BAHARIN MÜJDECİSİ İLK CEMRE HAVAYA DÜŞTÜ
Halk takvimine göre kıştan bahara geçisin sembolü olan ve ısınmayı ifade eden cemrenin ilki bugün havaya düştü.
Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Halk Bilimi Bölümü Sözlü Anlatımlar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk takviminin, tabiat olaylarının tekrarlarına dayalı tecrübelerle oluştuğunu belirtti.
Arapça kökenli olduğu kabul edilen "cemre" kelimesinin Türkçe karşılığının "ateş" veya "kor" anlamına geldiğine dikkati çeken Oğuz, Anadolu'da yaygın kullanılan geleneksel halk takviminin, yılı "kasım" ve "Hızır" günleri" olarak kış ve yaz olarak ikiye böldüğünü vurguladı.
Kasım günlerinin miladi takvime göre 8 Kasım'da başladığını ve 179 gün sürerek 5 Mayıs'ta sona erdiğini aktaran Oğuz, şu bilgileri verdi:
"Kasım günleri, 4 yılda bir şubat 29 çektiği zaman 180 gündür. Hızır günleri ise 6 Mayıs'ta başlar ve 7 Kasım'a kadar 186 gün sürer. 6 Mayıs'ta Hıdırellez kutlanmasının nedeni de bu takvimdir ve yeni yılın ilk günü olarak kutlanır. Cemrelerin düşmesi, kasım günlerinden Hızır günlerine, bir başka ifadeyle kıştan bahara geçisin sembollerinden biridir. Halk takvimine göre, kasım günlerinin 100. günü yani miladi takvimde 15 Şubat geldiğinde artık kış hükmünü kaybetmeye başlar. Bunu halk, 'Geldik yüze, çıktık düze' şeklinde ifade eder. Halk takvimine ve inanışına göre bu tarihten 5 gün sonra cemreler düşmeye başlar."
2018 YILINDA CEMRE TARİHLERİ
Halk takvimi ve inanışına göre, kasım günlerinin 100. gününden 5 gün sonra cemrelerin düşmeye başladığını ifade eden Oğuz, şu değerlendirmede bulundu:
"105 kasımda yani 20 Şubat Salı günü ilk cemre havaya düşecek ve havadaki bütün kışı yere indirecektir. 112 kasımda yani 27 Şubat 2018 Salı günü ikinci cemre suya düşecek ve suları ısıtıp buzları çözecektir. 119 kasımda yani 6 Mart 2018 Salı günü üçüncü cemre toprağa düşecek ve toprağı ısıtıp kardelen, öksüz oğlan, çiğdem veya nevruz gibi ilk kır çiçeklerinin çıkmasını sağlayacaktır."
Halk takviminin cemreyle ilişkili atasözleri
Prof. Dr. Oğuz, tabiatı gözlemleyen halkın bu konuda birçok atasözü ürettiğini belirterek, "Ağustos soğuya soğuya kışı getirir, şubat ılıya ılıya yazı getirir" gibi atasözlerinin cemrelerle başlayan ısınmaya yönelik bir gözlemin sonucu olduğunu aktardı.
Geceyle gündüzün eşitlendiği 21 Mart'tan yani "nevruz"dan sonra gündüzlerin uzamaya başladığını söyleyen Oğuz, şunları kaydetti:
"Halk, 'Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır' diyerek cemrelerin yaz için yeterli olmadığını gözleme dayalı olarak ifade eder. 'İstersen yazı, bekle Hıdırellez'i' atasözü veya 'Mayıs ayı gelende dağlarda kar olur mu?' türküsü halkın tabiata yönelik bu gözleminin bir sonucu olarak karşımıza çıkar. Nitekim bizim 'bahar bayramı' olarak tanıdığımız Hıdırellez, aslında halk takviminde cemrelerin düşüşünden başlayarak kışın ve eski yılın bitişinin, yazın ve yeni yılın gelişinin kutlanmasıdır."
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.