Dün akşam Başkonuş yaylasındaydık.

Kahramanmaraş’ın tanıtımında büyük emeği olan kentimizin tek televizyonu Aksu Tv geleneksel hale getirdiği basın mensuplarına verdiği iftar yemeğinde bir araya geldik.

Başkonuş Yaylası, yüreği memleket için atan Hukukçu, İnşaat Mühendisi, yazar Serdar Erdoğanyılmaz tarafından işletilmeye başladığı günden bu yana kentin tanıtımı için marka bir yer haline geldi.

Maddi- manevi yıllardır emek veren Serdar Erdoğanyılmaz bayrağı oğlu işletmeci Serhan Erdoğanyılmaz’a bıraksa da her ayrıntıyı takip ediyor, misafirlerin üzerine titriyor.

Serhan Erdoğanyılmaz aldığı iyi bir eğitim ve yabancı dili ile birkaç yıla kadar Başkonuş Yaylası uluslararası bir yer haline getirecek. Ben buna inanıyor ve destekliyorum.

Aksu Televizyonu Genel Müdürü Cüneyit Beyit yardımcısı Erol Öner ve diğer yetkililerin, çalışanların tam kadro hazır bulunduğu gece çok güzel geçti.

Kahramanmaraş’ta basın mesleğine emek veren ve içinde bulunan herkesin davet edildiği iftar yemeğinde eski günler yad edildi. Türkoğlu ilçemize düşen şehit ateşi nedeniyle biraz buruk geçen gecede Cüneyit Beyit, Erol Öner ve Serdar Erdoğanyılmaz bütün davetlilerle ayrı ayrı ilgilendiler.

Ak Parti’de basından sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hakan Dereli’ninde davetli olduğu iftarda, Mustafa Şirin, Abid Vanlı, Mehmet Fiskeci, Yener Atlı, Mustafa Karaaslan ve diğer katılımcılar birbirinden ilginç hatıralarını anlatarak gecenin güzel geçmesine katkı yaptılar.

Başkonuş yaylasının müdavimi olan yeni getirilen iki at, iki köpek ile fotoğraf çekme yarışı yaşanırken yapılan yatırımlar da dikkatlerimizden kaçmadı.

Bize güzel bir akşam yaşatan 1 Haziran’dan itibarinde dijitale geçen Aksu Tv ailesine ve Erdoğanyılmaz ailesine, çalışanlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Mutluluğun paylaşıldıkça arttığına tanık olduğumuz bu güzel gece de hafızamızda ayrı bir yer tutacaktır.

Bu duygularla Kahraman şehidimize Allah’tan rahmet dilerken Kadir gecesinin ve Ramazan Bayramının Türk İslam Alemine hayırlar getirmesini yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Konu başlığında ifade ettiğim gibi; Baki kalan bu kubbede hoş bir sada bırakabilmekmiş. Gerisi merhum Necip Fazıl'ın deyimiyle; angarya!..