Türkiye’deki Yıkıcı ve Bölücü Unsurlara Dış Güçler tarafından gerilla taktikleri, teorik notlar ve yayınlar gibi ideolojik destek; makine, malzeme ve silah ile patlayıcı madde gibi maddi destek sağlanmaktadır.
Ayrıca, ortaklaşa eylem birliği yapılmaktadır.
Bunun dışında, Yıkıcı ve Bölücü Unsurların barınmasına, yurtdışına kaçma ve kurtulmasına yönelik yardım da sağlanmaktadır.
Ortak ve Nihai Amaçları
Yıkıcı ve Bölücü Unsurların çok değişik ve farklı görünümlerine rağmen, ortak ve nihai amaçları vardır: Türkiye Cumhuriyeti’nin milli birlik ve beraberliğini, ülke bütünlüğünü parçalamak; anayasal düzeni yıkmak; bunun yerine, kendi görüşlerinin egemen olduğu bir düzen kurmak.
Amaçları
Yıkıcı ve Bölücü Unsurların yakın amacı; anarşi ve terör ortamı doğurarak, devlet otoritesini zedelemek; kitlelerin devlete olan güvenini sarsarak, toplumun yönetilemez hale getirilmesidir.
Bundan sonra varmak istedikleri amaç ise, ülke bütünlüğünün parçalanması ve ülke yönetim şeklinin kendi ideolojik ve politik görüşleri doğrultusunda değiştirilmesidir.
Önemli olan husus; yıkıcı ve bölücü akımlara herhangi bir şekilde kanalize olmuş kişilerin bu gerçek amacı görememiş olmalarıdır. Hatta, ülkeyi kurtarmaya çalıştıklarına bile inandırılmalarıdır.
Öyle ki; 12 Eylül öncesi dönemde yaşananlar, bu duruma önemli bir örnek teşkil etmektedir. Keza, bu olaylar sırasında oluşan maddi ve manevi zararların rakamla ifadesi mümkün değildir.
Bombalarla havaya uçurulan binalar, araçlar ve tesisler; eğitim yapılamayacak şekilde harabeye dönüşen veya işgal edilerek, ideolojik amaçlar doğrultusunda kullanılan eğitim kurumları; çalıştırılmayan fabrika ve işyerleri; yürünemeyen cadde ve sokaklar; girilemeyen mahalle ve kasabalar ile kurtarılmış bölgeler, o günlerden bugüne dek hafızlarda kalan ve canlılığını halen koruyan acı örneklerdir.
Yıkıcı ve Bölücü Unsular, amaç ve hedeflerine ulaşabilmek için Türk milletinin dini inançları, politik görüşleri ile mezhep ve bölgesel farklılıklar gibi, bütün değerlerini istismar aracı olarak kullanmıştır. Dolayısıyla, toplumsal yapı, duyarlı hale getirilmiştir.
Türk toplumu, yıllar boyu dıştan yöneltilen, tezgahlanan ve desteklenen Yıkıcı ve Bölücü Unsurların yaygın propaganda ve silahlı eylemleriyle etki altına alınmaya; sonuçta, parçalanmaya çalışılmıştır.
Özetle, Yıkıcı ve Bölücü Unsurlar, milli birlik ve beraberliği tahrip edici bir nitelik taşımaktadır.
Bu nedenle, yıkıcı ve bölücü harekâtı oluşturan unsurlar, tek tek incelenerek, bunların özellikleri, çeşitli yönleri ile ele alınmalıdır.