Saygıdeğer okurlarım, sizler bu satırları okurken 8.Sınıfta okuyan yaklaşık bir milyon iki yüz bin öğrenci 1. TEOG Sınavında ter döküyor olacak. İki aşamada uygulanan Temel Eğitimden Orta Öğretime Geçiş Sınavının birinci aşaması 23 Kasım 2016 Çarşamba ve 24 Kasım 2016 Perşembe günleri yapılacak. Yani iki gün sonra sınava girecekler.
TEOG sınavlarına girecek olan yavrularımız henüz on dört yaşında ve ergenlik döneminin sıkıntılarıyla boğuşuyorlar. Yaşadıkları fiziksel ve cinsel değişim onları son derece hassalaştırıyor. Bu duruma birde ailenin ve çevrenin beklentileri ve sınav kaygısı da eklenince tabir caizse, çocuklarımızı yiyip bitiriyor.
Bu dönemde anne babalara önemli bir görev düşüyor. ‘Sınavların hayatın bir parçası olduğunu algılayıp çocuklarımızla bunu mutlaka paylaşmalısınız.’ Sınav günü yaklaşırken çocuğun hayatından onun dikkatini dağıtabilecek, konsantrasyonunu bozabilecek kişileri ve objeleri uzaklaştırmalısınız. Özellikle evde sakin ve huzurlu bir çalışma ortamı hazırlamalısınız.
Gereksiz Kaygılardan Kurtulun
Evde sınava hazırlanan çocuk varsa, anne ve babaların çocuklarının yanında çok fazla kendi beklentilerinden bahsetmemeleri gerekir. Bunun yerine ortak beklentiler belirlemek ve bu beklentiler üzerinde konuşmak daha az kaygıya neden olacaktır. Çocuk için iyi bir gelecek, ancak velilerin ve çocuğun belirleyeceği ortak temeller üzerinde şekillenebilir.
Çocuğun her ders için çalışma isteği ve ilgisi aynı olmayabilir. Matematik dersine ayırdığı zaman ile Türkçe dersine ayırdığı ders süresi farklı olabilir. Veliler, bu gibi davranışlar karşısında kaygılanmamalı, çocukla tartışmamalıdır. Anne babalar bu ve benzeri gereksiz kaygılardan uzaklaşıp, çocuklarını ilgi ve yetenekleri doğrultusunda motive etmelidir.
Başkalarıyla kıyaslanmaları çocukların hoşlanmadıkları, asla istemedikleri bir durumdur. Hiçbir çocuk başkasıyla kıyaslanmaktan mutlu olmaz. Başarı ve başarısızlıkların başkalarıyla karşılaştırılması, çocuğun daha çok gerilmesine neden olur. Anne ve babaların TEOG süreci hakkındaki görüşleri, yorumları ve çocuğunu sorgulamaları öğrencileri olumsuz yönde etkiler.
Stresi Azaltın
Her derdin dermanı olan sevgi ve güven sınav stresinin azaltılmasında da çok sıklıkla kullanılmalıdır. Sınav sonucunun nasıl gerçekleşeceğini bilmek kesinlikle mümkün olmadığı için çocuklarımıza kendilerini her koşulda çok seveceğimizi hissettirmeliyiz. “Sen elinden geleni yaptın. Biz buna tanık olduk. İnşallah emeklerin boşa gitmeyecektir. Elde edeceğin her netice bizler tarafından kabul edilecektir” diyerek kendilerini sevdiğimizi ve güvendiğimizi gerçekçi bir dille bildirmeliyiz.
Son Günü Dinlenmeye Ayırın
Sevgili öğrenciler; sınavdan önceki gün ders çalışmayı bırakın. Bol bol dinlenin. Uyku düzeninizi bozmayın. Her gün aynı yattığın, aynı saatte kalkın. Sınav stresinin, son gün en üst seviyeye çıktığı bilinmektedir. Düşüncelerinizi sınavdan uzaklaştırmaya çalışın. Kendinize geçirebileceğiniz sakin ve dinlendirici bir gün planlayın.
Öğrencileri sınav esnasında en çok mide ağrısının, baş ağrısının ve uykusuzluğun neden olduğu halsizliğin rahatsız ettiğini biliyoruz. Son gün midenizi bozacak gıdalardan, soğuk içeceklerden, uykunuzu kaçıracak çay ve kahveden, üşütmekten mutlaka kendinizi korumalısınız.
TEOG sabahı evde, ailecek yapacağınız sade bir kahvaltı sınav süresince kan şekerinizi düzenli tutacaktır. Aman ihmal etmeyiniz. Mümkünse 08.30’da okulda olmaya çalışınız. Sınav saat 09.00’da başlayacak. 09.15’e kadar genlerle sınava alınacaktır.
Büyükler tarafından arzu edilen elbette iyi bir sonuç almanız. Ama bilmelisiniz ki sonuç ne olursa olsun anneniz, babanız ve öğretmenleriniz sizleri çok seviyorlar. Allah’a emanet olun.