Kahramanmaraş’ta marka olabilecek vasıf ve nitelikte etrafımızda onca insan var. Ancak bu insanlara sahip çıkmak yerine, o insanların nasıl kuyusunu kazarız, onun hesabı içindeyiz.
Son dönemde yetişen bürokrat ve siyasetçi kimliği ile tanıdığımız Bünyamin Günal’dan bahsetmek istiyorum, kısaca.
Gazeteciliğe başladığım yıllar olan 1981’den bu yana İstanbul’da Kahramanmaraşlıların ağabeyi olarak önceleri mektuplaştığım, daha sonraları ise zaman zaman bir araya geldiğim, emekli olup Kahramanmaraş’a yerleşme süreci ve bu güne kadar tanımaktan, sohbet etmekten, tecrübelerinden faydalandığım, doğru insan, dürüst insan olan bu değerli insanın kadri kıymetini bilemedik.
Kahramanmaraş’ta bir delegeliğe bile layık görmediğimiz bu değerli insan Ak Parti listesinden şimdi Kadıköy Belediye Meclis üyesi. Kadıköy Belediyesini CHP kazandı.
Yıllarca İstanbul’da Özel İdare müdürlüğü, İl Genel meclis üyeleği, Belediye Meclis üyeliği yapan bu değerli bürakratımızı sahip çıkmak bir yana, çakala bile boğdurmaya kalktık. Yazık ediyoruz. Olan Kahramanmaraş’a oluyor. Bu kentte siyasette ön sıralarda olanlar, kendinden donanımlı, vasıflı insanların bir yerlere gelmesini istemedikleri, çekemedikleri için kendini ispatlamış adeta birer marka isim olma pozisyonları taşıyanlara hep tu kaka yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz.
Bu kafa ile bizden bir şey olmaz.
Nitekim geçmişte aynı hataları; Ali Doğan, Mehmet Sağlam gibi isimlere de yaptık.
Dün Ali Doğan’a bir vekillik kadar oy vermeyenler, bu gün Ali Doğan’ın yeniden siyasete girmesi özlemi içindedirler.
Her alanda rüşdünü ispat etmiş, gelecek vaad eden insanlara yönelik yaptığımız ölçüsüz ve seviyesiz eleştiriler, ithamlar, doğal olarak her alanda olduğu gibi siyasetende kalitenin düşmesine sebep oluyor.
Kimileri hadi bize liste çıkar diyorlar; etrafıma baktığımda Kahramanmaraş ölçeğinde onlarca vekil adayı listesi çıkarabilirim. Ancak bizde bir söz var; ev danasından öküz olmaz!..
Ortaya koyduğumuz isimlere ilk önce o isimlerin yakınlarında olanlar kıskançlık krizine giriyorlar ve hemen eleştirmeye başlıyorlar.
Oysa Kahramanmaraş’ta, ilçelerimizde, Ankara ve İstanbul’da o kadar donanımlı, nitelikli Kahramanmaraş’ın yetiştirdiği isimler var ki; geçmiş yıllarda Kahramanmaraşlı olan ancak Kahramanmaraş’tan değil de başka şehirlerden milletvekili seçilen 16 kişi vardı. Bu 16 kişiden hiç biri Kahramanmaraş’ta listeye giremezlerdi. Bunun sebebi onlar değil bizlerin sakat düşüncesidir.
Gaziantep’de böyle bir sorun yok. Liste başına gelenlere bakınız. Hiç biri Gaziantepli değil. Ama Gaziantep’e katkı yapıyorlar.
Şimdi Ak parti liste başına en popüler bir ismi bizde yazacak olsa, havalara hoplarız. İşte bu ben hastalığı bizi hep geride bırakıyor.
Şimdi Ali Doğan, Mehmet Balduk, Nevzat Pakdil, Mehmet Sağlam, Abdussamet Aslan, Ejder Oruç, Sıtkı Güvenç gibi belli alanlarda belli başarıları olan insanları çeşitli partilerden liste başlarına getirsek, TBMM’ye göndersek, kör dövüşü mü yaparlar? Yoksa da hep birlikte Kahramanmaraş’ın gelişmesi için projemi ortaya koyma yarışına girerler?
Beyler; artık Sezar’ın hakkını Sezar’a verme zamanı gelmedi mi?
Hep karalayarak önlerine set olduğumuz değerlerimize sahip çıkalım. Sapla samanı, kurtla- çakalı da ayrı ayrı platfromlarda çarpıştıralım. Kurtları da çakallara yem etmeyelim, boğdurmayalım.
Ayrıca herkes de önce kendi konumuna baksın, aynada kendine baksın, tartıya girsin, tartısı kadar konuşsun!...
Yoksa konuştuğuna gülerler, yazdığına gülerler!....