Geçtiği falan yok.
Hatta “kafes”lerini açsan eskisinden daha kötü saldıracakları ortada!
Ak Parti iktidarı kendini rehavete kaptırıp “onlar”ın gönüllerini alacak hamleleri peş peşe yapsa da “bu zihniyet”in adam olacağı yok.
Göstergelerden de anlaşılıyor ki, jakoben laik zihniyet elline geçen ilk fırsatta yaptığı zulümlere kaldığı yerden en amcasız şekilde devam edecek…
O yüzden Ak Parti ve lideri Recep Tayyip Erdoğan silkinip kendine gelmelidir. Arkasındaki yegane güç olan kitleye ve kendisine umut bağlayanlara “ihanet” sayılabilecek en küçük davranışlardan dahi şiddetle kaçınmalıdır.
Çıkarılan yasalardan kimlerin(!!) nasıl faydalanacağı iyi hesaplanmalıdır.
Halkın gönlü kırılmamalıdır.
Ağızdan çıkan her cümle daha dikkatli seçilip, iktidarın bu güne gelmesinde “emeği olan insanlar”ın incineceği asla unutulmamalıdır.
Kendisini bulunduğu noktaya getirenlerin bu millet olduğunu unuttuğu an kendisi içinde “son”un başlangıcı demektir.
Her iktidarın bir sandıklık ömrü vardır.
***
“Tehlike” dedik;
“Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsine tükürdüğüm cinsine çeker.”
Ne güzel söz değil mi?
Bunu söyleyenler ya “bu zihniyet”i çok iyi analiz edip öyle söylemişler, ya da çok eskiden söylemişlerse bir gün böylesi bir zihniyetin ortaya çıkacağını tahmin edip, söyleyip bir kenara koymuşlar.
Yani sonuçta “bunlar” için söylenmiş!
Bunların “adam” olmaya niyetleri yok. Çünkü bunlar, katrandan daha beter.
***
Bandırma’da; mahallenin ortasındaki okul bahçesinde, üstelik çocukların gözleri önünde kadınlara erotik dans yaptıran zihniyetle, Adana’daki okul birincisine sırf başörtülü diye ödülünü vermeyen, onu aşağılayan, darp etmeye kalkan okul müdürünün zihniyetleri ortak.
İsterseniz çekin “kökleri”ne bakın!
İkisi de “laik yobaz” kafanın ürünü. İkisinin de meşreplerinde, “edep”, “haya”, “ar”, “namus”, “din”, “iman”, “utanma” ve “ahlak” gibi ulvî kavramlara yer yoktur.
Dinleri “Kemalizm”dir.
Kıbleleri eskiden Çankaya’ydı, orası gitti çok şükür. (Darısı Kemalizm’in başına!!..)
Şimdi Silivri!!
“Var” diyorsanız o halde cevap verin: Meşrebinde, kökünde, kökeninde azıcık utanma, arlanma, edep, haya olan hangi kişi mahalle ortasında, okul bahçesinde çıplak kadın oynatmaya kalkar.
İçinde azıcık iman kırıntısı olan bir kişi, toplumun değerlerine saygı duyan bir kişi böyle bir rezalete nasıl imza atabilir. Veya böylesi bir rezalete imza atan bir kişi nasıl ahlaktan söz edebilir?
***
Biz, her şey geçti gitti zannediyorduk. Artık, “fosilleştiler” diyorduk.
Ki…
“Laik azgın zihniyet” burnumuzun dibinde; Adana’da yeniden hortladı.
Yasakçı ve cilalı taş devrinde kalmış, hastalıklı bir beyin yapısına sahip olan zihniyet, okul birincisi olmuş bir öğrenciye başörtülü olduğu için ödülünü vermeyerek yeniden zuhur etti..
Hemcinsi olmasına rağmen ödül vermemekte ısrar eden ve o’nun başındaki örtüyü inancı gereği taktığını çok iyi bilen kafanın, dine olan bakış açısını tasavvur edebiliyor musunuz.
***
Bu zihniyetle yola çıkılmaz!
Bu zihniyetle dost olunmaz!
Bu zihniyetle aynı sofraya oturulmaz!
Bu zihniyete sırtını dönmeye gelmez!
Bu zihniyete memleket teslim edilmez!
***
Sevgi ve muhabbetle kalın.