YEŞİL ÇAYIN FAYDALARI SAYMAKLA BİTMİYOR
Anlatılan hikayeye göre bir yeşil çay yaprağı Çin imparatorunun önünde kaynayan suya düşmüş ve sonra bölgenin en popüler içeceği haline gelmiş.
Bundan 5000 yıl sonra, günümüzde ise yeşil çay neredeyse bir fenomen olarak tüm dünyada kolesterolü düşürmekten diş sağlığına pek çok farklı sorunun tedavisi amacıyla kullanılmakta. Tahmin edebileceğiniz gibi en popüler kullanımı da kilo vermeyi hızlandırmak için.
Son 15-20 yılda yeşil çayın faydaları üzerine yapılan araştırmalar daha çok kanseri engelleme ve kanser hücrelerinin yayılımını yavaşlatmadaki etkisi odaklı olmakla birlikte bazı bilimsel araştırmaların kolesterolü ve tansiyonu düşürdüğü, şeker hastalığından koruduğu, yağ yakılmasına yardımcı olduğu ve bunamayı yavaşlattığı yönünde sonuçları bulunmaktadır.
Güçlü bir antioksidandır
Kansere karşı koruma sağlar
Kötü kolesterolü düşürür
Kalp sağlığına iyi gelir
Kan basıncını düşürür
Diş çürüklerini önler
Diş eti hastalıklarına karşı koruma sağlar
Metabolizmayı hızlandırır
Kilo vermeye yardımcı olur
Bağışıklık sistemini güçlendirir
YEŞİL ÇAY NASIL HAZIRLANIR?
Yeşil çayı hazırlamak için diğer bitkisel çaylardan daha farklı bir yol izlemeniz gerekmiyor. Bir fincan çay için bir çay kaşığı (5 gr) kurutulmuş yeşil çay yaprağı yeterli olacaktır. İyi su kullanmanız çayın tadını çıkarabilmeniz açısından önemli. Suyu kaynatın, ocağı kapatın ve 4-5 dakika bekleyin. Kabarcıklar azaldıktan ve su biraz soğuduktan sonra bardağın üzerine süzgeçle yerleştirdiğiniz yeşil çayın üzerine dökün. 2-3 dakika bekletin, daha uzun bekletirseniz çayın tadı biraz acı olabilir. Dikkat etmeniz gereken nokta ise su tam kaynar haldeyken bardağa boşaltmamak, çünkü yeşil çay en iyi 80-85 derece suyla demlenir.
YEŞİL ÇAYIN SAĞLIĞA FAYDALARI
Büyük ölçekli insan gruplarıyla yapılan araştırmalar yeşil çayın kansere karşı kullanımı ve kalp sağlığına faydaları alanında umutlandırıcı sonuçlar vermektedir. Ancak bu araştırmaların çoğunluğu yeşil çayın günlük olarak kullanıldığı Asya ülkeleri kaynaklıdır. Bu da araştırmaya katılan insanların daha fazla balık tüketmesi ve yemeklerinde soya kullanması nedeniyle batı toplumlarından farklı sonuçlar elde edilebileceği ihtimalini ortaya koymaktadır. Bilim çevrelerinin birleştiği ana nokta ise yeşil çayın güçlü antioksidan etkisiyle, çeşitli hastalıklara ve var olan hastalıkların yayılmasına neden olan serbest radikalleri temizlemesi.
Yeşil Çay ve Zayıflama: Yeşil çayın zayıflama üzerine etkisi konusunda yapılan araştırmaların yeşil çayın açlık hissini bastırdığı, metabolizmayı hızlandırdığı ve güçlü antioksidan etkisiyle yağı parçalayarak birikime engel olduğu yönünde sonuçları bulunmaktadır. Özellikle bel bölgesindeki yağlanmayı engelleyen yeşil çay bu sayede kalp krizi riskini de azaltmaktadır. Tabii kilo vermek için yeşil çay tek başına yeterli değildir. Etkisini arttırabilmek için düzenli egzersiz yapmak ve tüketilen kalorilerin kontrol edildiği bir beslenme programını takip etmek gereklidir.
Hipertansiyon ve Yeşil Çay: Böbrekler tarafından salgılanan ve hipertansiyonun ana nedenleri arasında yer alan anjiyotensin dönüştürücü enzimin (angiotension converting enzyme – ACE) etkileri yeşil çayla hafifletilebiliyor. Buna bağlı olarak kan basıncı normal seviyelerinde seyrettiği için kalp krizi ve inme riskini düzenli yeşil çay tüketimi ile azaltmak mümkün. Hayvanlar ve insanlar üzerinde yapılmış ve yayınlanmış bu araştırmalarda yeşil çay çay olarak değil yeşil çay özü olarak kullanılmış.
Kolesterol ve Yeşil Çay: Damar tıkanıklığına yol açan LDL kolesterolün birikmesini engellemeye yardımcı olan yeşil çay aynı zamanda tromboz olarak bilinen anormal kan pıhtılaşması nedeniyle görülen damar tıkanıklığı riskini de azaltıyor.
Yeşil Çayın Antioksidan Etkisi: Yeşil çay içinde bulunan bir antioksidan olan kateşin DNA hasarı, kanser, kan pıhtılaşması ve ateroskleroz gibi ciddi hastalıklara katkıda bulunan serbest radikallerin temizlenmesini hızlandırıyor. Bu antioksidanlar yeşil çayda daha konsantre çünkü yeşil çay yaprakları siyah çaya göre daha az işleniyor.
Kanser ve Yeşil Çay: İnsanlar üzerinde yapılan araştırmalar günde 2 bardak yeşil çay içmenin kanser gelişimini engellediğini ortaya koymaktadır. Ancak bu çalışmaların sayısı henüz yetersiz olarak kabul edilmektedir.
İlk çalışma; 1. ve 2. evre göğüs kanseri olan 500 Japon kadın üzerinde yapılmıştır. Çalışma sonucuna göre ameliyat öncesi ve sonrası arttırılan yeşil çay tüketiminin kanserin nüks etme oranını düşürdüğü belirlenmiş.
Çin'de yapılan bir diğer araştırmada ise yeşil çay içmenin mide kanseri, yemek borusu kanseri, prostat kanseri, pankreas kanseri ve kolorektal kansere yakalanma riskini azalttığı sonucu elde edilmiş.
Son olarak, günde 2 bardak yeşil çay tüketmenin akciğer kanserine yakalanma riskini %18 oranında azalttığı bu alanda yapılan 22 çalışmanın sonucu olarak belirlenmiş.
Diş Sağlığı ve Yeşil Çay: Diş çürümesinin ana nedeni olan diş yüzeyinde biriken ve plak tabakası oluşturan bakterilerin düzenli yeşil çay tüketimiyle azaltılabildiği çeşitli araştırmaların sonucu olarak bilimsel dergilerde yayınlanmıştır. Yeşil çay bakteri birikimini engellediği gibi diş eti hastalıklarıyla mücadelede etkin bir yöntem olarak yıllardır kullanılmaktadır.
YEŞİL ÇAYIN TARİHİ
Yeşil çay bu kadar popüler olunca tarihi ile ilgili efsanelerde de artış yaşanmakta. Bazı kaynaklarda yeşil çay yaprağının yaklaşık 5000 yıl önce kaza sonucu kaynayan suya düştüğü belirtilirken bu kaynayan suyun sahibinin Shen Nung adlı Çin İmparatoru mu yoksa Shien Non Shei adlı bir köylü mü olduğu kesin değildir. Belki de yeşil çayın ilk kullanılmaya başlanması tamamen farklıdır ancak görünen o ki bunu net olarak bilemeyeceğiz.
Eski çağlarda Çin'de sadece yeşil çay kullanılıyordu. Yeşil çayın yarı fermente edilmesiyle üretilen Oolong çayı ve tam fermente edilmesiyle üretilen siyah çay çok sonradan keşfedildi. O dönemde sadece taze yeşil çay yaprakları ve kaynar su kullanılıyordu.
MS. 600-900 yılları arasında, Tang hanedanı zamanında "Lu Yu" tarafından yazılmış olan "Cha Jing – Klasik Çay" adlı kitap yeşil çayın tarihi hakkında en detaylı bilgilerin bulunduğu kaynaktır. Bu kitapta dönemin çay evleri hakkında bilgi verilmekte ve en iyi çayın nerelerden satın alınabileceği anlatılmaktadır.
800'lü yıllarda Japonya'da kullanılmaya başlanan yeşil çay Sencha, Matcha ve Bancha gibi ünlü Japon çaylarının kaynağı olarak gösterilmektedir. Yeşil çayın Avrupa kıtasına gelişi ise MS 1600 yıllarıdır.
Günümüzün en popüler içecekleri arasında alan yeşil çay dünyada sudan sonra en çok tüketilen içecektir.
Yeşil Çayın Yan Etkileri
Kalp sorunları, yüksek tansiyon, böbrek sorunları, karaciğer sorunları, mide ülseri ve anksiyete başta olmak psikolojik bozuklukları bulunanlar yeşil çay tüketmemelidir. Anemi, diyabet, glokom veya osteoporoz hastalıkları olan kişiler yeşil çay içmeden veya ekstresini kullanmadan önce mutlaka bir doktora danışmalıdır. Hamile ve emziren kadınlar da yeşil çay içmekten kaçınmalıdır. Aşırı yeşil çay tüketimi sinirlilik, uykusuzluk, kalp çarpıntısı, baş dönmesi yaratabilir. Kafein içerdiğinden bazı kişilerde bulantı, kusma, ishal, baş ağrısı ve iştah kaybına neden olabilir.
Yeşil çay aşağıdaki ilaçlarla etkileşime geçebilir ve etkilerini arzu edilmeyen boyutlarda azaltabilir veya yükseltebilir. Bu ilaçları kullanıyorsanız yeşil çay içmeye başlamadan önce doktorunuza danışmalısınız.
Kalp ritmini düzenleyen ilaçlar
Beta-lactam antibiyotikler
Diazepam (Valium) ve lorazepam gibi anksiyete ilaçları
Yüksek tansiyon ve kalp ilaçları
Kan inceltici ilaçlar ve aspirin
Kemoterapi ilaçları
Clozapine (Clozaril)
Ephedrine
Lityum
Bazı antibiyotikler
Doğum kontrol hapları
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.