Siyonist terör devleti İsrail, savaş ve insanlık suçu işlemeye devam ediyor. Filistin topraklarını işgal etmekle yetinmediği gibi 7 ekimden bu yana da soykırım yapmaktadır. İsrail'in Filistinlilere zulmü bir asırdır devam ediyor. Duracak gibi de değil. Arzu Mevud yani vadedilmiş topraklar üzerinde büyük İsrail devletini kuruncaya kadar da durmaya niyetleri yok.

Yaklaşık 100 yıl önce Hitler Almanya'da masum Yahudileri katletmişti. Şimdi Yahudiler de Gazze halkını katlediyorlar.

İsrail uçakları camileri, kiliseleri, hastaneleri, okulları, pazar yerini, mülteci kampını, yaralı taşıyan ambulansları, park yerlerini acımasızca bombalıyorlar, Gazze halkı üzerine fosforlu bombalar (kimyasal) atıyorlar.

İslam ülkeleri, sözde Filistin'e destek verir gibi duruyorlar ama İsrail ile de iş tutmaktan bir türlü vazgeçmiyorlar. Mesela Malatya kürecik'te lası bir İranlı saldırısında İsrail'i korumak için konuşlandırılan Kürecik radar üssü hala kapatılmadı. Adana İncirlik hakeza. Müslümanlar olarak bizler böyle yaparsak, Batı dünyası ne yapmaz ki?

Hitler'in Nazisi, fırınlara attıkları masum yahudiler için “fare” diyorlardı, İsrailliler de bugün Filistinliler için “hayvansı insanlar” diyorlar; onları yurtlarından çıkarmak istiyorlar. Peki ama neden? Mescidi Aksa'nın altında Süleyman mabedinin olduğunu düşünüyorlar. Filistin toprakları ve Nil'den Fırat'a kadar uzanan bölge üzerinde Büyük İsrail devleti inşa etmeyi planlıyorlar.

Batı (Amerika ve Avrupa), İsrail’e  şartsız ve koşulsuz destek verirken ve onun yaptığı her türlü terörü meşru ilan ederken Filistin halkının kendi topraklarını savunmasını terör eylemi olarak nitelendiriyor. Amerika ve Avrupa her ne kadar İsrail'e destek verse de, bu ülkelerin sağduyulu vatandaşları tepki gösteriyorlar.

Her şeye rağmen güzel şeyler de olmuyor değil. Amerika’da milyonlarca insan İsrail’in barbar katliamını protesto etmeye devam ediyorlar. Batı toplumunda Hıristiyan, müslüman, seküler-hümenist ve anti siyonist yahudiler de var. Öyle ki Amerika’da Kongre binasını dahi bastılar.

Hükümetler çıkar ve menfaatleri gereği İsrail'e destek veriyorlar.

Hamas’ın saldırısının hemen akebinde Amerika en büyük uçak gemisini Akdeniz’e gönderdi, İngiltere onu takip etti. Zalim tağut ve ayakta zor durabilen ABD Başkanı Biden hemen İsrail’e gelip desteğini bildirdi, Sadece Türkiye mücadele ediyor. O da reel politik ve işbirliğinden dolayı üsleri kapatamıyor. Filistin'e asker gönderemiyor. Oysaki Türkiye'ye geçmişte halkı Müslüman olmayan Kore'ye asker göndermişti. Filistin bizim ilk kıblemiz ve kutsal bir beldedir. Bölgenin üç din açısından da önemi büyük.

Batı toplumunun İsrail'e destek verişi, bize Kur'an-ı Kerim'deki bir ayeti kerimeyi hatırlattı: "Ey iman edenler, (muharip) Yahudi ve Hristiyanları dostlar (veliler-müttefikler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden onları kim dost edinirse, kuşkusuz onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet vermez.” (5/Maide, 51.)

İsrail gücünü, tahrif edilmiş Tevrat'tan ve Batı dünyasından alıyor. Aynı zamanda İsrail ordusu ve vatandaşları korkaktır. Eğer Batı devletleri İsrail'e destek vermemiş olsa, Filistin halkı çok kısa bir sürede İsrail askerlerini o topraklardan siler ve nefes borusunu keser. Ama bölgede sadece İsrail askerleri değil aynı zamanda para militer (paralı asker) Batı devletlerinin askerleri de savaşıyorlar. Yani Filistin'in halkı sadece İsraille değil aynı zamanda batı dünyası ile de savaşıyor. İşte bu sebeplerden dolayı Türkiye, tüm Batı dünyası'nı karşısına almamak adına İsrail'e direkt müdahil olamıyor.

İsrail’in silah ve para derdi yok, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Gazze’ye saldırının günlük maliyetinin 246 milyon dolar olduğunu söylüyor. Ne önemi var ki, ABD ve Almanya dahi tek başına bu masrafı karşılar.

Hristiyanlar da bir tuhaf. Hıristiyan Avrupa, Yahudileri “İsa’nın çarmıha gerildiğine ilişkin” inancından dolayı “Tanrı katili” kabul eder. Onlarla asla bir arada yaşamayı kabul etmezler. Eskiden Yahudiler gettolarda otururdu. Alışveriş için dışarı çıkar, hiç kimseyle fiziki temas etmeksizin geri dönerlerdi.

Seküler Avrupalılar ise kendilerini “Tanrı’nın seçilmiş halkı” olarak gören yahudilere, Fransız ihtilalinin şiarı “eşitlik” ilkesini reddettikleri için hoşgörüyle bakmazlar.

Doğru sandığımız bir yanlış algı da şu:" İsrail veya yahudiler Amerika’yı değil, Amerika İsrail’i ve yahudileri yönetiyor.

Amerika için İsrail, Arapların ve müslümanların tam ortasında iş gören haydut bir aparat, kiralık bir tetikçidir.

ABD açısından Müslüman dünyanın yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yağmalanması ve İslam Birliği’nin (İttihad- Anasır-ı İslam) kurulmasının engellenmesi için elverişli bir aparattır.

Her ne olursa olsun, sonuç nereye varırsa varsın, bir gün mutlaka Filistin özgür olacak ve o topraklardan İsrail işgali kalkacaktır.