'Yeme bozukluğu" hastalığı olan anoreksiya nervozanın, kişinin vücut algısının bozulması ile kendisini kilolu hissetmesi durumu olduğunu belirten Uzman Psikolog Tuğçe Denizgil, bunun en ölümcül psikiyatrik hastalık olduğunu ifade etti.
Yeme bozukluğu olan anoreksiya nervoza hastalığı hakkında bilgiler veren Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Uzman Psikoloğu Tuğçe Denizgil, hastalığın kişinin vücut algısının bozulması ve bunun akabinde kendini kilolu sanma durumu olduğunu belirtti. Bu psikolojik hastalığa yakalanan kişilerin beslenmeyi kabul etmeyip aşırı kilo kaybına uğradığını söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, anoreksiya nervozanın kişilerin kilo vermeye kendi iradesi ile başlayıp daha sonra bunu ısrarla sürdürmesi durumu olduğunu söyledi. Denizgil şöyle devam etti:
"Bir kişiye anoreksiya nervoza tanısı konması için kişinin normal ölçülerdeki kilosunu devam ettirmeyi kabul etmemesi, yaptığı diyetin ardından kendi kendini kusturması, yoğun egzersiz ve spor yapması, laksatif olarak adlandırılan müsli yiyecekler ve idrar sökücüler kullanarak kilo vermeye çalışması, kişinin beden ağırlığı normalden düşük olmasına rağmen kilo alımından son derece korkması ve bu korku yüzünden kilo kaybını artırması, kadınlarda görülen adet yoksunluğu veya kesilmesi gibi durumlar yaşaması gerekmektedir."
"ANOREKSİYA NERVOZANIN BAŞLANGIÇ YAŞI 17"
Şiddetli kilo kaybı yaşayan kişilerin yaşadıkları sağlık sorunlarını kabul etmeyip inkâr etme eğiliminde bulunduklarını söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, kişilerde anoreksiya nervoza hastalığının ortaya çıkış dönemlerinin genellikle ilk veya orta ergenlik dönemi olup, yapılan diyet döneminin hemen arkasından veya yoğun bir stres dönemi sonrasında görülmeye başlandığını belirtti. Anoreksiya nervozanın başlangıç yaşının on yedi olarak kabul edildiğini söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, kırk yaş sonrasındaki kişilerde bu hastalığın görülmediğini belirtti.
"DIŞ GÖRÜNÜŞE VERİLEN ÖNEM, HASTALIĞI TETİKLİYOR"
Anoreksiya nervoza hastalığının ortaya çıkışındaki en önemli etken ve faktörün toplumun dış görünüşe verdiği önemden kaynaklandığını söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, diğer önemli sebebin ise ergenlikte görülen bağımsız olma ve sosyalleşme arzusundan kaynaklı aileden uzaklaşma ve buna bağlı olarak kişinin kendi bedeni ile aşırı ilgilenmeye başlaması olduğunu belirtti.
"TÜM PSİKİYATRİ HASTALIKLARI ARASINDA EN ÖLÜMCÜL OLANI"
Hastalığın tedavisinde bireyin hastalığını kabullenmediğini ve yardım kabul etmediğini söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, kişilerin hastalığı kabullenmemesi ile birlikte hastalığın tedavisinde geç kalınabileceğini belirtti. Uzm. Psikolog Denizgil şöyle devam etti: "Anoreksiya nervoza, tüm psikiyatri hastalıkları arasında en ölümcül olanıdır. Sabırlı ve düzenli tedavi sonrasında sağlığına kavuşan hastalar mevcuttur. Tedavi sağlıklı kiloya ulaşmayı, daha iyi hissetmeyi ve sağlıklı yeme alışkanlıkları edinilmesini sağlar. Anoreksiya hem fiziksel hem de duygusal bir problem olduğu için hastalar; doktor, diyetisyen ve bir ruhsal sağlık danışmanı tarafından uygulanan tedaviye daha olumlu cevap verir. Anoreksiya nervozaya genellikle kaygı bozukluğu, panik ve takıntı gibi diğer psikiyatrik hastalıklar da eşlik etmektedir. Dolayısıyla hastaların hem kaygı hem de takıntı gibi diğer var olabilecek psikiyatrik bozukluklarını da tedavi etmek gerekecektir."
"HASTALIK MUTLAKA BİR SAĞLIK MERKEZİNDE TEDAVİ EDİLMELİ"
Kişilerin kiloları aşırı düşük ise mutlaka bir sağlık merkezinde tedavi görmesi gerektiğini söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, anoreksiya nervoza hastalığının tedavi sürecinin uzun olduğunu belirtti. Tedavi süresince eski kötü alışkanlıklara geri dönüşün ve gerilemelerin olabileceğini söyleyen Uzm. Psikolog Denizgil, bu hastalığa yakalanan kişilerin sorunu kendi başına çözmeye çalışmaması ve mutlaka uzman bir psikologdan yardım alması gerektiğini belirterek, "Eğer çocuğunuzda anoreksiya olduğunu düşünüyorsanız onunla konuşun. Endişe duyduğunuzu anlatın. Umurunuzda olduğunu anlamasını sağlayın. Kendiniz ve çocuğunuz için bir doktor veya danışmandan randevu alın" dedi.