Abdullah Şanlıdağ
Filistin için ağlarız ama İsrail'le de iş tutarız
İsrail zorba, işgalci bir Siyonist devlettir. Yaptırım uygulamadıkça, İslam ülkelerinin çabalarının da bir karşılık bulacağını düşünmüyorum. Adana İncirlik üssünün kapatılması lazım. Malatya'da Yahudileri İran'dan gelebilecek saldırıya karşı koruyan Kürecik üssünün kapatılması gerekiyor. İsrail'deki Büyükelçiliği kapatıp, Türkiye'deki İsrail Büyükelçisinin sınır dışı edilmesi gerekir. İsrail'e ait ne kadar ürün ve eşya varsa boykot edilmelidir.
Filistin meselesi, bizim Cumhuriyetle yaşıt. 1933'te Hitler’in Şansölye seçilmesiyle iktidara gelen Nazi zulmünden kaçan Yahudiler o tarihten itibaren Almanya’dan Filistin’e doğru göçe başlamıştı. İsrail'i 1948'de BM kurdu. Kurulduğu günden beri de Filistin topraklarını işgal etmekten biran geri durmadı. İsrailoğullarının atası Yakup peygamberdir. İsrailoğulları, Yakub'un evladı olan Yusuf (a.s)'a da zulmetmiş, hatta birçok peygamberini de katletmistir. Bu yüzden de Yahudiler lanetli bir kavimdir. İsrail'in asıl amacı Arz-ı Mevud hayalini gerçekleştirmektir. Nil'den Fırat'a kadar uzanan,Erzincan'ın altından 12 ilimizi de içerisine alan toprakların kendilerinin olduğuna inanıyorlar. Büyük İsrail projesini hayata gecirinceye kadar rahat durmayacaklar. ABD,Kuzey Irak'tan Akdeniz'e kadar uzanan koridorda Kürt tabanlı (PKK,PYD,YPG) bir terör devleti inşa etmeye çalışırken İsrail de siyonist emellerini gerçekleştirebilmek için Gazze'de elinden gelen her şeyi yapmaktadır.
Meselenin sosyolojik boyutunu Ali Bulaç'tan okuyalım.
"Birçok İslam ülkesi Filistin için ağlar ama İsrail ile işbirliği yapar; bu Hüseyin için ağlayıp Yezid’le iş tutma esasına dayanan kadim bir politikadır. Filistin için en yüksek perdeden konuşan İslam ülkelerinin liderleri samimiyetsiz, ikiyüzlü ve palavracıdır. Birer mahalle kabadayısı gibi ülkelerinde dünya lideri olarak atıp tutarlar, dış güçler karşısında süt dökmüş kediye dönerler. Ne karşı koyacak güçleri vardır ne de niyetleri. 2010 yılında büyük bir tantana ile Gazze’ye doğru yola çıkan Mavi Marmara gemisini İsrail askerleri uluslar arası sularda vurdu, 10 müslümanı şehid etti, Türkiye’nin onurunu kırdı, propogandanın ötesine geçmeyen İsrail aleyhtarlığının ne kadar boş olduğunu gösterdi.
İsrail’e hiçbir şey olmadı, 10 şehidin kanı geminin güvertesinde kaldı, bu organizasyonu düzenleyenler olup biteni yalayıp yuttu, hesap vermedi. Hiçbir şey olmamış gibi palavra atmalar, mazlum Filistin halkını sömürmeler devam ediyor.
Sürekli işgali eylem halinde tutmak amacıyla güçlü Yahudi lobileri ve Siyonist güç odakları uluslararası siyaseti, medyayı, diplomasiyi, borsaları, piyasaları, üniversiteleri, sinemayı, akademik ve sanat etkinliklerini yönlendirmekte, manipüle etmekte, bir tür temellük ederek tek bir noktada, İsrail Devleti’nin çıkarları ve haksız politikaları yönünde şekillendirmektedirler. Yeryüzünde bozgunculuğun en önemli beslenme kaynaklarından biri Filistin sorunudur."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.