Piyango ile “millî” kelimesinin yan yana olması İslâm’a yapılmış bir küfürdür. Bu ağır küfrü anlamak için millî kelimesinin mânasını bilmek gerek. Millet, İslâm kelimesinden olmadır; İslâmî hükümlerin tamamı olan şeriat, yâni din etrafında toplanan topluluk mânasına gelir. Dolayısıyla millî kelimesi de millete, yâni dîne ait olan demektir.
Bu şenî fiili, bu alçakça cürmü işleyen, kumarı kanunla “devlet kurumu” yapan ve üstüne üstlük bir de “millî” kelimesini ekleyen, bununla kalmayıp İslâm medeniyet değerlerimizi “redd-i miras” eden ilk yılların Kemalist devletidir.
Millîlikle alâkası olmayan birçok müessesenin başında din ü millete karşı hakaret alâmeti gibi duran “millî” kelimesini piyangonun önünden kaldırmayan hükümetlerin bu mesuliyetsizliğinden dolayı sual edileceklerini düşünmek ne kadar acı!
“Şans oyunları” adı altında kumar oynayanların sayısının 20 milyon gibi dehşet verici rakamlara ulaştığı yüz kızartıcı bir gerçek. Televizyon ve gazeteler vasıtasıyla yaygınlaşarak sosyal hâle gelen, murdar bir bağımlılığa dönüşen piyangoyu ve bu ecnebi ve cenabet kelimenin yanından “millî” kelimesini kaldırması gereken adres bellidir.
İnsanımızın ahlâkını yozlaştıran bir mihrak arıyorsanız “Millî Piyango İdaresi” ne gidin. Cühelâ zümresinin parasını murdar eden “yasal” bir kumar odağıdır, devlet eliyle kumar oynatmanın adıdır “Millî Piyango Çekilişi.”
Dinimizce haram sayılan piyango çekilişi Kumarbaz Cumhuriyet eliyle resmîleştirilmiş bir kumar türüdür. Kemalist devletin şarlatanlıklarından biridir. “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi” nin 4. cildinin “Cumhuriyet dönemi kültür sanat ve sosyal hayat” bölümünü sürerek anlatalım:
Millî Piyango İdaresi, M. Kemal tarafından projelendirilmesinin ardından 5 Temmuz 1939’da Hava Kuvvetleri’ne sözde yardım maksadıyla kurulur ve ilk çekiliş Cumhuriyet şeflerinin tâlimatıyla 19 Mayıs 1940 Törenleri’nde yapılır. Sonra “Şans Oyunu” reklâmlarıyla bütün cemiyete musallat edilir.
KUMARBAZ CUMHURİYET’İN NİMET ABLA GİŞESİ
Lâ-dinî kumarbaz Cumhuriyet seçkinlerine hizmet eden Türk Tayyare Cemiyetince 1931 de ilk defa yılbaşı piyangosu düzenlenir ve “Tayyare piyangosu” çekilişi yılbaşı kutlamalarıyla birleştirilir. Tayyare Piyangosu İdaresi çekilişlere katılma sayısını devlet radyosu vasıtasıyla artırmaya çalışır. Yılbaşına yakın günlerde Kemalist rejim yanlısı gazetelerde bol bol “Nimet Abla’nın Nimet Gişesi” reklâmı yapılır.
İrfanımıza aykırı reklâmlardan bir örnek: “Şimdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiş ve müşterilerimizin birçokları nimet sahibi olmuşlardır…” “Tanrı” larından uzaklaşan lâdinî ve pozitivist Batı’nın icadı olan piyango azgın kapitalizmin bir kumar çeşidi… Batı’yı iktibas eden kumarbaz Cumhuriyet’in gelir kaynağı olan piyangonun cemiyetin ahlâkını bozduğuna dair sayısız araştırmalar mevcut iken, devlet ve hükümet anayasanın 58. maddesi “…Zararlı Şeylerle Mücadele Kanununu” alenen çiğniyor.
HARAM DİYEN DİYANET, HARAM İŞLEYEN DEVLET
Bir yanda umut tâcirliği yapan devletin izin verdiği “Piyango İdaresi” insan ahlâkının yozlaşmasına sebep olurken, diğer yanda Diyanet İşleri Başkanlığı, “İslâm dinine göre piyangonun her türlüsü haramdır” diye fetva yayınlıyor. Bu ülke bu tezattan ne zaman kurtulacak?
“MİLLÎ PİYANGO” RUHÎ HASTALIKLARI ARTIYOR
“Millî piyango” yu modern-laik görüşlü psikiyatristler bile “normal olmayan bir beklenti” olarak târif ediyor ve depresyona yol açtığına …” dair tebliğ üstüne tebliğ yayınlıyorlar. Hülâsa olarak diyorlar ki:
Umutlarını şans oyunlarına bağlayarak psikolojilerini bozan insanlar mânevî olarak bir girdabın içine düşüyorlar. Emek harcamadan maddî imkânlara ulaşmak istiyorlar ki bu ruhî hastalığın sebeplerinden biridir. Kazanılan paranın emeksizce, yâni gayr-ı meşru şekilde elde edilmesi şans oyunlarına yönelmeyi artırıyor. Beklentileri gerçekleşmeyen insanlar hayâl kırıklığına uğruyor, ruhî ve ahlâkî buhrana kapılıyorlar.
Sözün özü, cemiyetin ahlâkî çöküşüne yataklık eden “millî piyango biletini” almak bir şuursuzluk, biletteki “millî” kelimesini görüp de aslî mânasıyla millî sızı duymamak daha beter bir şuursuzluk, hattâ çürümüşlük…