Eskiden bir tanıdık Maraşa geldiğinde ona yol tarifi yapar iken belli binalar, parklar veya devlet dairelerinden faydalanarak yol tarifi yapardık. Zaman içinde Türkçemizdeki güzel gelişmeler bu tarifimizin daha kolay ve anlaşılır olmasına sebeb olunca bunu yazıp bize bu kolaylığı sağlayanlara teşekkür etmek istedim.
Konuğumuz adana üzerinden maraşımıza geliyor ise, ona ilk tarif edeceğimiz adres önünden geçeceği Atatürk parkı olur. Atatürk parkından yukarı doğru çık beyim, yolun sonunda Kıbrıs meydanına gelirsin deriz. Daha sonra onu ulu cami istikametine sevk edip, şeker dereden yukarı çık diye yeni bir yol çizeriz. Aksi halde yukarı doğru devam eder ise, sonunda pınarbaşında merhum Muhsin yazıcıoğlu parkına ulaşır kaybolur. Garibim yolunu kaybetmesin diye de, ilk kavşakta solda evcil park adlı bir dükkân göreceksin diye tembih ederiz. Evcil park adlı dükkâna gelmeden yüz metre geride, tatlı park adlı pastahaneyi muhakkak görmelisin diyede ikaz ederiz. Oradan yukarı doğru çıkar iken, gene adında park olan bir apartman önünden geçeceğini söyleyerek alp arslan bulvarına doğru gelmesini tembih ederiz. Yolunun üstünde tatlı park, Maraş park, park moda, park on park, 12 şubat parkı ve yolun sonunda oturduğumuz …… park apartmanını bulmasını sağlarız.
Tabi bizi ziyaret eden misafirimizin dönüş yolu Antep üzerinden ise, bu sefer, aynı parkları tek tek geçeceğini tarif etmemiz gerekir. Bu arada kendisi ile yaptığımız çay sohbetlerinde, biraz rahatsızlık geçirdiğimizi, mecburen mega park hastanesine gitmek ihtiyacı duyduğumuzu söyleyince ilk soracağı soru hayırdır beyim, maraşta park adlı bir şirket onlarca işyeri açmış galiba dedi.
Park adı hangi millete ait ise onlara teşekkürü bir borç biliyorum. Ya bu millet park sözcüğünü icad edip kullanmamış olsa idi, mazaallah düşünmek dahi istemiyorum ne yapardık biz. Diyelimki bir iş yeri açacağız, tatlıcı olur bakaliye olur, hastahane olur, eğlence merkezi olur nereden ad bulacağız diye kara kara düşünürdük. Park sözcüğü bu ihtiyacımızın imdadına yetişti de meseleyi hall ettik. Geriye kala kala, yahu acaba bu sözcüğün gerçek sahipleri bizden isim hakkı talep ederlermi diye düşünmek kalıyor.
Konuğumuzu ağırlar iken, evin ihtiyacı olan gıda malzemelerini de kent park adlı büyük bakaldan aldık. Ona da hayretler içinde bakakaldı misafirimiz. Bu arkada selalar okunmaya başladı. Konuğum hayırdır beyim öleni tanıyormusun diye sordu. Tanıyorum inşallah sen de müsait isen, beraber cenaze namazını kılar, seninde yolunun üstünde bulunan ebedi parka kendisini defnediriz dedim. Konuğum hayırdır bu nasıl bir park adı deyince, ne yapalım beyim, Cumhurbaşkanımızın Türkçemiz diye ısrarı dolayısı ile belediyemizin ve iş adamlarımız ile müteahhit kardeşlerimizin sayesinde park adını verecek bir iş dalı veya bir yer kalmayınca, ben de birisi benden önce davranmasın , bende Türkçeye gayet güzel vakıf olduğumu ispat için her kesten önce mezarlığın adını değiştirip ebedi park yaptım. Buradan Karamanlı Mehmet beyime rahmet ve minnetle dualar gönderiyorum. Vesselam.20.08.2020 Abdulbaki Günışığı
Not; eğer karadenizde gaz bulunur ise, bulunan yere gaz park adının verilmesini bütün Maraşlı aydınlar adına, sayın cumhurbaşkanımızdan istirham ediyorum.