Esat BEŞER
Güneş – Dil Teorisi
Mustafa Kemal Atatürk, 26 Eylül – 5 Ekim 1932 tarihleri arasında toplanan I. Türk Dil Kurultayı’nda, dünya dillerinin Türk dilinden doğabileceği görüşünü ileri sürerek, Türkçe ile diğer diller arasındaki yakınlığın araştırılmasını istemiştir.
Kendisi de bu konu üzerine araştırmalar yapıp, incelemelerde bulunmuştur. Türkiye’nin Meksika Büyükelçisi Tahsin Mayatepek’in Basklar, Mayalar ve İknaların dillerine ve Eski Meksika’daki Güneş kültüne ilişkin raporlarını incelemiştir.
Bunun akabinde, dillerin türeyişi, yayılışı ve etkileşimi ile Güneş – Dil Teorisi ilkelerini açıklamayı amaçlayan “Etimoloji, Morfoloji ve Fonetik Bakımından Türk Dili” adlı bir kitap hazırlanmıştır.
24 – 31 Ağustos 1936 tarihleri arasında toplanan III. Türk Dil Kurultayı’nda bilim çevrelerine tanıtılan kuram, Antropoloji ve Tarih Kongresi’ne Türk tezi olarak sunulmuştur. (1 – 8 Nisan 1937; Bükreş)
Kültür Dili Türkçe
Güneş – Dil Teorisi’ne göre, Türk dili, taş ve maden çağında kültür sözcüklerini göç yoluyla yeryüzündeki dillere yayan eski ve büyük bir kültür dildir.
Etimoloji sözlüklerinde, kaynağı belirsiz olarak gösterilen birçok yabancı sözcüğün Türkçe ile açıklanabilmesi, bunu göstermektedir.
Keza, bu kuramla beraber, Türkçe’nin eskiliğine ilişkin bir görüş belirtilerek, bu alandaki çalışmalara yeni boyutlar açmak ve aşırı özdeşleşmeye doğru giden Dil Devrimi’ne daha gerçekçi bir yol çizmek amaçlanmıştır.
Buna ilaveten, Atatürk, Güneş – Dil Teorisi’nin; öncelikle Türk dili olmak üzere, Türk tarihi ve kültürünün derinliğine araştırılması amaçlanarak kurulan Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi’nde ders olarak okutulması gerekliliğini söylemiştir.
Türk dilciler de bu konu üzerinde çalışmışlardır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.