Ormanların sera gazı tutumunda çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, “Atmosfere 2018 yılında toplam 520 milyon ton karbon (CO2) eşdeğeri sera gazı emisyonu salımı yapılırken, bunun 84,8 milyon ton CO2 (yüzde 16) eşdeğeri ormanlar tarafından tutuldu. Karbon tutumu 1990'dan bu yana artarak devam etmektedir. Bu artışın meydana gelmesinin ana nedenleri ise orman alanlarının artması, sürdürülebilir orman yönetimi uygulamaları, ağaçlandırma ve rehabilitasyon faaliyetleri, orman yangınları ve orman zararlılarıyla etkin mücadele gibi OGM olarak yürüttüğümüz uygulamalarıdır” dedi.
Son yıllarda yaşanan ani hava olayları, kuraklık ve tüm dünyayı etkili altına alan pandemi süreçleri iklim değişikliğinin sebep olan konuların daha çok tartışılmasına neden oluyor. Bu sebeplerin başında ise tüm dünya genelinde artan sera gazı salınımları geliyor.
Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde 2006 yılından beri Ulusal Sera Gazı Envanteri oluşturulduğundan bahseden Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Arazi Kullanımı, Arazi Kullanım Değişikliği ve Ormancılık (AKAKDO) sektörünün ormancılık bölümlerinin hazırlanmasından sorumlu olan AKAKDO Çalışma Grubu’nun hazırladığı raporunda Türkiye ormanlarının sera gazı emisyonlarının yüzde 16’sını tuttuğunu belirtiyor.
Türkiye'deki ormanlarının, 2018 yılında 84,8 milyon ton CO2 eşdeğeri, işlenmiş odun ürünlerinde 12 milyon ton CO2 eşdeğeri ve AKAKDO sektörünün toplamda 94.7 milyon ton CO2 eşdeğeri karbonu atmosferden uzaklaştırdığı hazırlanan rapor ile ortaya konuluyor.
2018 yılında atmosfere 520 milyon ton CO2 eşdeğeri sera gazı emisyonu salımı yapılırken, bunun 84,8 milyon ton CO2 (yüzde 16) eşdeğeri ormanlar tarafından tutulduğuna dikkat çeken Karacabey, sürdürülebilir orman yönetimi ile ormansızlaştırılmanın önüne geçildiğini ve rehabilitasyon faaliyetleri ile orman yangınları ve orman zararlılarıyla mücadele etmelerinin sera gazı salınımının azaltılmasında büyük bir etken olduğunu kaydetti.