Gebze Teknik Üniversitesinde yapılan "Organik Işık Yayan Bitkiler" projesi ile birlikte cadde ve sokaklarda aydınlatma sistemlerinin yerini bitkilerin alması hedefleniyor.
Kocaeli'nin Çayırova ilçesinde bulunun Gebze Teknik Üniversitesinde "Organik Işık Yayan Bitkiler" ile ilgili bir proje yapılıyor. Proje hazırlanıp aktif bir hale geldiğinde, cadde ve sokaklar bulunan aydınlatma sistemlerinin yerini bitkiler ve ağaçlar alacak. GTÜ laboratuvarlarında çalışmalarını yürüten proje sahibi Kimya Bölümü Proje Asistanı Murat Şahin yaklaşık 4 yıldır ışık saçan moleküller üzerine çalışma yapıyor. Murat Şahin'in çalışması kapsamında ateş böceği, denizanası gibi ışık saçan canlıların bu özelliklerini içeren genler alınıp bitkinin tohumuna tümörlenecek. Bitkinin de onu vücuduna yaymaya başlamasıyla, moleküler içeriğini taşıdığı ışığı etrafına yayacak.
GTÜ Kimya Bölümü Proje Asistanı Murat Şahin, "Yıllardır enerji verimliği ve aydınlatma üzerine çalışmalar yapıyorum. Buna baktığımız zaman işim sürekli ışık yayan moleküller üzerine. Ben organik ışık yayan diyotlar üzerinde çalışmalar yaparken keşfettiğimiz bazı moleküller oldu. Bunlarla ilgili bir araştırma yaptığım zaman biyolüminesans içeriği olan moleküller çıktı. Bende bunlar üzerine bir kıyaslama yaptım ve araştırmamı bu konular üzerine derinleştirmeye başladım. Sonra şu fikir ortaya çıktı. Baktığımız zaman birçok yerde aydınlatma kullanılıyor. Özellikle sokak lambalarında, yol aydınlatmalarında. Bunlar sürekli olarak elektrik harcıyor. Günde 8 saat 10 saat yanara elektrik tüketimine sebep oluyor" dedi.
"IŞIK SAÇAN BU MOLEKÜLLERİ BİTKİYE AKTARMAYI DÜŞÜNDÜM"
Işık saçan moleküllerin bitkilere aktarılması ile ilgili yapılmış olan bir projen olmadığını belirten Şahin, "Bunlarda ne tür iyileştirme yapılabilir, bunlarla ilgili proje geliştirilmiş mi diye baktığımda karşıma bir şey çıkmadı. Ben de ışık saçan bu molekülleri bitkiye aktarmayı düşündüm. Bununla ilgili sadece araştırmalar var ama bir ürün olarak somut bir şey ortaya çıkmamış. Bitkiye aktarıp ışık saçan bitkiler elde ederek hem katma değeri yüksek ürünler ortaya çıkartmak hem de harcanan bu elektriği azaltmak için çalışma başlattım. Bunu da ilk olarak araştırmalarımı derinleştirdikten sonra Antalya'da sundum. Orada da gerçekten çok ilgi gördüm" şeklinde konuştu.
"İLK ÇALIŞMALARINI KİMYASAL ALANDA YAPTIM"
Bitkilerin nasıl ışık saçacağı konusunda açıklamalar yapan Şahin, "Bu iş aslında çok basit bir mantık üzerinden ilerliyor. Işık saçan moleküller tespit edilip tasarlandıktan sonra bunu bitkiye aktarırsınız. Bu bitkiye aktarma süreci bir aşamadan geçer. Bir bakteri ile bunun protein halini oluşturursunuz. Sonra bu proteinin gen transferi ile bitkiye aktarılır. Bitki bu geni kabul eder ve bütün vücuduna yavaştan yaymaya başlar. Bu yayma sonucunda bizim molekülümüz ışık yayan bir molekül olduğu için bitki sürekli olarak ışık yaymaya başlar ve böylelikle aydınlatma ihtiyacını karşılayabilir. Bunun ilk çalışmalarını kimyasal alanda yaptım. Ama Moleküler Biyoloji ve Genetik, Ziraat Mühendisi ve Biyoloji bölümlerine ihtiyacım var. Multidisiplinel bir çalışma ile kısa sürede bunu ürün haline getirip etrafta, parklarda, bahçelerde, evlerde kullanabilir" ifadelerini kullandı.
"BİTKİ KENDİ İŞLEVİNİ YAPARKEN IŞIK YAYARAK AYDINLATMA SAĞLASIN"
Projenin başarıya ulaşması halinde daha az elektrik tüketimi imkanı kazanacaklarını söyleyen Şahin, "Baktığımız da sokakta en uygun olanlar ağaçlar, çiçekler her tarafta var. Bunlara biz bir özellik kazandırsak, ışık yayma özelliği kazandırsak neden kötü olsun ki. Bitkiye zarar vermeyelim ama bitki aynı zamanda kendi işlevini yaparken ışıkta yaysın aydınlatma sağlasın. Bu aydınlatma sayesinde de elektriği daha az tüketelim" dedi.
(Kaan Kızıl / İHA)