Öğretmenlerin sadece teoride kalan itibarına yakışan maaş ve ek ders,
Fotokopi kağıdını bile karşılamayan eğitim öğretim ödeneği,
Bankaların insafına terk edilmiş promosyon,
Öğretmen’e karşı veli, öğrenci ve idarenin baştacı edilmesi,
Kendisine danışılmadan her yıl değişen sistem,
Mesai dışı toplantı ve iş yükü,
Her yıl çöp olan 21. yy’a yakışmayan binlerce sayfayı bulan gereksiz evrak,
Mayıs, Haziran ve Temmuz ayında halledilebilecekken okulların başlangıç dönemine getirilip iki ayağın bir pabuça sokulmaya çalışıldığı tayin,
Evrensel bir insan hakkı olan aile birliği,
Sadece öğretmenlerin mahrum kaldığı zorlu bölge tazminatı,
Eğitimli kesim hariç herkesin baş tacı edildiği bir zihniyet,
Yönetici atamalarında liyakat,
Proje okulu görevlendirmelerinde usulsüzlük,
Binbir emekle Yüksek Lisans/Doktora yapan öğretmenlerin hissettiği değersizlik,
Her okuyanın farklı anlam çıkardığı, ucu açık, idarecilerin insiyatifine bırakılmış muğlak yönetmelikler,
Plansız, programsız atamalar,
Sadece eğitim sektöründe var olan “ücretli öğretmenlik”,
Mesai mefhumunu tarumar eden sosyal medya grupları,
Özel bir ihtisas mesleğine yakışır, öğretmeni özel ve değerli kılan bir meslek kanunu, sorunu vardır.
Kiranın, faturanın ödenemediği, çocuğun eğitim masraflarının dahi karşılanmakta güçlük çekildiği dağ gibi birikmiş sorunların içerinde önlük sorunu yoktur.
Varsa da asırlar sonra sıra gelir.
Öğretmenlerin temel asgari yaşam ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çektiği bir dönemde eğitim-öğretimden verim beklenemez.
İtibar; devletin Öğretmen’in arkasında madden/manen kapı gibi durması ile olur.