ÖĞRETİM ÜYESİNDEN MEZUN OLACAK ÖĞRENCİLERİNE SON SINAVINDA ‘VEDA MEKTUBU’
Erzurum Atatürk Üniversitesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Besim YILDIRIM, mezun olacak son sınıf öğrencilerine yaptığı final sınavında hem mesleki anlamda ders verdi hem de veda mektubuyla öğrencilerini duygulandırdı.
ÖĞRETİM ÜYESİ YILDIRIM ÖĞRENCİLERİNE YAPTIĞI SON SINAVDA TEK BİR SORU SORDU
Sınav kağıdına yazdığı ‘Veda Mektubu’nu öğrencilerinden haberleştirmesini isteyen Yıldırım, tek bir soru sorarak öğrencilerine hem sınav yaptı, hem de veda ederek duygulandırdı.
Öğretim Üyesi Yıldırım’ın sorduğu soru şöyle; ‘Aşağıda Atatürk Üniversitesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Besim Yıldırım’ın gazetecilik son sınıf öğrencilerine yaptığı veda açıklamasının metni yer alıyor. Sizlerde fakülte gazetesinin muhabirleri olarak, aşağıdaki metni fakülte gazetesine uygun bir şekilde haberleştiriniz. Haberinizde başlık kullanmayı ihmal etmeyiniz.’
Sınav kağıdında öğrencilerine seslenen Yıldırım; ‘Değerli arkadaşlar, bugün yaptığım sınavla dört yıldır sürdürdüğümüz birlikteliğimiz resmi olarak sona eriyor. Dört yıl boyunca girdiğim derslere ilişkin değerlendirmeleri daha sonra yapacağım, ancak şimdi daha genel anlamda birkaç şey söylemek istiyorum.’ dedi.
MEKTUBUNA BAŞLARKEN ÖĞRENCİLERİNDEN ÖZÜR DİLEDİ
‘’Öncelikle bir öğrencinin ‘düğünü’ olarak ifade edilen mezuniyet töreni ve balonuza katılamadığım için üzgün olduğumu belirterek, hepinizden ayrı ayrı özür diliyorum’’ diyen Yıldırım; ‘belki fiziki olarak orada yoktum ama kalbim sizlerleydi bundan emin olabilirsiniz’ dedi.
‘’Akademik hayatım boyunca bütün öğrencilerimin olduğu kadar sizin de ayrı bir yerinizin olduğunuzu vurgulamak isterim’’ diyen Yıldırım, öğrencilerine yazdığı Veda Mektubunda, öğrencilerinin hem sivil hayatlarında hem mesleki hayatlarında işlerine yarayacak tavsiyelerde bulundu.
GAZETECİLİK BİR KARAKTER İŞİDİR
Mektubunda öğrencilerine nasihatler veren Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yıldırım şunları paylaştı:
‘Hepinizin gazeteci olmayacağını kestirebiliyorum. Ancak hangi mesleği icra ederseniz edin dürüst olmaktan vazgeçmeyin. Hele ki gazeteciliğin dürüstlük konusunda çok daha hassasiyet gerektiren bir meslek olduğunu hatırlatmama gerek yok sanırım. Hemen her derste vurguladığım gibi ‘gazetecilik karakter işidir’. Zira kasıtlı ya da kasıtsız vereceğiniz yanlış bir haberin bir insanın ölümünden tutunda toplumsal acılara, hatta yanlış tarih yazımına neden olabileceğini unutmayın. Sorumlu ve etik haberciliği yaşam tarzınız haline getirin. Öfkeniz pişmanlıklara, merhametiniz adaletsizliklere yol açmasın. Velhasıl içinizdeki iyi çocuğu her zaman uyanık tutun.
Asıl hayatın okul bittikten sonra başlayacağını farketmişsinizdir. Benim size hakkım helaldir, sizde hakkınızı helal ediniz. Bundan sonraki yaşamınızda başarılar dilerim. Fikriniz hür, kaleminiz güçlü olsun.’
SINAV KAĞIDININ BİR ŞAKA OLDUĞUNU ÖĞRENİNCE ŞOK OLDUK
Sınavda böyle bir şeyi beklemediğini söyleyen Gazetecilik son sınıf öğrencisi Harun Polat, şunları aktardı.
Bütün bir sınıf, hatta geceli gündüzlü bütün arkadaşlarla hocamızdan gündem soruları ve yine gündeme dair ekonomi haberi yazmamızı isteyeceğini düşündük. Nitekim öyle de oldu. Sınavın ilk 15 dakikası soruları cevaplandırdığımız sırada gözetmen hocanın veda mektubu kağıtlarını dağıtmasıyla şok olduk. Dağıttığı ilk sınav kağıdının bir şakadan ibaret olduğunu bizleri bu şakayla mezun etmek istediğini iletmişti gözetmen hocaya.
Veda mektubunu okurken bizlere olan öğütleri ve hakkımızı hem kendisine hem de birbirimize helal etmemizi istemesi ben dahil mezun olacak bütün arkadaşları duygulandırdı. Hem vedasını okuyorsunuz hem de vedayı bir haber metnine dönüştürmek zorundasınız. Bir kaç dakika sessizliğe boğulduk. Sonuçta koskoca 4 yıl hocamızın tasvirleriyle tekrar hatırımıza geldi. Öyle sanıyorum ki haberi yazarken aramızdan ağlayanlar dahi oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.