Yeryüzünün kaybolmuş çocukları Türkleri bulma vaktidir!

Yeryüzünün kaybolmuş çocukları Türkleri bulma vaktidir!
Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu Salı konuşmaları etkinliğinde Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu’nun konuşmacı olarak katıldığı “"Gönül Sultanı ve Aksiyon Adamı Hoca Ahmet Yesevi’’ isimli konferans düzenlendi. 

Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu Salı konuşmaları etkinliğinde Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu’nun konuşmacı olarak katıldığı “"Gönül Sultanı ve Aksiyon Adamı Hoca Ahmet Yesevi’’ isimli konferans düzenlendi. 

Konferansın açılış konuşmasını yapan Tarih Kültür ve Turizm Platformu Başkan Yardımcısı Şaban Kaptanoğlu ‘’ Tarih ve Kültür Platformu açısından çok ehemmiyetli bir konu olarak görülmüştür. Bu konu hakkında Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu hocamız Hoca Ahmet Yesevi hakkında konuşmasını yapacaktır. Kaybedilen değerlerimizi anlamak ve yaşamak için tüm katılımcı üyelerimize teşekkür ederim’’ dedi.

ibrahim-gulsu.jpg

Gönül Sultanı ve Aksiyon Adamı: Ahmet Yesevi

Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu Hoca Ahmet Yesevi hakkında kısa bir biyografi bilgisi verdikten sonra; ‘’Ahmet Yesevi ve İmam-ı Maturidi, bu milletin İslam Şuurunun iki önemli mimarıdır. Ahmet Yesevi:’’ kal ehli değil hal ehli’’ dir. Yani ‘’Konuşan değil, yaşayan’’dır. Konuşmamız da bu cümle üzerine olacaktır.’’ dedi.

Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu’nun konuşması şöyle devam etti.   

Yesevi Tekkesinde; yani mektebinde sadece oturan, konuşan biri değil; hayatın içerisinde sürekli üreten, insan yetiştiren, halkı eğiten,; her yönüyle donattığı alperenleri ( gönül ve eylem adamı), gönlü sultanlarını dünya coğrafyasına gönderen ; Keşmir, Hindistan, Kafkas’lar, Balkanlar ve Anadolu’nun İslamlaşmasına öncülük eden Aksiyon ADAMI. Yesevi: ‘’ gök çadırınız, güneş tuğunuz olsun.’’deyip, dünyayı avuçlama sevdasıyla yetiştirdiği erenleri, gönül fethine hazırlamış, barış güvercini gibi dünyanın birçok bölgesine uçurmuştur.

ibrahim-gulsu-2.jpg

Yesevi’de tasavvuf: hareket, dinamizm, dirilik demektir. İki günü birbirine eşit Mamak, demektir. Yesevi’ye göre Dünya, ahretin tarlasıdır.

Türk-İslam coğrafyasının Manevi Mimarı, bu coğrafyanın ehli sünnet akidesine bağlı kalmasını İmam-ı Maturidi ile sağlamıştır. Mutasavvıf ve İrfan ehli Yesevi, Türkleri; Budist, Şamanist, Manihesit, Şii ve İran kültürünün, Rafiziliğin, Moğol Pağanizminin baskısından kurtaşmış; İslam’ın Türkler arasında yayılmasına neden olmuştur. Ahmet Yesevi, İmam-ı Maturidi ile Türk Toplumunun İslam Anlayışına Bir Üslup Kazandırmıştır. Bu üslubu Anadolu’ya, Balkanlar’a taşıyan bu coğrafyanın ehli sünnet çizgisinde Türkleşmesini, İslamlaşmasını sağlayan; Yesevi dervişleri, gazileri, erenleri olmuştur.

Yunus’ta, Hacı Bektaş’ta Ahmet Yesevi’yi, Ahmet Yesevi’de de onları görmek mümkün. Çünkü gönül ehli için ‘’Hikmet’’ ortaktır. Bu üç sultanın şiirleri iç içedir. Ahmet Yesevi, Hacı Bektaş’ta edep olmuş; insanlara eline, diline, beline sahip olmayı öğütlemiş; Anadolu’ya Yunus olmuş köy köy dolaşmış, Balkanlar’da Sarı Saltuk olmuş; önce gönüller, sonra ülkeler fethetmiş.

ibrahim-gulsu-3-.jpg

İran Şovenizminin, Arap Asabiyetinin (Akraba Ve Kavme Düşkünlük – Emevi Abbasiler) Mısır Selefiliğinin Baskısı Altında Bulnana Bu Coğrafya Tekrar Maturidi Ve Yesevi Ruhuyla Ehli Sünnetin Omurgası Olmalı. İslam Coğrafyası Bugün Buna Çok Muhtaç.

Yeni Ahmet Yesevi’ler insanlığın da kurtuluşuna vesile olacak. İslam Coğrafyası’nın ayağa kalkması gerek. Özellikle de yeryüzünün kaybolmuş çocukları Türkleriİ bulma vaktidir.

Türk-İslam coğrafyası’nın çıkmazı ; ‘’iman etmek’’teki muradın aksiyon, dinamizm olduğunu akletmemesi. Aklı ötelemesi. ‘’İman etmiş’’ insanı ataletten, durgunluktan kurtarıp, aksiyon adamı; dava adamı haline getirmemesidir. Hayatta karışılığ olan şey dindir. Dinini pratiği hayattır. Hayat, bilgi değil, eylemdir. İman; eylemdir, harekettir.

Ahmet Yesevi bir mektep. Edep mektebi, irfan mektebi. Yunus Emre’nin ifadesiyle; ‘’ İlme ettim talep, illa edep illa edep.’’ Tarikat ilminin irfanın özü edeptir.

Mümin güvenilir insan, mümin izzet sahibi, hikmete, irfana talip. Kal ehli değil, hal ehli olmak için Yesevi’yi tanımalıyız.

Ülkemizde ve İslam Dünyasında Dili Bilgili, iyi öten ‘’kal ehli’’ çok. ‘’Hal ehli’’ olan çok az. ‘’Hal ehi’’ olmak; içe,ruha,öze, yaratılış gayemize dönmektir.

Ruh derinliği,Basiret, Feraset, Allah bilmediklerinizi size öğretir.  Zihin işgali. Bilgi kaynaklarımız işgal altında Oryantalizm, Misyonerlik, Ahlakİ, ticari tablo: Güvensiz bir toplum, dünyanın gerisinde bir eğitim, uyuşturucu, cinayet, intihar…

Hastanesi, hapishanesi, adliyesi büyük bir toplum. Bunları sorgulamadan Ahmet Yesevi’yi anlatmal… Ne az düşünüyoruz? Dün dünde kaldı. Müslüman bugün Dünya’ya ne söylemeli.

Kandisi Olmayan Başkası Olur

Yesevi, ‘’Hal ehli’’ (İslamı ruhunda yaşayan) insanlar yetiştiren bir mektep kurdu. Divan-ı Hikmeti’ndeki; ruhu olgunlaştıran, nefsi dizginleyen, yaratılanı Yaradan’dan dolayı seven, insanı aziz bilen dizeleriyle halkı eğitmiştir.

‘’Hikmet’’in talibi olmak; hakikatin, aklın, idrakın talibi olmaktır. Zira, hikmet ve hakikat çizgisinde ‘’değeri’’ olmayan insan değersizdir. Tüm değerlerin de kaynağı Mutlak Hakikat ve Sünnettir. Cenneti konuşmak yerine yeryüzünü cennete çevirmek gerekir.

Allah’a kul, Peygambere ümmet olma Ahmet Yesevi’de bir aşktır, vecdir, sabırdır, şükürdür, gıdadır, keyiftir.

Yesevi, halkın ve hayatın içindedir. Tasavvuf ehlinin muhakkak bir mesleği, bir işi olmalı. Kendi emeğinin ekmeğini yemeli, der. Kendisi de tahtadan kaşık, kepçe yontar onunla geçimini sağlardı.

Bir dörtlüğünde;

‘’ Gönül vermez dünyaya,

El uzatmaz harama,

Hakkı seven aşıklar

Helalinden yemişler.’’der.

Gönül eri Yesevi, alçak gönülülğü de:

‘’İnsan odur, fakir olup yolda yatsa,

Toprak gibi alem haklı basıp geçse.’’ dizeleriyle ifade eder.

Peygamberimiz (s.a.s) buyurur ki ; ‘’ ülemanın şerlisi ümeranın ayağına gidendir. Ümeranın hayırlısı ülemanın ayağına gidendir.’’

Yesevi devlet adamlarına yakın olmamış, onlardan gelen altınların ( Sultan Sencer gibi) tamamını fakirlere dağıtmıştır. Gerçek aşıkların serveti olmaz. Onlar, her ne bulursa olanı halka verir. Gönül erleri infak etmenin gerçek özgürlük olduğuna inanır.

Eğitimci Yazar İbrahim Gülsu konuşmasını şu sözlerle tamamladı.

‘’ Peygamberlerin gerçek varisleri gönül sultanlarından biri olan Ahmet Yesevi’yi rahmetle anıyoruz.’’

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.