Müftü Sürgeç: ‘’Vatansızlık; Karaya Vuran Aylan Bebek’tir’’

Kahramanmaraş İl Müftüsü Celal Sürgeç Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu daveti üzerine Kıraathane de Platform üyeleri ile bir araya geldi.

Platform üyesi Dernek Başkanların katılımı ile gerçekleştirilen program da İl Müftüsü Celal Sürgeç Birlik ve Beraberlik üzerine bir konuşma gerçekleştirdi.

Müftü Celal Sürgeç’in Konuşmasından satırbaşları:

Organize Olmamız Bir araya gelmemiz Lazım

Bedir savaşında Müslümanlar iman etmişlerdi, inanmışlardı. İman ve organize birleşince sonuç zafer olur.

Ama Uhud harbine geldiğiniz zaman iman eden o insanlar organize olmuşlardı, herkes görevini biliyordu. Daha sonra okçular organizeyi bozukları için sonucu hepimiz biliyoruz. Organize olan birliklere biz cemaat diyoruz. Hedefi aynı, ideali aynı, yönü aynı olan insanlar birliğine cemaat denir. Biz cemaat olmak mecburiyetindeyiz. Kuran’ı Hâkim de Ali İmran suresinin 102 ayetinde: ‘’ Allah’ın ipine hep beraber sarılın.’’diyor. Hep beraber sarıldığımız zaman, asıl o zaman Cenabı Hakk’ın iradesi o zaman gerçekleşir.

Bazı Şeyler Bize Emanettir

 Bu emanetlere riayet etmemiz, dikkat etmemiz ,hakkını yerine getirmemiz lazım. Efendimiz (s.a.v) : ‘’Emanet e riayet etmeyenin imanı yoktur.’’ diyor.

‘’Ahdine vefa etmeyenin de dini yoktur.’’ Diyor.

Yüce Dinimiz Bize Emanettir

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki Osmanlı devleti yıkıldıktan sonra bir takım güçler, kurgular ve operasyonlar düzenlediler. Ve bu operasyonların birçoğu din üzerine oldu. Pakistan’ı ve Yemen’i görüyoruz.

Kimse kimseyi ötekileştirmemeli, bu inanmıyor diye ötekileştirmemek gerekiyor. Birinci emanetimiz dinimiz. Dinimiz üzerinde çok fazla oyunlar oynanıyor. Bunlara çok dikkat etmemiz lazım.

Dinin iki temel kaynağı vardır. Hiçbir hocanın, hiçbir müftünün, hiçbir hoca efendinin, hiçbir şeyhin, hiçbir cemaat liderinin; hayatı, eylemleri, söylemleri dinin hakikati değildir, sadece yorumlarıdır.

İşte millet herhangi bir fanini;, hayatını, eylemlerini, söylemleri ve hareketlerini din diye görürse bu ülke 15 temmuzlara gelir. Hakikatin kendisi, Allah’ın kitabıdır ve o kitabın referans gösterdiği Peygamber Efendimizdir (s.a.v). Dinimizi elimizden almaya çalışıyor, buna müsaade etmeyeceğiz. Dinin sahibi Allah’tır.

İkinci Emanetimiz Şu İçinde Yaşadığımız Topraklarımızdır 

Gerçekten vatan olmadığı zaman biz dinimizi yaşayamayız. Vatan olmadığı zaman namusumuzu da muhafaza edemeyiz. Vatanımız olmadığı zaman şerefimiz haysiyetimiz de gider.

Toprağı yaşatmak için bulunduğunuz yer Vatan dır.Eskiler der ki : ‘’ Canla döşenmiş bir arasa da vatan: kanla karılmış bir harç ile demiri iskeletten, tuğlası etten canla döşenmiş bir arsadır. ‘’ Vatanı biz böyle biliyoruz.

Vatansızlık ne demektir derseniz. :

Kıyıya vuran Aylan bebektir.

Futbol holiganları tarafından yerlere bozuk para atılıp çok affedersiniz şınav çektirilen Suriyeli kadınlar demektir.

İzzetsizliktir, onursuzluktur.

Üçüncü Emanetimiz ise Milletimizdir

Bu topraklara kendini ait gören herkes bizim milletimizdir. Bu coğrafyaya gönül bağlayan dünya da ki tüm insanlar bizim milletimizdir.

Ayrım gayrım etmeden, dışlamadan, birbirimize sahip çıkacağız.

Biz birbirimize düştüğümüz an, bundan çok mutlu olan dış mihraklar, insanlar olduğunu unutmayın.

Biz birlikte mutlu olacağız ki mutlu olmayı bekleyenleri mutlu etmeyelim. Milletimiz de bize emanettir.

Hak ve adalete riayet edeceğiz.

Allah’ın hakkını ve insanların hakkını korur isek işte İslam budur. İslam nedir diye sorsalar. : Kaliteli, güzel, mert insan yetiştirme projesidir derim.

Emanetlerimize sahip çıktığımız sürece bu topraklarda kimse birliğimiz bozamaz. Allah’ım birliğimizi ve beraberliğimizi daim eylesin.