Bundan 140 yıl önce, 3 Mart 1878 tarihinde, Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında, İstanbul’da, Ayastefanos Barış Antlaşması imzalanmıştır.
Ki; bu antlaşma, sadece biz Türkler için değil, Avrupa devletleri için de önemli bir tarihi olaydır.
Bulgarlar lehine bir imparatorluk kurulacak olması, Osmanlı İmparatorluğu kadar Yunanistan’ı, Sırbistan’ı ve Almanya ve Avusturya blokunu ve Britanya İmparatorluğu’nu yakından rahatsız eden bir olaydır.
Avusturya – Macaristan ve müttefiki Almanya, Rusya’nın Balkanlar’a sarkmasını kendileri için bir tıkanma olarak değerlendirdi.
Britanya, Rusların Ege üzerinden sıcak denizlere sarkmasından endişe etti. Rusya’nın güçlenmesini Balkanlar ve kendileri için tehlikeli gördü.
Ayastefanos Barış Antlaşması’yla, Bulgaristan, Makedonya’yı ve Trakya’yı içeren büyük bir ortaçağ imparatorluğu gibi ortaya çıkacaktı.
Öyle ki; bu devletin kendi ordusu da olacaktı.
Rusya’ysa, iki yıl işgali sürdürecek devletin kuruluşuna bakanlık edecekti.
Gerçi, bunların hiçbiri gerçekleşmedi. Çünkü; büyük devletler buna müdahale etti ve Bulgaristan küçüldü.
Ayastefanos Barış Antlaşması’nın en ilginç tipi General Kont Nicolai Ignatiev’di.
Valiler arasında bir olimpiyat müsabakası yapılsaydı, Ignatiev, gümüş madalyayı şüphesiz kazanırdı.
Ignatiev, İstanbul’daki Rus Büyükelçiliği’ni Balkan çetecilerinin uğrak yeri haline dönüştürdü.
Mahmud Nedim Paşa’dan duyduğu asılsız haberleri yayarak, adı “yalancı general” anlamında “Menteur Pasha”ya çıktı.
İçişleri Bakanlığı’nda, Yahudi yağmaları tertipledi ve meşum bir şöhretle tarihe gömüldü.