Yazarlık hayatım boyunca siyasileri takip eder, yazar, bazen de çizerim. Öğrendiğim, siyasetçilerle laf düellosunun yapılamayacak olmasıdır.
Siyasetçinin haklı veya haksız olması önem taşımaz; her siyasetçi, her duruma verecek bir cevap bulur.
Gözünüzün önünde bir ayıp işlemiş olsa dahi verdiği cevapla mahcup olan biz oluruz.
Beşiktaş Belediye Başkanı Av.Murat Hazinedar’ı örnek vereceğim, çünkü onda da laf çok.
Son yıllarda duyduğum en iyi “laf kalabalığına boğarak, üstte çıkma” ustası olduğuna inanıyorum ve eğer “laf ödülü” ödül verecek olsam, Hazinedar’a veririm.
Belki de “hem suçlu, hem güçlü” ifadesi buradan geliyor.
Eğer ortada bir kumpas söz konusuysa vatandaş bunu hisseder, değilse de vatandaş bilir ama siyasetçi, dünya âlemin bilmiş olmasına bakmadan, gözümüzün içine baka baka, bizi mahcup edecek, hatta “özür dileriz” dedirtecek birkaç cümle kurmayı bilir.
O anda o cümleyi nasıl düşündüğü, nasıl aklettiğini asla bilemeyiz; bütün sır, işte tam da orada…
***
19 Mayıs’tan bu yana Beşiktaş Belediye Başkanlığının bir etkinliğe ödediği yüksek ücret konuşuluyor.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla yapılan etkinlikler de Tarkan da bir konser vermişti.
Rakiplerin iddiası, Tarkan’a 1,5 milyon lira ücret ödendiğiydi.
Bu israftı, halkın parasını peşkeş çekmekti.
Bir sanatçı, bir konser için belki bu kadar ücret alıyordu ama belediye etkinliği farklıydı.
Beşiktaş Belediyesi CHP’liydi, iktidardan değildi, saldıranı olurdu!
AK Partili olsaydı, “ittifak” halinde saldırırlardı, o ayrı…
CHP’li belediye başkanı olunca, sadece belli bir kesim saldırdı, “ittifak kurdukları” odakların sesi çıkmadı.
Ben de merak ettim.
Yahu bir ilçe belediyesi, bir etkinlikte sadece sanatçıya 1,5 milyon lira yani eski parayla bir buçuk trilyon ödeme yapar mı diye?
Oysa bizim belediyeler, 200-300 liraya sanatçı sahneye çıkarıyor ve onun bile dedikodusu yapılıyor.
Bir belediye, yerel sanatçıya destek olma adına bile olsa düzenlediği etkinliklerde 500 lirayı layık göremiyor, dedikodu korkusundan…
Ama Beşiktaş Belediyesi tam tamına bir buçuk milyonu çatır çatır Tarkan’ın avucuna sayıyor.
Peki Belediye Başkanı Av. Murat Hazinedar bu işe ne diyor, onu da merak ettim.
“Tarkan’a bir lira dahi ödemedik.” diyordu…
Sevindim, demek ki Tarkan, babasının hayrına sahne almıştı.
Oysa 1,5 milyon lira lafı dolaşırken, “keşke alsaydım be” deyip, içten içe hayıflanırdı da…
Başkan devam ediyor tabii; “kasadan beş kuruş çıkmadı.”
Bu iki şekilde anlaşılabilir; beş kuruş çıkmadı ama 1,5 milyon çıktı…
Öyle değil tabii…
Başkan Hazinedar; “Bu işi sponsorlarımız halletti” diyor ve biz de hemen cıvatalarımızı gevşetiyoruz.
Demek ki başkan, belediyenin her kuruşuna sahip çıkıyor. Har vurup, harman savurmuyor. Sponsorları hallediyor…
Peki 1,5 milyon lira ücreti cebinden veren bu sponsor, bana neden vermiyor?
Mesela “Naif Bey, duydum kitap çıkaracakmışsın ama maddi durumun müsait değilmiş. Babamızın hayrına senin kitabı çıkaralım, kültürümüze bir katkı olsun” demiyor…
Neden bir resim sergisinde, maddi durumu iyi olmayan ressama destek olmuyor?
Neden sahne alamayan sanatçılara bir yardımı dokunmuyor?
Neden.. neden..diye uzattıkça uzatabiliriz…
Doğrusu bu sponsoruçok ama çok merak ettim.
Derdi ne?
Durup dururken, Beşiktaş Belediyesinin etkinliğine 1,5 milyon lira veren hayırsever(!) kim veya kimler?
***
İşte siyasetçiler, her duruma verecek bir cevap buluyorlar ama bizim bu cevaptan tatmin olup olmadığımızı umursamıyorlar.
Bence umursasınlar…
Belediye Başkanımız avukat olduğuna göre “Kaz gelecek yerden tavuk esirgememek” deyimini duymuştur.
Duymamışsa da buradan okudu; Tarkan’ın avucuna 1,5 milyonu sayan sponsorun, Beşiktaş Belediyesinden nasıl bir talebi var ve bu talebi yasal mı, karşılanacak mı?
Siz buna cevap verin, kasadan bir kuruş çıkıp çıkmamasını dert etmeyin, çünkü biz etmiyoruz…
Tweetimden seçmeler
Eğer bir grup, bir aşiret, bir tarikat, bir oluşum size şu partiye oy vereceksiniz, diye talimat veriyorsa, kesinlikle sizi köle biliyordur.