Tarihçi Mehmet Işık Pazarcık’ta Çanakkale’yi anlattı
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve Pazarcık Belediyesi tarafından ortaklaşa düzenlenen 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Programları kapsamında Pazarcık Belediyesi konferans salonunda ‘’Çanakkale Geçilmez ve Çanakkale’nin Maraşlı Şehitleri’’ adlı konferans düzenlendi.
Konferans’a Pazarcık Belediye Başkanı Yakup Hamdi Bozdağ, Kahramanmaraş Kültür Turizm Şube Müdürü Mustafa Semerci ve Pazarcık’ta görev yapmakta bulunan Mehmetçik’ler katıldı. Pazarcık Halkının yoğun ilgi gösterdiği program Pazarcıklı Şair Arif Sarıtürk’ün kaleme aldığı Çanakkale şiiri ile başladı.
Pazarcık Belediye Başkanı Yakup Hamdi Bozdağ konuşmasında, ‘’ 15 Temmuz Destanı Daha Büyük Destandır.’’ dedi.
Pazarcık Belediye Başkanı Yakup Hamdi Bozdağ konuşmasında şunlara değindi.
‘’ 1915 yılında bizim nüfusumuz 8 milyon 300 bin nüfusa sahip, koca ihtilaf devletleri bitmiş tükenmiş hasta adam Türkiye’yi küçük bir lokma olarak görüyor. Rahatlıkla 3-5 gün içerisinde bitiririz, orada çayımızı da içeriz diyor. Ama öyle bir orduyla öyle bir milletle karşı karşıya kalıyor ki bunu da hatıralarında özellikle söylüyorlar. Şu yakın zamanda hendek savaşlarını gördük. Çanakkale de 8 metre siperlerle kınalı kuzlar 1-15 yaşında ki İstanbul’dan gelen Galatasaray Lisesi ve Kabataş Lisesi öğrencileri ile şehit olmak için kalkıp okullarından sınıflarını terk edip oraya bu vatan topraklarını korumak için canını feda etmeye gittiler. Gözünü kırpmadan ölüme giden bir millet dünya da var mı? Gerçekten Türk Milletinin dışında ikinci bir millet yoktur. Churchill aynen şöyle diyor, ‘’ Biz Türklere yenilmedik. Türklerin Allah’ına yenildik.’’
Allah nidaları ile savaşan bir milletiz.
15 Temmuz Destanı Daha Büyük Destandır
‘’Başkan Bozdağ, konuşmasında bana soracak olurlarsa 15 Temmuz destanı daha büyük bir destandır. Niye derseniz 80 milyon nüfus 102 yıl önceki durumları şimdi ki dutumu bir kıyaslayın. Şimdi ki teknolojiyi kıyaslayın. Bizler o zaman sadece çakaralmaz tüfeğimiz, birde imanımız ve itikadımız var.
Kendi içimizden görünüp, Mehmetçik üniforması altında hainler vardı. Kendi silahımızla ilk kez TBMM bomba yağdırdılar. Özellikle külliye de bir genç kızımızın; bunu Başbakan Yardımız Veysi Kaynak Bey anlatmıştı. Bir genç kızımızın başı gövdesinden ayrılıyor, tankın topu ile. Bir genç kızımız şehir oluyor. Başını bulamıyorlar. Bir 15 gün sonra başını külliyenin çatısında buluyorlar. Böyle bir milletin mensubu olmamız şeref duymanıza haktır.
Bir anne baba olarak, nesillerimize tarihimizi anlatmakla mükellefiz. 15 Temmuzu unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu programların önemini bir kez daha belirterek, sayın hocam birazdan sizlere daha iyi bir şekilde anlatacaktır.’’
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı Salonu Coşturdu.
Başkan Yakup Hamdi Bozdağ’ın konuşması sonrasında Mehteran Takımının gösterisi ilgiyle izlendi ve söylenen eserlere salon büyük coşkuyla eşlik etti.
Çanakkale Kahramanları’nın Hayatı Sizlere Işık Olacak
Tarihçi Yazar Mehmet Işık konuşmasında; ‘’ 1856 yılında biz Avrupa birliğine dâhil olduk. Paris Antlaşması ile birlikte. Bizi ne zaman aralarına almak istedilerse ikiyüzlü Avrupalı’lar hep hasta adamın üstüne çöktüler. Bu hep böyle oldu. Daha geçenler de Holanda’da yaşadık. Ne oldu? Yine aynı oyun yine aynı tezgâh. Ama biz 15 Temmuz ile birlikte artık ‘hasta adam yok’ dedik.
Bu Millet, Bu Ülke; Dünya’nın Vidanıdır!
Gençler size söylüyorum. Kendi düşmanı bile olsa aman dileyene kılıç çekmez. Bu millet böyle bir millettir.
Dönemin Teşkilat-ı Mahsusa’nın başı olan Hüsamettin Ertürk; Karadeniz’in ağzına Ruslar mayın döşediler, onu oradan söküp toplayacağız, onları Çanakkale boğazına döşeyeceğiz.’’ Diyor kayıkçılara.
Evet, 26 mayını topladılar. Altın’dan Elmas’tan daha değerli 26 mayın. Biz Dünyanın vicdanıyız, merhametiyiz.
Biz Macaristan’ı 300 yıl boyunca idare ettik. Verdiği vergi 40 milyon altın, harcadığımız 200 milyon altın. Bizim geçmişimizde soykırım yoktur. Bizim geçmişimizde asla sömürgecilik yoktur.
18 Mart Öncesinde gelenler şöyle diyordu; ‘’ Gideceğiz İstanbul’a varacağız o İstanbul’a, boğazda beş çayını içeceğiz. Karaköy de Galata da içkiler içeceğiz. Türk kızları bize rakı sunacak.’’
Rakı içeceğiz diyor. Çünkü Türk içeceğiz ya oradan öyle bir atıfta bulunuyor kendince. Ve hatta kendi paralarını da bastırmışlar. Fransız General haber yollamış, Ermenilere, Rumlara; İstanbul’a geldiğimiz de beyaz bir at hazırlayın, Türk kadınlarını da getirin bana çiçek sunacaklar. Tıpkı Fatih’in İstanbul’a Fatih’in girişi gibi… Hani o dönem de Rum Kızları Fatih’e bizi öldürmeyin diye çiçek vermişlerdi ya. İşte Fransız Generalin de hayali bu.
Bunların içi hep fesat.
Biz asla gideceğiz, şunu bunu yapacağız dememişiz Tarih boyunca, gittiğimiz yerde zulmü son koymak için gitmişiz.
Tarih iyi okumak ve iyi öğrenmek gerek. Yıllarca unutulan Kahramanlarımızın hayatı siz değerli öğrenciler kardeşlerimize ışık olacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.