13 Mart 2016 Pazar günü yapılan Yüksek Öğretime Giriş Sınavı sonuçları açıklandı. ÖSYM Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada; 2.116.604 Adayın sınavı geçerli sayıldı.
Sınavı geçerli sayılan yarım milyon aday hiç bir puan türünde, birer milyon aday da YGS-1 ve 2'de barajı aşamadı.
517 bin aday herhangi bir puanda 180 barajını geçemedi. Bu sayı YGS1 ve YGS2'de bir milyonun üzerinde. Yani her iki adaydan biri barajı aşamadı
Her dersten sorulan 40 sorudan Türkiye başarı ortalamaları şöyle gerçekleşti: Türkçede 19,1 Sosyal Bilimlerde 10.75 Temel Matematik'te 7.89 Fen Bilimlerinde ise 4.49
Sizi bilmem ama ÖSYM tarafından açıklanan bu bilgileri okuduğumda inanın içim karardı. Her sene sistem değiştire değiştire Türk Eğitim Sistemi büyük yaralar aldı ve işin içinden çıkılamayacak bir duruma gelindi.
Milli Eğitim Bakanlığı; (TEOG) Temel Eğitimden Orta Öğretime Geçiş Sınavında, ÖSYM ise (YGS) Yüksek Öğretime Geçiş Sınavında basit sorular sorarak ders başarı ortalamalarını ve öğrencilerin aldıkları puanları yükseltmeye çalıştı.
Bu davranışlarıyla MEB ve ÖSYM eğitimin düştüğü içler acısı durumu kamuoyundan gizleyebileceğini zannetti.
Bu kadar kolay sorular sorulmasına rağmen sınava giren iki milyon öğrencinin bir milyonu konulan barajı dahi geçemiyorsa bu kurumlar hala neyin peşindeler acaba?
Sayın Cumhurbaşkanımız Yüreğimize Su Serpti
Çözüm sürecinin sonlandırıldığı 2015’in Temmuz ayından bu güne kadar geçen sürede bölücü hainler tarafından şehit edilen asker, polis ve korucularımızın acısı yüreklerimizi yakıp kavurmaya devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Maslak'ta bulunan Harp Akademileri Komutanlığını ziyaret eden Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan konuyla ilgili açıklamalar yaparak yanan yüreklerimize birkaç damla su serpti.
Sayın Erdoğan; bölücü terör örgütüne karşı operasyonların başladığı geçen yılın Temmuz ayından bugüne kadar 215'i asker, 133'ü polis, 7'si korucu olmak üzere toplam 355 şehit verdiğimizi belirtti.
Aynı dönemde, yurt içi ve yurt dışında toplam ölü, yaralı, yakalama olarak 5 bin 359 teröristin etkisiz hale getirildiğini belirtti. Etkisiz hale getirilen hainlerin sayısı yanan Müslüman/Türk yüreklerine birkaç damla su serpmiş oldu.
Keşke yaşanan çözüm süreci hiç yaşanmasaydı. Hainlerin şehirlere girmelerine, buralarda tahkimat ve yığınak yapmalarına hiç müsaade edilmeseydi!
Cari Açığımızı Kapatan Adam
Türkiye de tutuklandığında bir büyüğümüz; “Altın ihracatı yapan bir zat. Ülkeye katkısının olduğunu biliyorum. Hayır işlerine girdiğini biliyorum” diye konuşmuştu.
40 gün kadar tutuklu kalan ve ardından tahliye edilen hayır sahibi Reza birkaç gün sonra A Haber televizyonunda canlı yayına çıkarılmış ve Türk Bayrağı önünde “Cari açığı kapatan adam” imajıyla konuşturulmuştu.
Aynı adam Amerika’da yeniden tutuklandı. Savcı birkaç değişik suçtan 75 yıl hapsini istiyor. İnşallah tez zaman da kurtulurda ‘Cari açığımız’ daha çok büyümez!