraş olaylarını protesto etti. Bu miting Elbistan Ulu Camii önünde yapılmıştır.
B-28 Ocak 1920’de Elbistan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Maraş olaylarını protesto amaçlı bir mitingi daha düzenlemiştir. Bu miting Köprübaşı meydanında yapılmıştır.
C-28 Ağustos 1921 günü Elbistan’da bütün kaza halkının ve memurlarının katılımıyla Sakarya Meydan Muharebisine destek kapsamında büyük bir miting yapılmıştır. Bu mitingde Köprübaşı meydanında( bugün ki Kıbrıs Meydanı) yapıldığı tahmin edilmektedir.
Faydalanılan Kaynaklar:
Genelkurmay Askeri Tarih ve Strateji Etüt Başkanlığı (ATASE) Arşivi No:16218, Dosya No: 153 Fihrist 2-3
Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA) Dosya No: 656,Gömlek No: 52, Fon Kodu: DH.ŞFR.
İRADEY-İ MİLLİYE GAZETESİ 29 Aralık 1919.
Uluslararası Milli Mücadele Döneminde Maraş Sempozyumu Cilt II s.15-16 3-4 Şubat 2017 (Yrd.Dr. Fahri Kılıç)
Uluslararası Milli Mücadele Döneminde Maraş Sempozyumu Cilt I s.29-30 3-4 Şubat 2017 ( Prof.Dr. Haluk Selvi)
Uluslararası Milli Mücadele Döneminde Maraş Sempozyumu Cilt III.s.431 3-4 Şubat 2017 (Ali Gültekin Biniş)
Bir Kentin Hafızası (göçer yayınları Adnan Güllü)