Medeniyetler Merkezi DOĞU TÜRKİSTAN!

Mitolojik anlamda dünyanın iki temel medeniyetinden biri olarak görülen MU medeniyetinin merkezi DOĞU TÜRKİSTAN, en azından bir asırdır her türlü insan hak ve özgürlüklerinden uzak yaşamını sürdürmektedir.

Partizanca endişelerden uzakta yakın dostlarımla birlikte, yıllardır Doğu Türkistan'la ilgili bilimsel toplantılar düzenledik, televizyon programları yaptık, gazete ve dergilerde coğrafyada olanlara dikkatleri çekmeye gayret ettik. İstedik ki, Doğu Türkistan'da Çin yönetimi tarafından uygulanan eritme ve sindirme politikalarına son verilsin. İstedik ki, Doğu Türkistan'da yaşayan dindaş ve soydaşlarımız, toplumsal ve kültürel özgürlüklerine sahip olabilsin. Lâkin, bizler ve bizim gibi düşünenler, amaçlarına ulaşamadı. Asırlardır devam eden zulüm ve katliam, hâlâ Doğu Türkistan'da hem de giderek artmaktadır.

Doğu Türkistan'a dünyanın duyarsızlığının devam etmesini belki anlayabiliriz. Amerika, İngiltere ve Rusya başta olmak üzere, dünya devletlerinin siyasî ve ekonomik bölüşümde Doğu Türkistan'ı piyon olarak, bir dama taşı görevinde kullanmasını şeytan taraftarlarının bir oyunu olarak da idrak edebiliriz. Peki, ya Türkiye'nin tutumunu ve Türk hükümetlerinin Doğu Türkistan'a kayıtsız kalmasını idrak edebilir ve hoş görebilir miyiz?

***

FİLİSTİN'E ÇIKARDIĞIMIZ SES KADAR SESİMİZ ÇIKMAYACAK MI?

Türk hükümetlerinin Filistin, Myanmar. Suriye, Irak, Yemen, Somali'de gösterdikleri hassasiyetlerin % 10'unu Doğu Türkistan konusunda göstermeyişini hangi akılla ve hangi devlet yönetimi ile açıklayabiliriz? Ellerinde Kur'an-ı Kerim olduğu için, namaz kıldıkları ve oruç tuttukları için, temel dinî vecibelerini yerine getirdikleri ve kültürel kimliklerini korumaya gayret ettikleri için her geçen gün sudan sebeplerle idam edilen, toplama kamplarında işkenceye maruz bırakılan, soykırıma tâbi tutulan DİNDAŞLARIMIZ VE SOYDAŞLARIMIZA MİLLET VE DEVLET OLARAK NE ZAMAN SAHİP ÇIKACAĞIZ?

Duyarlı bir avuç insanın Çin büyükelçilik ve konsolosluklarına siyah çelenk bırakması; birkaç yerde nümayiş yapılması veya cılız seslerle birkaç toplantı düzenlemesi ile can kardeşlerimizin imdadına koşmayı yeterli görenlerin tarih sahnesinde ve İlâhî huzurda vebalinin çok büyük olacağı düşünülmez mi? Kaşgarlı Mahmut'un, Yusuf Has Hacip'in diyarı Doğu Türkistan'daki can kardeşlerimize bigâne kalmanın vebali ödenebilir mi?

Dünya, Doğu Türkistan'daki zulüm ve soykırım konusunda duyarsız! Maalesef, ülkemizin yöneticileri de duyarsız. İçimizi acıtan ve bizleri derinden yaralayan da zaten budur.

Bizler inanıyor, dua ediyor ve diliyoruz ki; hükümetimiz ve milletimiz Doğu Türkistan'ı da görsün ve gereğini yapsın. Bu duyarlılık ve bilinçle hareket edebilecek siyasîlerimiz ve bürokratlarımız olsun. Olsun ki, kısacık ömürleri tamamlanınca Allah, millet ve tarih huzurlarında görevlerini yerine getirmenin mutluluğunu ebediyen yaşasınlar ve "tüh" demesinler.

Selâm ve saygılarımla...

***

17.07.2009 tarihli Hürriyet gazetesinde yayımlanan haber fotosu ve haber yazısı:

"MHP grubu adına konuşan Meclis Üyesi Dr. Ahmet KIYMAZ, "Belediyenin düzenlediği Şangay Günleri acilen iptal edilmeli. Yerine Doğu Türkistan Günleri adıyla Sincan İlçesi başta olmak üzere Ankara'da programlar düzenlenmeli. Belediyecilik düzeyinde Çin ürünleri boykot edilmeli." dedi.

Büyükşehir Belediye Başkam Melih Gökçek'in yokluğunda Meclis'e başkanlık yapan Ali İhsan Ölmez, Meclis'in siyasi karar vermeyeceğini belirterek, "Belediye Meclisleri siyasi karar alamazlar. Bu yüzden bunun yetki ve haddimizi aşmamalıyız" dedi. Bunun Sincan bölgesindeki olaylara kayıtsız kalma anlamım taşımayacağım söyleyen Ölmez, "Bunu yetkimiz çerçevesinde Dışişleri Bakanlığı'na soracağız. O zamana kadar da komisyon raporunu askıya almayı teklif ediyorum" dedi. Ardından oylamaya geçen Şangay Günleri'ne ilişkin AB ve Dış İlişkiler Komisyon raporunun Dışişleri Bakanlığı'ndan görüş gelene kadar askıya alınması oy birliğiyle kabul edildi. MHP Grup Başkan Vekili Hamit Yavuz ise, Dışişleri Bakanlığı'na sormaya gerek olmadığım belirterek, "Şangay Günleri'ni yaparken Dışişleri'ne soruldu mu ki, iptal edilirken sorulsun. Biz, MHP grubu olarak görüşümüzün arkasındayız. Şangay'a kesinlikle gitmeyiz." dedi.

17.07.2009 Hürriyet Ankara Meclis Gündemi Şangay Günleri"