Siirt'in Pervari ilçesinde düşen helikopterde şehit olan hemşerimiz Uzman Çavuş Ömer Büyükköse'nin nişanlısı Kübra Baysal, şehidimizin tabutu başında ağlayarak; Ömer, canın çok acıdı mı? feryadı karşısında boğazı düğümlenmeyen, yüreğinde kan ağlamayan insan evladı var mı aramızda?
Daha 30'una basan genç yoktu bu şehitlerimiz arasında. 17 fidan, 17 genç, 17 delikanlı hayatlarının baharında onca sevdikleri ile helalleşmeye bile fırsat bulamadan ansızın aramızdan ayrılarak şehitler dergahına yelken açmışlardı bile!...
Heyhat!.. her gün haberlerde bir yada bir kaç şehit haberiyle yüreğimiz dağlanıyor. Yanıyoruz. Ve sabır gösteriyor, Allah'a yalvarıyoruz.
Hala içimizde terörden medet umanlar, gençlerin kanı üzerinden siyaset yaparak rant elde etmek isteyen hainler, şerefsizler ve bölücüler var. Bu eli kanlı katiller, akıttıkları göz yaşları arasında boğulup gidecekler.
17 fidan, vatan uğruna, namus uğuruna hayatlarını verdiler, şehit oldular. Allah mekanlarını cennet eylesin... Allah geride bıraktıkları yakınlarına, çocuklarına, eşlerine yardım eylesin.
Ateş düştüğü yeri değil artık bütün ülkeyi yakıyor!...
İDAM YASASI YENİDEN ÇIKARTILMALIDIR
Bizim vergilerimizle maaş alarak, bu ülkeyi bölmeyi, insanları birbirine kırdırmayı siyaset sayan düşünceler ve partiler var.
Kan denizinden nemalanan, terör ve uyuşturucu ile iç içe olarak, bu kanlı pazardan nemalanan, şerefli askerimize, şerefli polisimize kurşun sıkanlar var. Bu hainler artık ülkemizin her tarafına sirayet ettikleri gibi, bir yandan okul yakıyorlar, bir yandan da masum insanlara bomba atmaktan utanmıyor, arlanmıyorlar.
ABD, Japonya, Çin gibi ülkelerde İDAM cezası var iken, bizde idamın kaldırılmasıyla birlikte bu bölücü terörün ne kadar azgınlaştığının farkında değil miyiz?
Bu ülkede demokrasi ve insan hakları her geçen gün batı normlarının da üzerine çıkarken, ne istedikleri belli olmayan bu eli kanlı katillerin yaptığı keselerine kalıyor, toplum olarak bu travmanın gelecekte ne gibi sonuçlar doğuracağı hiç araştırılmıyor mu?
Geçmişte yaşanan onlarca acı olaydan ders almak yerine, sürekli tekrarlanması ve bu süreci sona erdirecek adımlardan biri olarak gördüğümüz idam yasasının behemehal getirilmesi milli vicdan içinde büyük önem arz etmektedir.
Polise, askere, öğretmene, masum sivil vatandaşa kurşun sıkan, onların yaşam haklarını elinden alan bu eli kanlı katiller için verilen cezalar millet vicdanı karşısında karşılığını bulmamaktadır.
Ak Parti iktidarı bu millete, milletin hislerine tercüman olacağına inandığımız idam yasasını hemen TBMM'ye getirerek hayata geçirmelidir.
Şehirlerde idam sehpaları istemiyoruz. Ancak idam yasası yürürlüğe girdiğinde bu bölücülerin bu denli pervasızlığının azalacağını ve terörün minimuma ineceğini düşünüyoruz.
Millet Yeter artık! demeye başladı.
Hükümet önlem almalı.
Sonu hayırlı olmayacak olaylara doğru gitmesi bir ihtimal olarak karşımızda duruyor...
Millet artık idam cezasının gelmesini ve uygulanmasını istiyor!...
KENTSEL DÖNÜŞÜM
Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, bu şehirde olması mümkün değil denilen radikal kararları alabilme yürekliliğini gösteriyor.
Ulu camii yanında ortaya konulan kentsel dönüşüm ve ortaya çıkacak meydan şehre nefes aldıracak gibi gözüküyor.
Çünkü devamı olan Arasa Camii ve o bölgede yapılacak olan çalışmalar trafik sorununu da bir nebze olsa da çözecek gibi gözüküyor.
Daha sonra ise Trabzon caddesinin yayalaştırılması ile devam edecek olan kentsel dönüşüm, bir kaç yıl sonra Ulu cami ile Şelale park arasında ulaşımı yerin altına almaya yönelik adımların da atılacağını gündeme taşıyacağını görür gibi oluyorum.
Çünkü alternatif yollar bu meydan düzenlemesi ve devamında atılacak adımlarla kendini bulacak...
Büyükşehir yasası TBMM'den geçti.
Yakında kurulacak olan iki ilçe ve diğer düzenlemeler, bir çok yeniliği de beraberinde getirecektir.
Ben şahsen, Kahramanmaraş'ta iyi şeyler de oluyor diyerek, Belediye Başkanı Mustafa Poyraz'ı destekliyor ve başarılar diliyorum...